Afrikalıların servetleri sömürgeciler tarafından talan edilip kendi halklarının refahı için kullanıldı, Afrika halkları geri bıraktırıldı. Sömürge dönemi sonrası Afrika kendini bir türlü toplayamadı. İç savaşlar, açlık, darbe, tabi afetlerle mücadele ediyorlar. Son açlık raporu Atlantik Okyanusundan Kızıl Denize kadar bir kuşak oluşturan Sahil'den geldi. Sadece Nijer'de 400.000 den fazla çocuğun yetersiz beslenmeden dolayı ölüm tehdidi altında olduğu haberleri geliyor.
Fransa'da yayınlanan Le Monde gazetesi 26 Nisan tarihli sayısında bir haberi ile bu açlık tehlikesine "Sahil'de açlık alarmı: Erik Orsenna'nın tanıklığı" başlığı ile dikkat çekti. Haberde Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu UNICEF sponsor komitesi üyesi Erik Orsenna'nın yetersiz beslenmeden dolayı dört yüz bin çocuğun ölüm tehdidi altında olduğu Nijer'e gittiği, yazar ve akademisyen olan Orsenna yoksulluk kurbanları ve onları destekleyenlerle görüştüğü bilgisi veriliyor.
Erik Orsenna gazeteye yazdığı yazıda gözlemlerini aktarıyor. Orsenna açlık tehdidi altındaki insanların Mali'deki isyancı bölgelerden fazla uzak olmadığını, yaklaşık seksen kilometrelik bir mesafe bulunduğunu aktarıyor. Binlerce kadın ve erkeğin Mali'deki savaş tehdidi altındaki bölgelerden kaçtığına dikkat çekiyor.
Orsenna yazısında savaştan kaçan ailelerin alelacele yapılmış kamplarda barındıklarını ama ağaç kesilerek yapılan yerleşimlerin ise orman dokusunu tahrip ettiğini aktarıyor. Orsenna Kaddafi rejimini yıkılmasıyla birlikte silahların Sahara'ya saçıldığı, dahası Libya'da çalışan 250 – 300 bin Nijerlinin gelir kaynağının kuruduğu, ayrıca Çad Gölü ve Nijerya'da değişik isyanların çıktığı bilgisini veriyor.
Dünyanın bir kesiminde aşırı beslenmenin (obezite) bir hastalığa dönüştüğü bir ortamda çocuklar açlıktan hayatını kaybetmemeli.
