|

CEO'lardan fazla mesaiye keyifli bir müzik molası

Onlar uzun yıllar Türkiye'nin en önemli bankaları ve şirketlerinde üst düzey yöneticilik yaptıktan sonra başarılı kariyerlerine yine çok önemli şirketlerde danışman olarak devam ediyorlar. Bu müthiş kariyerlerine rağmen 50'li yaşlarından sonra hayatlarına müzikle açtıkları parantezle bizlere, "Eğer isterseniz ve emek harcarsanız hiçbir şey için geç değil. Hayatınızı mutlaka sanatın içinden geçirerek güzelleştirin" mesajını veriyorlar

Arzu Akyol
00:00 - 21/04/2012 Cumartesi
Güncelleme: 20:35 - 20/04/2012 Cuma
Yeni Şafak
CEO'lardan fazla mesaiye keyifli bir müzik molası
CEO'lardan fazla mesaiye keyifli bir müzik molası

Bazen daha fazladır her şey /Bir eşikten atlar insan/Yüzüne bakmak istemez yaşamın/O kadar azalmıştır anlam/Bir şiirden, bir sözden/Bir melodiden, bir filmden/Geçirip güzelleştirmeden can dayanmıyor/Yıldızların o ışıklı fırçası azıcık değmeden/Bu şahane hüzün tablosu tamamlanmıyor. Bu haberde sizi, tıpkı Sezen Aksu'nun bu şarkısında olduğu gibi hayatlarını 50'li yaşlarından sonra melodilerden geçirerek güzelleştiren bir grup çok başarılı insanla tanıştıracağız. Cem Kadırgan, Selma Saka, Alparslan Özcü, İbrahim Şişman ve Halil Ergür uzun yıllar Türkiye'nin en önemli bankaları ve şirketlerinde üst düzey yöneticilik yaptıktan sonra başarılı kariyerlerine yine çok önemli şirketlerde danışman olarak devam ediyorlar. Ama haberimize konu olmalarının sebebi bu çok müthiş iş kariyerleri değil. Bu müthiş kariyerlere rağmen, hayat koşuşturmasına verdikleri keyifli mola. Grup üyelerinden Cem Kadırgan'ın sahibi olduğu C. K. Müzik Eğitim Merkezi'nde yolları kesişen 'Finansçı müzisyenler' yaptıklarıyla bizlere, "Eğer isterseniz ve emek harcarsanız hiçbir şey için geç değil. Hayatınızı mutlaka sanatın içinden geçirerek güzelleştirin" mesajını veriyorlar.

GRUBU MEŞHUR OLMAK İÇİN KURMADIK

C. K. Müzik Eğitim Merkezi'nin sahibi Cem Kadırgan 'Müziyen Finansçılar' grubunun mimarı aynı zamanda. Cem Bey İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu. 1985 yılında başlamış iş hayatına ve 27 senedir mali işlerin içerisinde. Son 16 yıldır da Zorlu Holding'in Mali İşler Direktörlüğü'nü yaptıktan sonra kasım ayı itibarıyla bu parlak kariyeri tamamen bırakmak isterken, ısrarlar üzerine yine Zorlu Holding'de danışman olarak kalmayı kabul etmiş. 1972 yılında mandolinle başladığı müzik yolculuğuna Acarkent'te açtığı C. K. Müzik Eğitim Merkezi'yle devam ediyor. Müzisyen Finansçılar ismini kendilerine Finansçılar Zirvesi'nde verdikleri konserden sonra basının yakıştırdığını söyleyen Cem Kadırgan, "Bizim aslında bir ismimiz yok. Ama böyle anılmaktan da rahatsız değiliz. Ancak 'Finansçılar hünerlerini gösterdiler' diye yazıldı. Oysa biz hem kendi yaş grubumuza hem de gençlere, "Hayata anlam katmak için sanatla ilgilenin. Bunun için hiçbir zaman geç değil ve çok özel yeteneklere sahip olmanız da şart değil mesajını vermek istiyoruz. Yazmak için yazar olmanız gerekmiyor. Kendiniz için yazın. Bir enstrüman çalmak için illa çok iyi çalmak gerekmiyor. Kendiniz için çalın" diyor. Grubun bir araya meşhur olmak için gelmediğini söyleyen Cem Kadırgan, "Bu grup müthiş kariyerlere sahip insanlardan oluşuyor. Bu yaştan ve böyle kariyerlerden sonra buna ihtiyacımız yok. Ama iş hayatında çok sert ilişkiler var. Bu ilişkiler sanatla ilişkilendiğinde kırılır" diye konuşuyor.


BU İŞ HOBİ DEĞİL

Grubun solisti Selma Saka 52 yaşında başarılı bir bankacı. Uzun yıllar Garanti Bankası Pamukbank ve Akbank'ta üst düzey yöneticilik yaptıktan sonra bir dönem Ziraat ve Halk Bankası'nın ortak bir şirketinde genel müdürlük yapmış. Parlak kariyerinde perakende sektöründe danışmanlık ve Carrefour gibi kurumlarda yönetim kurulu üyeliği de var. Aslında Selma Hanım'ı müzikle ilişkisi çocukluğunda başlamış. "Ama okul ve iş hayatının yoğunluğundan dolayı uzun bir dönem vakit ayıramadım. Bundan 4-5 yıl kadar önce iş yoğunluğundan kendime vakit ayırmak düşüncesiyle başladım. Sonra bayağı ciddi bir çalışmaya dönüştü bu" diye anlatıyor bu eski dostu hayatına yeniden dahil ediş hikayesini. Müziği sadece bir hobi olarak görmüyor Selma Saka. Bilakis onun için çok çalışılması ve zaman ayırılması gereken bir alan. Dolayısıyla bu işe bir hobinin ötesinde zaman ve emek harcıyor.


