YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Gündem

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Dizi...


  Arşivden Arama

 


Gözler Kaynana'da

Şişli Cumhuriyet Savcılığı, Egebank skandalına adı karışan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın kayınvalidesi Hatice Betül Özay'ın ifadesini alacak.

Egebank skandalına adı karışan ve kimi çevrelerce "kilit isim" olarak değerlendirilen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın kayınvalidesi Hatice Betül Özay'ın ifadesi alınacak. Şişli Cumhuriyet Savcılığı, kayınvalide Özay'ın, Egebank soygununda sanık olarak gösterilmemesine rağmen, olayda "kilit isim" olarak değerlendirerek ifadesini almaya karar verirken, ifadenin alınması için kayınvalide Özay'ın adresi tespit edilmeye çalışılıyor. Bu arada, Özay'ın Egebank olayına adının nasıl karıştığı Vakıfbank Taksim Şubesi yöneticilerinin olayla ilgili verdiği ifadeler sonrası netleşti.

Semizer'in yakını olarak gösterildi

Bankalar yeminli murakkıplarının hazırladığı raporda adresi belli olmayan Özkan'ın kayınvalidesi Hatice Betül Özay avukat Aydoğan Semizer'in yakın tanıdığı olarak gösterilirken, Özay'ın Hüsamettin Özkan'ın kayınvalidesi olduğunun kimsenin dikkatini çekmemesi tuhaf karşılandı. Raporda, Egebank'ın Goldbis AŞ. adlı paravan bir şirkete 1.6 trilyonluk açık kredi kullandırdığına, Goldbis AŞ. kredisinin Vakıfbank Finans Market Taksim Şubesi'ne EFT ile gönderildiğine ve bu kredinin 69 milyarının Hatice Betül Özay tarafından çekildiğine yer verilirken, paranın 1.3 trilyon lirasının Aydoğan Semizer, geri kalanının ise Esat Erkuş tarafından alındığı belirtildi.

Parayı dolar olarak istedi

Şişli Cumhuriyet Savcılığı soruşturma çerçevesinde, Hatice Betül Özay'ın Hüsamettin Özkan'ın kayınvalidesi olduğunun farkında olmadan, Goldbis şirketine verilen ve oradan aynı gün Vakıfbank Taksim Şubesi'ne giden krediyle ilgili olarak şube yöneticilerinin ifadelerini aldı. Yöneticiler ifadelerinde kayınvalide Özay'ın parayı nasıl çektiğini bütün açıklığıyla anlattı. İfadelere göre, şubede hiçbir kaydı olmayan Özay, paranın bir süre repoda kalmasını istedi ve daha sonra parayı almak için bankaya geldi. Özay alacağı 69 milyar lirayı TL olarak değil, kendisine dolar olarak verilmesini istedi ve şube Özay'a 250 bin dolarlık bir çek yazdı.

Adresi tespit edilemiyor

Öte yandan, olayı soruşturan Şişli Cumhuriyet Savcılığı "Kilit Kaynana" başlıklı haberimizden sonra harekete geçerek, Egebank skandalına adı karışan Özkan'ın kayınvalidesi Hatice Betül Özay'ın adresini tespit etmeye çalışıyor. Savcılık, olayda sanık olarak gösterilmemesine rağmen Özay'ın ifadesinin alınmasının gerekliliği üzerinde dururken, daha önce yine sanık olarak gösterilmediği halde Egebank skandalına adı karışan ve ifadesi alınarak tutuklanan Ömer Gülüştür'ü örnek gösteriyor.




Kağıda basmak için tıklayın.

KİLİT İSİM SARAÇOĞLU
Egebank olayı ile ilgili olarak hakkında gözaltı kararı verilen Saraçoğlu'nun, Demirel'in yurtdışına kaçırdığı paralar konusunda bilgi sahibi olduğu ileri sürülüyor.
KASTELLİ, BANKALARI SOYANLARA KARŞI BİR ZAMANLAR KENDİSİNE YAPILANI ÖNERİYOR
Banka boşaltanın serveti boşaltılsın MUSTAFA KARAALİOĞLU'NUN RÖPORTAJI

Başkanları uyardı
Başkanların sayım tehdidi yağdırması İçişleri Bakanlığı'nı harekete geçirdi. Bir genelge yayınlayan Tantan, bu tehditlerin kesilmesini, aksine davrananlar hakkında ise yasal işlem başlatılmasını istedi.
MGV'ye yapılan yasadışı
İster inan ister inanma
Ramazan Erol isimli vatandaş, kızı ile aynı yaşta olan ve aynı ismi taşıyan ineğinin fotoğrafını yeşil karta yapıştırdı. Veterinere götürerek ücretsiz muayene istedi.
Ajan da istifa etsin
Gazeteci-yazar Rauf Tamer'in Murat Demirel'den bir milyon dolar aldığı iddiaları üzerine Sabah Gazetesi'ndeki yazılarına ara vermesi Siyah kod adlı gazeteciyle ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi. Tamer'in örtülü istifasının, MİT'e Siyah kod adıyla hizmet verdiği belirtilen köşe yazarına da örnek olması isteniyor. Eski MİT'çi Mehmet Eymür'ün 'Teşkilattan sürekli zarf alırdı' dediği gazetecinin durumu, basında önemli bir etik tartışma başlatmıştı. Basın meslek örgütleri MİT'in yaklaşımının tersine, medya mensuplarının istihbarat örgütüyle sıradışı ilişkilere girmesine muhalefet eden açıklamalar yapmış ve konu bazı gazetelerde uzun süre işlenmişti. Kim olduğu ve hangi gazetede yazdığı bilinen gazeteci ise iddialara, 'geçiştirici' cevaplar vermiş ve görevinden istifa etmemişti. Demirel'den bir milyon dolar alan gazetecinin kim olduğu tartışmaları ise hem basın meslek örgütlerinin, hem de medyanın gündemini daha yoğun işgal etti. Basın Konseyi, olayın açığa çıkarılmasını isterken, Sabah yazarı Rauf Tamer 'aklanana kadar yazı yazmayacağını' bildirdi. Tamer'in, etik tartışmalara neden olan bir başka konuda gösterdiği bu tavrı Siyah kod adlı gazetecinin de göstermesi isteniyor.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...