|

Orta Amerika'da yeni tehlike Çin istilası

Orta Amerika, ABD'li meyve şirketleri tarafından onlarca yıl boyunca sömürüldü. Şirketlerin siyasi yapıya müdahalesiyle hükümetler devrildi, darbe yönetimleri başa geçti. Oyunu bozan Hugo Chavez ve Daniel Ortega gibi liderlerin izlediği politika oldu. Şimdi ise Orta Amerika'yı oluşturan 7 ülkeye yeni bir güç hakim olmaya çalışıyor: Çin.

Hasan Türk
00:00 - 5/11/2013 Salı
Güncelleme: 23:32 - 4/11/2013 Pazartesi
Yeni Şafak
Orta Amerika'da yeni tehlike Çin istilası
Orta Amerika'da yeni tehlike Çin istilası

Orta Amerika 522 bin km2 yüzölçümü ve 45 milyon nüfusuyla 7 ülkeden ibaret. Bu ülkeler Guatemala, Belice, Honduras, El Salvador, Nikaragua, Kosta Rika ve Panama. Belice hariç Orta Amerika ülkelerinin hepsinde İspanyolca konuşulur, sadece Belice'nin resmi dili İngilizcedir. Orta Amerika tabii kaynaklar bakımından çok fakir bir bölgedir. Bu ülkelerin genel geçimi tarım ürünleri ve turizmdir.

'FRUIT COMPANY' ETKİSİ

Orta Amerika denince ilk akla gelenlerden biri şüphesiz muz cumhuriyetleri. Bölge yıllarca ABD'li United Fruit Company gibi şirketlerin kontrolü altında kaldı ve bu şirketler ülkelerin iç ve dış politikalarını kendi arzularınca askeri rejimler aracılığıyla yönettiler. Şirketin Latin Amerika ülkelerinin sosyal ve ekonomik hayatında büyük etkisi oldu. Şirkete dair yöneltilen eleştiriler de bu etkiyle ilgidir. Şirketin koloni çağındaki uygulamaları çağrıştıran örgütlenmesi, uyguladığı yoğun çalışma koşulları ve çiftliklerinin faaliyet gösterdiği ülkelerdeki siyasi yapıya müdahalesi yüzünden 'muz cumhuriyeti' terimi ortaya çıktı.

DÜNYANIN EN TEHLİKELİ ŞEHİRLERİ

Orta Amerika -Panama ve Kosta Rika hariç- ülkelerinde açlık had safhada ve şehirlerde güvenlik yok derecesinde. Bu bölgedeki şehirler dünyadaki en tehlikeli şehirler listesinde bulunuyor. Aynı zamanda hiç şüphesiz ABD destekli askeri darbelerin yapıldığı bölgelerin başında geliyor. Orta Amerika'nın bu kadar fakir, gelişmemiş, güvenlik sıkıntısı çekmesi ve insan hakları ihlali yaşamasının en büyük sorumlusu ABD destekli askeri darbe ve rejimlerdir.

MUZ ŞİRKETLERİ BÖLGEYİ ELE GEÇİRDİ

19. Yüzyıl'da ABD'li demiryolu şirketi sahibi Henry Meiggs'in Kosta Rika hükümetiyle imzaladığı demiryolu inşa anlaşması çerçevesinde, söz konusu çalışmalara başlandı. İnşaat şirketi çalışan işçilere düşük maliyetli bir yiyecek arayışında olduğu için inşa etmekte olduğu demiryolu hattı boyunca muz yetiştirmeye başladı. Muz ticaretinin kârlılığını gören firma 1899 yılında United Fruits Company şirketini kurdu. Zamanla büyüyen bu şirket meyve sektörünü tekeline alarak bulunduğu ülkelerin siyasetini de etkileyebilen bir güç haline geldi.

MİLLETVEKİLİ SATIN ALMAK DAHA KOLAY

Bu yeni kurulan dev 'United Fruits Company' şirketi bulunduğu ülkelerde kendi çıkarlarına ters düşen hükümetleri tek tek devirdi, yerlerine askeri darbelerle başa gelen rejimler kurdu. Bölge maalesef 1980'lere kadar bu tür askeri rejimlerle yönetildi. 1930'lı yıllarda muz sektöründe çalışan ABD'li işadamı Samuel Zemurray'ın manalı sözü durumu daha da net gösteriyor: 'Honduras'ta bir katır satın almak, milletvekili almaktan daha zor ve daha pahalı.' Orta Amerika, 19. ve 20. Yüzyıl'ın hemen hepsini askeri rejimler altında yaşadı ve istisnasız bu rejimlerden nasibini aldı.

