KARA ALTIN (Black Gold)
Yapım Yılı ve Ülkesi: 2011, Fransa-İtalya-Katar-Tunus ortak yapımı
Türü ve Süresi: Yakın tarih (1930'ların Ortadoğu'su) odaklı drama, 130 dakika
Bütçesi: 40 milyon Euro
Gösterim Formatı: 35 mm standart sinema filmi
Perdedeki Resim Oranı: 2.35:1 / Genişperde-Widescreen
Türkiye'de Gösterime Sunulan Kopya Sayısı: 41
Seslendirme Dili: İngilizce (Ülkemizde Türkçe altyazılı olarak gösterilmektedir)
Yapımcı: Tarık Ben Ammar
Yönetmen: Jean-Jacques Annaud
Görüntü Yönetmeni: Jean-Marie Dreujou
Özgün Müzik Bestecisi: James Horner
Kurgucu: Hervé Schneid
Yapım Tasarımcısı: Pierre Quefféléan
Set Dekoratörü: Fabienne Guillot
Kostüm Tasarımcısı: Fabio Perrone
Makyaj Ve Saç Tasarımcısı: Dominique Colladant
İthalatçı Şirket: Özen Film
Dağıtıcı Şirket: Özen Film
İçerik Uyarıları: Birkaç sahnesinde yüzeysel cinsellik ve pek çok sahnesinde de bu tür tarihsel filmlere özgü şiddet gösterileri içermesinden dolayı, 15 yaşından küçük izleyiciler için uygun bir yapım değildir.
Ailece izlenebilir mi? ŞARTLI EVET / 15+ (Ailenin küçük üyelerinin en az 15 yaşında ve daha büyük olmaları şartıyla)
Filmin Yeni Şafak-Sinema Puanı: (4 yıldız üzerinden) * * *
Resmî İnternet Sitesi ve Fragmanı: www.blackgold-themovie.com
::::::::::::::::::::::::::::::
FİLMİN KONUSU: 20'nci yüzyılın başlarında, Arabistan yarımadası Acımasız çöl güneşinin altında iki büyük Arap kabilesi karşı karşıyadır. Savaşçılarının çöl kumlarını yıkayan kanlarıyla zaferler kazanan Hobeika Emiri Nesib ve amansız rakibi Salmaah Sultanı Amar, bitmek tükenmek bilmez çatışmaların ardından, en sonunda bir barış antlaşması yaparlar. Her iki taraf da “Sarı Kuşak” adını verdikleri, üzerinde hiç kimsenin yaşamadığı topraklar üzerinde herhangi bir hak iddia etmemeye karar vermişlerdir. Karşılığında ise Nesib, o dönemin kabile yasalarına göre Amar'ın iki oğlunu kendi evladı gibi büyütecek, Prens Salih ve Prens Auda iki kabile için de birbirlerinin topraklarını işgal etmemeleri konusunda garanti olacaklardır. Ancak, yıllar geçip çocuklar büyüdüğünde, bunlardan yenilmez bir savaşçıya dönüşen Salih altın kafesinden kaçarak baba evine geri dönmeyi arzulamaya başlar. Auda ise kendisini yalnızca kitaplara ve bilgiye adamıştır.
O sırada, Nesib'in ülkesini ziyaret etmek üzere ABD'den çıkagelen bir petrolcü, Emir'in hayâl bile edemeyeceği kadar büyük değer taşıyan petrol rezervleri olduğunu söyler. Fakat, ortada çok önemli bir sorun vardır ki söz konusu rezervler yıllar önce her iki bölgesel liderin de asla işgal etmeyeceklerine dair barış anlaşması imzaladıkları “Sarı Kuşak”tadır. Babasının yanına dönmeye çalışırken öldürülen Salih, iki adamın arasındaki ilişkileri yeniden gerginleştirir. Bölgede bozulan barışı bir kez daha tesis etmek üzere, Nesib'in güzel kızı Prenses Leyla ile Prens Auda'nın evlenmesine karar verilir. Gençlerin henüz çocukluklarında başlayan aşkları, aralarındaki dostluk hukuku son derece hassas dengeler üzerine kurulu her iki kabile için de yepyeni bir başlangıç olacaktır. Fakat kalıcı barış hedefinin hayata geçebilmesi için karşılarında üstesinden gelmeleri gereken çok büyük bir belâ vardır. Bu da Doğu'nun zengin petrol yataklarına sahip olma hırsıyla akla gelebilecek her türlü kötülüğü yapmaya hazır durumdaki Batı emperyalizmidir.
::::::::::::::::::::::::::::::
2004'de, “Ayı”dan beri sinemada en büyük uzmanları arasında sayıldığı “hayvan oyunculu film” türüne âni bir geri dönüş yaparak, başrollerini iki küçük kaplan yavrusunun üstlendiği “İki Kardeş”i çeken Fransız usta, o filmiyle anılan türe meftun hassas kalpleri bir kez daha fethetti etmesine, ancak sonrasında ise piyasadan büsbütün çekiliverdi.
ABD'den Tunus'a, İngiltere'den Türkiye'ye (evet, filmin başrollerinden birinde Kıbrıs Türk'ü genç bir sanatçı, Akın Gâzi de var) rengârenk bir oyuncu kadrosuna ev sahipliği yapan “Kara Altın”, geniş perde objektiflerin bütün olanaklarını sonuna kadar kullanan usta işi görüntü yönetimi, göz kamaştıran kostüm ve makyajları, dahası film müziği alanının çağdaş guruları arasında yer alan iki Oscar'lı Amerikalı besteci James Horner (“Yaratık-2”, “Cesur Yürek”, “Apollo 13”, “Titanic”, “Avatar”) tarafından hazırlanmış etkileyici müzikal temalarıyla, bünyesinde “yüksek düzeyli sinema”nın bütün elementlerini fazlasıyla barındırıyor.
* * *
YENİ ŞAFAK SİNEMA SAYFASI / YILDIZ PUANLAMA TABLOSU
* * * *
(4 Yıldız) Sinemanın sanat kimliğini pekiştiren gerçek bir başyapıt… Kaçırmanız gerçekten de yazık olur.
* * * 1/2
(3,5 Yıldız) Oldukça başarılı bir film. Şartlarınızı zorlamak pahasına mutlaka görmelisiniz.
(3 Yıldız) Çoğu bölümüyle sanatsal bir derinlik ve lezzet yakalayabilen, kayıtsız kalınmayacak bir film. Ömrünüzden bir kaç saati vermeye değer…
* * 1/2
(2,5 Yıldız) Bazı bölümlerinde iyi bir filmin kalite standartlarına erişmeyi başarabiliyor; fakat bir bütün olarak bakıldığında ise sorunlu ve tam olmamış.
* *
(2 Yıldız) Hiç bir sanatsal değeri ve akılda kalıcılığı yok. Yalnızca zaman öldürmek için tüketilebilir. Ki zamanınıza önem verdiğimiz için bunu da pek önermiyoruz.
* 1/2
(1,5 Yıldız) Kötü bir film ve neden çekildiğini anlamak zor… Görmemeniz yararınıza olacaktır.
*
(1 Yıldız) Sinema sanatı adına utanç verici bir gösteri… Arkanıza bakmadan kaçın, sevdiklerinizi de uzak tutun!