MÜZİK KENDİME YAPTIĞIM YATIRIM

Grubun ritmi bilgisayar mühendisliği okumuş ama yoluna bankacı olarak devam etmiş Alparslan Özcü'ye emanet. Özcü 56 yaşında. 30 yıllık başarılı iş yaşamının büyük kısmı bankacılık sektöründe geçmiş. Son 6-7 aydır kendi deyimiyle yarı emeklilik modunda Microsoft'ta danışmanlık yapıyor. Alparslan Bey, "Müzik hayatıma yaklaşık 7-8 yıl önce girdi. 50 yaşından sonra ud çalmayı öğrendim" diyor. Müziği kendisine yaptığı bir yatırım olarak gören Alparslan Özcü, "Burada temizlenip, rafine olup iş hayatına pırıl pırıl gidiyorsun" diye konuşuyor.


KOŞA KOŞA GELİYORUM

İbrahim Şişman grupta gitar çalıyor. 55 yaşında ve genç yaşından bu yana büyük şirketlerde çalışmış. Sonra kendi işini kurarak kağıt ticareti yapmış. Şu an hala yabancı bir şirkete danışmanlık yapıyor. Onun da müzik yolculuğu Cem Kadırgan'la tanışmasıyla başlıyor. "Müziğe ilgim vardı zaten. Çocukluğumda mandolin çalmıştım. Yıllar sonra ud çalmaya başladım. Sonra da bu gruba dahil oldum" diyor. İbrahim Bey müzikle geçen zamanın kendisi için çok önemli olduğunun altını çiziyor ve "Bir sürü işimi bırakıp koşa koşa geliyorum buraya" diye konuşuyor. Müziğin iş hayatına da çok olumlu katkılar yaptığını söyleyen İbrahim Bey, "Takdir etmeyi, hoşgörmeyi, egonuzu aşıp doğru iletişim kurmayı öğreniyorsunuz" diyor.


GRUP OLARAK MÜZİK YAPMAK KEYİFLİ

56 yaşında Halil Ergür. Yoğun bir kariyer hayatı var onun da. Makine mühendisliği okumuş ama bankacılık sektöründe bulmuş kendini. 2007 yılında bankacılıktan ayrılan Halil Bey, şimdi uluslararası bir güvenlik şirketinin Türkiye faaliyetinin başındaki isim. Onun da müzikle ilgisi ilkokul çağlarında mandolin çalarak başlamış. Ortaokulda edindiği gitar üzerinde de yoğunlaşma imkanı olmamış. Ne zaman ki bankacılıktan ayrılıp vaktini kendi istediği gibi planlamaya başlamış, o zaman müziğe yeniden yer açmış hayatında. Finansçı arkadaşlarıyla bir araya gelişini de şöyle anlatıyor: "Önce biraz eğlenelim diye başladığımız bu yolculukta baktık ki gerçekten güzel şeyler çıkmaya başladı. Aslında amacımız profesyonel olarak bir yerlerde çalmak değil. Birlikte güzel bir şeyler yapmanın ve bunu insanlarla paylaşmanın tadına varıyoruz."

Bu keyifli sohbet grubun bizim için çaldığı Aşık Veysel'in 'Uzun İnce Bir Yoldayım' türküsüyle sona eriyor. Ve biz de 'Müzisyen Finansçılar'ın yolunun uzun soluklu olmasını ve 7'den 70'e herkesin sanatla tanışmasını dileyerek ayrılıyoruz.


Yaşasın 'Nota-matematik' kardeşliği

Notayla matematik arasında çok önemli bir ilişki olduğunu söyleyen grup üyeleri, "Dolayısıyla finansçı olmak bize çalışmalarımızda bir kolaylık sağlıyor" diye konuşuyor. Grup üyelerinden Alparslan Öncü, "Notaların içinde matematik olduğunu keşfetmek hoşuma gitti. Bu öğrenmemi kolaylaştırdı" diyor.


Bahanelerden kurtulun

Cem Kadırgan'a göre eğitim sistemimizde yaptığımız en büyük hata müziği ya da sanatın herhangi bir dalını boş zamanlarda veya sınavlar bitince uğraşılacak bir iş gibi görmek. "Sanat, hayat mücadelesi içinde insanın direnme gücünü ve başarısını arttıran bir alandır" diyor. C. K. Müzik Eğitim Merkezi'ni profesyonel sanatçı yetiştirmek için kurmadıklarının altını çizen Cem Bey, "Bu okulu yaşamlarında sanat olan insanları hayal ederek kurduk. En büyük amacımız, doğuştan yetenekli olmasanız bile bir enstrüman çalabileceğinizi, müzik yapabileceğinizi, dans edebileceğinizi, sanatla tanışmak için hiçbir zaman geç olmadığını göstermek. Sadece çocuklar için 'Zaman yok', kendimiz için 'Bu saatten onra olur mu?' bahanelerinden kurtulmak yeterli " diyor."



12 yıl önce