SANDİNİST LİDER TİCARETE YÖN DEĞİŞTİRDİ

Orta Amerika ülkelerinde ABD'ye en sert politikayı uygulayan kuşkusuz eski Sandinista Ulusal Kurtuluş Örgütü militan ve liderlerinden Nikaragua Cumhurbaşkanı Daniel Ortega'dır. Ortega ABD'nin yıllarca Nikaragua ve Orta Amerika'daki askeri rejimlere verdiği destekten en çok zarar gören liderlerden biri. Şu an elinden gelen her şeyi yaparak özellikle ticari ilişkilerde ABD yerine Çin, Rusya ve Brezilya'yı tercih ediyor.

Chavez'in 'eko'su planları değiştirdi

Venezuela'da 1999 yılında Hugo Chavez'in başa gelmesi, ABD'nin Orta ve Latin Amerika'yla olan siyasi ve ekonomik ilişkilerini yavaş yavaş zayıflatmaya başladı. Hugo Chavez'in '21. Yüzyıl Sosyalizmi' ideolojisi kısa zamanda bütün Orta ve Latin Amerika'da eko yaptı.

PETROL REZERVLERİ ARABİSTAN'LA AYNI

Chavez en kısa zamanda Nikaragua, Honduras, El Salvador, Küba, Ekvator, Bolivya hatta anti-emperyalist duruşundan dolayı Arjantin gibi ülkelerde sevilen bir lider durumuna geldi ve bu ülkelerin liderleri 21.Yüzyıl sosyalizmini devlet politikası yaptılar. Chavez'in bu ideolojisini yaymak için bu amigo -dost- ülkelere maddi destek yapacak gücü vardı. Unutmamak gerekir ki, Venezuela'nın petrol rezervleri hemen hemen Suudi Arabistan'la aynı seviyede. Tün bunların yanında Chavez'in şansı da vardı, çünkü 2003 ABD'nin Irak'ı istila etmesiyle petrol fiyatlar 150 dolara kadar çıktı. Bu da Chavez'in işine yaradı ve ABD'nin yavaş yavaş bölgedeki siyasi ve ekonomik çıkarlarını zayıflattı.

Çin bölgeye hâkim olabilir mi?

Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega son aylarda ABD'yi tedirgin eden, bütün kıtayı ilgilendiren bir projeyi başlatmak üzere. Bilindiği gibi Kolombiya ve Nikaragua arasında bulunan Karayip'teki San Andres Adaları üzerine asırlık bir ihtilaf var. En son 2012 yılında Uluslararası Adalet Divanı, Nikaragua'ya hak vererek, Karayip Denizi'nde 90 bin km2 bir alan üzerinde hakkı olduğunu ilan etti. Bu alan özellikle petrol rezervlerinin çok bulunduğu bir yer. Nikaragua ise Çin hükümeti ve şirketleriyle anlaşıp hak ettiği alan üzerine 40 milyar dolarlık bir yatırımla kanal açmak istiyor. Eğer böyle bir proje gerçekleşirse, Orta Amerika ülkeleri ekonomik yönden güçlenir ve önemli bir stratejik konuma sahip olur. Çin de ABD'nin patio solar'ına (arka bahçe) yerleşir ve bölgede ve hatta bütün kıtada söz sahibi olmuş olur.

Yoksula 'bir' zengine 'altı' numara

Latin Amerika'ya zıtlıklar bölgesi diyebiliriz. Çünkü zengin ve fakir arasındaki uçurum diğer bölgelerden çok daha yüksek. Kolombiya'da fakir -zengin ayrımı semtlere verilen numaralarla belirleniyor. Bu numaralar birle altı kategori arasında değişiyor. Birinci, ikinci ve üçüncü kategorideki semtlerde yaşayanlar fakir, alt sınıf insanlar, dördüncü ve beşinci kategorideki semtler orta sınıf insanlar ve altıncı kategorideki semtler ise üst sınıf zengin insanlar.

AYNI FATURAYI ÖDEMİYORLAR

Numaralandırmadaki amaç fakir semtte yaşayan insanların, zengin semtlerdeki insanlarla aynı oranda elektrik, su, telefon faturası ve vergi ödememesi. Yani beş üyesi olan bir aile birinci kategorideki semtte yaşıyor ve su faturası için 5 dolar ödüyorsa, altıncı kategorideki semtte 5 üyeli bir aile aynı fatura için 40 dolar ödeyebilir. Bu elektrik, su ve telefon faturalarının yanında yine eğitim ücretinde de geçerli.Öğrenci liseyi fakir bir semtte okuduysa, üniversiteye girdiğinde harç ücreti yüzde 70 daha az olabilir. Devlet bu ayrımı aslında halkın refahını düşünüp yapsa da, insanlar kendi aralarında bunu bariyer olarak görüyor.


10 yıl önce
default-profile-img