|

Sahte bal sağlığı tehdit ediyor

00:00 - 18/04/2012 Çarşamba
Güncelleme: 20:14 - 18/04/2012 Çarşamba
Yeni Şafak
Sahte bal sağlığı tehdit ediyor
Sahte bal sağlığı tehdit ediyor

Televizyondaki bal reklamlarını eleştiren bal üreticisi Fatih Koç, sahte balın insan sağlığına büyük zararlar verebileceğini söyledi.

Bal üreticisi Fatih Koç, televizyondaki bal reklamlarını eleştirerek, "Reklamlarda adam, 4-5 kilo bal verdiğini, yanında da 70 liralık polen verdiğini söylüyor ve kargo parasını da ödüyor. Bu balın maliyeti kaç lira oluyor? Demek ki bu bal değil. Bunu biz bütün müşterilerimize ve bize soranların hepsine söyledik. Ama baldan anlamayan insanlar, 'biz bu balları aldık, çok güzeldi' falan gibi konuşabiliyor. Sağlık Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı da bu konuyla ilgilendiler ve tahliller sonucu

bunların bal olmadığını ortaya koyarak, bunların piyasadaki en ucuz mısır şurubu ve tamamen glikoz olduğunu tespit ettiler. Böylelikle de bilen insanlar, bu tür balları almayı bıraktılar" dedi.

Sahte balın insan sağlığına olan etkilerini anlatan Koç, "Sahte bal, insanlarda aşırı bir şeker yüklemesi yapar. Gerçek bal, şeker hastalarına dahi dokunmaz. Çünkü balın kendi genetik özelliğinde vitamin ve mineraller olur. Yani insülin kullanan bir şeker hastasının günde yediği bir çorba kaşığı bal bile ona şifadır. Arı gibi kutsal bir hayvanın, insanlara şifa olması için ürettiği bal üzerinden oyunlar oynuyorsun. Bu da insanların sağlığıyla oynamaktır. Sahte balın şeker, tansiyon, kan gibi hastalıkları

olan insanlar üzerinde çok büyük yan etkileri vardır" ifadelerini kullandı.





Koç, sahte balla gerçek balın nasıl ayırt edilebileceği konusunda bilgiler vererek, "Gerçek bal ile sahte balı ayırt etmek çok kolaydır. Toplumumuzda, gerçek bal kristalleşmez, şekerleşmez diye yanlış bilgiler var. Arılardan alınmış gerçek bir bal, buzdolabına konduğu zaman, 2-3 gün içerisinde kristalleşmeye başlar ve krema kıvamına gelir. Akabinde bunu buzdolabından oda sıcaklığına çıkardığınızda, bal yeninden sıvı bir pozisyona gelir. Ayrıca gerçek bal tamamen ısıtılmadıkça su gibi akmaz. Koyu bir

kıvamdadır. Akıcılığı süreklidir ve kokusu, rengi gibi birçok özelliği sahtesinden ayırt etmek için büyük bir etkendir. Tabii esas olarak gerçek olup olmadığını anlamak gözle falan olmaz, laboratuvar tahlilleriyle net olarak anlaşılır" diye konuştu.

Arıcılığın Türkiye'de son 5 yılda çok önemli aşamalar kat ettiğini söyleyen Koç, "Arıcılık konusunda son 5 yılda ülkemiz olumlu yönde çok büyük ilerleme gösterdi. Artık Türkiye'de arı ve arıcılık konusunda birçok malzeme dünyaya ihraç ediliyor. Özellikle bu sektörde çok büyük firmalar var. Bu firmalarda üretim konusunda çok büyük gelişmeler kat etmekte. Türkiye'de arıcılık konusunda birlik ve beraberlik yok. Bazı kurum ve kuruluşlar var bu yönde ama bu konuda devletimizin arıcılığa ekstra bir destek

vermesi gerekiyor. Yani son istatistiklere bakıldığı zaman dünyada kovan sayısı olarak Çin'den sonra 2'nci ülkeyiz. Fakat üretim açısında daha az kovanla daha fazla üretim yapan ülkeler var" dedi.

Koç, insanların güvenmedikleri kişilerden bal almamaları tavsiyesinde bulundu.


12 yıl önce