Avrupa Konvansiyonu, Avrupa Anayasa taslağına bu hafta son şeklini veriyor. Konvansiyon'un üzerindeki çalışmalarını tamamlamak üzere olduğu yeni Avrupa Anayasası'nın, üye ülkeler arasında siyasi birliğe giden yolu açması bekleniyor.

İki yıl önce Avrupa'nın gelecekteki yol haritası olacak bir Avrupa Anayasası hazırlanmasını önererek dikkatleri üzerinde toplayan ve "AB Anayasası'nın babası" diye anılan Alman Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, bugün varılan nokta konusunda hayli iyimser. "Son buluşmalardan bu yana bu işi önümüzdeki günlerde kotarabileceğimize duyduğum iyimserlik arttı" diyen Fischer, şu anda tartışılan şekliyle taslağın, Birliğin genişlemesinin de ışığında, mükemmel bir Anayasa olduğunu savunarak, AB'yi 25 ve daha fazla üyeli bir topluluk haline dönüştürerek, büyük bir stratejik barış atılımı gerçekleştirdikleri bir dönemde, bir Avrupa Anayasası'nın şart olduğunun altını çizdi.

Hristiyan Demokratlar isteksiz

Almanya'da ana muhalefet Hristiyan Birlik partilerinin ise, bu hafta yapılacak son tartışma oturumlarında, özellikle "ortak göç politikası" ile ilgili değişiklik taleplerini Brüksel'e kabul ettirmeye çalışıyorlar.

Valerie Giscard d'Estaing Başkanlığı'ndaki Konvansiyon'da görüşülen taslak, gelecekte Avrupa Birliği'nin ortak iltica ve göç politikalarıyla ilgili kararlarda oybirliği esasından vazgeçilmesini öngörüyor. Alman muhafazakarlar Anayasanın önsözünde Avrupanın bir Hristiyan değerler topluluğu olduğuna atıfta bulunulması talebinden de vazgeçmedi.

Anayasalara örnek olacak

AB Anayasası, önce üye ülkeler, ardından üye adayı ülkeler tarafından uygulamaya konulacak. AB Anayasası'nın uygulamaya girmesi, Türkiye'yi de yeni Anayasa değişikliklerine zorlayacak. Çeşitli yasalar ve Uyum Paketleri'nin ardından, AB yolunda 1982 Anayasası'nın yürürlükten kalkması ya da AB Anayasasına göre yeniden düzenlenmesi gündeme gelecek.

AVRUPA İNSAN HAKLARI KOMİSERİ DİYARBAKIR'DA

Avrupa İnsan Hakları Komiseri Alvano Gil Robles, asistanları Alexahder Guesel ve Greçory Nathieu ile Diyarbakır'da incelemelerde bulundular. Önce Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'ni gezen heyet, daha sonra Diyarbakır Barosu avukatlarını ziyaret etti vve bölgede yaşanan insan hakları ihlalleri hakkında bilgi aldı. Robles, "Dün Portekiz'deydik, bugün Diyarbakır'da. Yarın başka bir ülkede olabiliriz. Diyarbakır'da gezdiğimiz yerlerdeki yetkililer güzel bir işbirliği sergilediler" dedi. Heyet, daha sonra Diyarbakır Emniyet Müdürü Atilla Çınar'ı makamında ziyaret ederek bir süre görüştü. Heyet, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde bulunan sorgu bölümlerini de inceledi.