Türkiye'nin birikimi... | ||
|
ANKARA- TBMM'de 9 Şubat 1993'te kurulan Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu'nun hazırladığı ve TBMM Başkanlığı'na sunduğu 12 Ekim 1995 tarihli raporda, son günlerde işlediği vahşi cinayetleri gündeme oturan Hizbullah örgütü ayrıntılı şekilde anlatılıp önlemler tavsiye edilerek, PKK'dan daha tehlikeli olduğu vurgulanıyor. Faili meçhul cinayetleri işleyen örgütler hakkında geniş bilgilerin yer aldığı raporda, gelişen Hizbullah tehlikesine de dikkat çekildi. Bölge insanının dindar bir yapıya sahip olduğu ve sözkonusu örgütün halkın dini duygularını 'istismar' ederek her geçen gün biraz daha 'palazlandığına' dikkat çekilen raporda, alınması gereken önlemler de sıralandı. Ancak bu rapor da, birçok rapor gibi Meclis'in raflarında tozlanmak kurtulamadı. İşte Meclis araştırma raporundan Hizbullah: 'Hizbullah genişlemeye müsait'"Fail-i meçhul siyasal cinayetleri işleyen PKK örgütü yanında, bu örgütten daha büyük bir tehlike olarak faaliyetlerine devam eden Hizbullah örgütü, kapsamlı bir şekilde incelenmiştir. Bilindiği üzere, PKK terör örgütü, siyasi iradenin kararlı tutumu nedeniyle gücünü kaybetmiş ve halkın nefret ve tepkisini çektiğinden ötürü de halk tabanı bulamamıştır. Ancak Hizbullah örgütü böyle değildir. Halkımızın yüzde 99'unun Müslüman olduğu göz önünde tutulursa, vatandaşın dini duygularını istismar eden Hizbullah örgütünün müsait zemin içerisinde nasıl güçleneceği ortadadır. (Allah) diyen ve vatandaşın dini duygularını istismar eden bu örgütün yakalanması için örgütün çok iyi tanınmısı gerekir." Hizbullah örgütünün İran'dan destek aldığının belirtildiği ve Türkiye'deki örgütlenmesinin yurt dışında olduğu gibi, sadece Şia kökenlilere özgün bir 'terör örgütü' niteliğinde bulunmadığı belirtilen raporda, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin içerisinde şer'i hükümlere dayalı bir islam cumhuriyeti kurma görüşünü savunan radikal teokratik devlet yanlısı Hanefi, Şafii, Maliki vs. mezheplere dahil kişileri de kapsamakta, hotorejen bir yapı içerisinde bulunmaktadır" ifadelerine de yer veriliyor. Araştırma Komisyonu'nun raporunda, Hizbullah'ın PKK'ya karşı mücadele ettiği, Ubeydullah Eren'in vermiş olduğu ifadelerle antılıyor. 'Komşu ülkeler uyarılmalı'Raporun sonuç bölümünde, yasa dışı örgütleri destekleyen ve eğiten ülkelerin kamuoyunda deşifre edilmesi gerektiği de belirtilerek, şöyle deniliyor: "Tüm Hizbullahi hareketlerin hamisi olduğunu beyan eden ve ülkemizde faaliyet gösteren Hizbullah örgütü adı altındaki tüm örgütleri eğiten ve destekleyen komşu ülkelerimiz bu konulardaki faaliyetlerinden dolayı uyarılmalıdır." Susurluk kokuyorİSTANBUL- Kavacık'taki operasyonda öldürülen Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu'nun ilginç ilişkileri öldükten sonra aydınlanmaya başladı. Susurluk'un en etkin kahramanlarından Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'la görüştüğü ortaya çıkan Velioğlu'nun İlim grubunun Güneydoğu'daki eylemlerinin yoğunlaştığı dönemde Yeşil'le birlikte bazı fail-i meçhul cinayetleri planladığı ortaya çıktı. 1992-1995 yılları arasında yoğunlaşan bu eylemlerde PKK'ya destek veren bölge işadamları ve vatandaşların kaçırılıp öldürülmesinde Yeşil'in İlim Grubu'nu desteklediği anlaşıldı. Bir Emniyet yetkilisi, "Yeşil'le Hüseyin Velioğlu arasındaki ilişki yıllar önce saptandı ve devletin güvenlik birimleri bu ilişki konusunda bilgilendirildi. Ancak bu ilişki, önce ahbaplık ilişkisi olarak değerlendirildi. Sonra işin ciddiyeti ortaya çıktı. Yeşil, İlim Grubu'nun bazı eylemlerinde planlayıcı rolünü üstlenmiş. Hatta oradaki işadamlarından haraç alınıp örgüte aktarılmasında bile aracılığa soyunmuş" dedi. Kısa bir süre önce İran'dan Türkiye'ye geçtikten sonra İstanbul'da âni bir operasyonda ölü ele geçirilen Velioğlu'nun ölümü Yeni Şafak'ta haberleştirilen Velioğlu-Yeşil ilişkisini tekrar gündeme getirdi. Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın bu dönemde Velioğlu ve grubuna örgütün eylem tarzını belirleme konusunda fikir vermiş olabileceği belirtiliyor. Sümbül'ü tanıyanlar kaçırdıKavacık'taki operasyonda görüntülü kasedi bulunan Malki cinayeti sanığı Mehmet Sümbül'ün de Hizbullah tarafından kaçırıldığı kesinleşti. Daha önce örgütle ilişkisi olan Sümbül'ün kendisini tanıyan kişiler tarafından kaçırıldığı belirtiliyor. Sümbül'ün örgütü tanıması güvendiği isimlerce kaçırılma ihtimalini güçlendiriyor.
Haber Merkezi
|
|
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar |
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|