|

Şam bilmecesi

Suriye'nin Humus kentinde kanlı çatışmalar 6. gününe girerken Barack Obama 'Dış müdahale şart değil' şeklinde sürpriz bir açıklama yaptı. Ancak aynı gün ABD'nin Şam Büyükelçiliği 'güvenlik nedeniyle' kapatıldı. İngiltere de 'istişare' için elçisini geri çağırdı. Müdahale konusunda hem Batı hem Doğu cephesinde kafa karışıklığı hakim

Dış Haberler
00:00 - 7/02/2012 Salı
Güncelleme: 01:02 - 7/02/2012 Salı
Yeni Şafak
Şam bilmecesi
Şam bilmecesi

ABD Başkanı Barack Obama'nın 'Suriye'ye askeri dış müdahale gerekmeyebilir' şeklindeki açıklaması sürpriz olarak nitelendirilirken aynı gün ABD'nin Suriye büyükelçiliğinin kapatılması ikinci sürpriz oldu. ABD Dışişleri Bakanlığı, geçen ay, Suriye'de Devlet Başkanı Beşşar Esad yönetiminin elçiliğin güvenliğini artırmaması halinde elçiliğini kapatacağı uyarısında bulunmuştu.

Bakanlık dün Şam Büyükelçisi Robert Ford ve diğer 17 diplomatın Suriye'den ayrıldığını bildirdi. Bakanlık yetkilileri iki diplomatın havayoluyla, diğerlerinin de karayoluyla Ürdün'e gittiğini, oradan ABD'ye döneceklerini kaydetti.

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Victoria Nuland da Ford'un halen 'Suriye ve halkının' elçisi olduğunu, Ford'un, Suriye muhalefetiyle temasını devam ettirerek ve Suriye halkının barışçı siyasi geçiş arayışını destekleyerek bu ülkeyle ilgili çalışmalarını sürdüreceğini ifade etti. Aynı gün İngiltere de Şam büyükelçisini 'istişare' için Londra'ya çağırdığıı duyurdu.

KOŞULLAR LİBYA'DAKİ GİBİ DEĞİL

Elçilik açıklamasından önce Amerikan NBC televizyonuna konuşan Obama, Suriye meselesini dış askeri müdahale olmadan çözmenin önemli olduğunu belirtti. Obama, NBC'deki 'Today' programında, tüm koşulların, ABD ve müttefiklerinin Libya'daki askeri operasyonuna benzer bir müdahaleye elvermediğini söyledi. ABD Başkanı, Suriye'de müzakere yoluyla çözümün mümkün olduğunu da kaydetti. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın iktidarı bırakması taleplerini sürdürdüklerini söyleyen Obama, Amerikan yönetiminin Suriye'deki şiddetle ilgili tutumunu savundu.

Merkozy: Engelleme kabul edilemez

Fransa'daki seçim kampanyasında Nicolsa Sarkozy'ye destek vermek için Paris'e giden Alman Başbakanı Angela Merkel Rusya ve Çin vetosuna tepki gösterirken Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, ülkesinin ve Almanya'nın, Suriye konusundaki uluslararası 'engellemeyi' kabul edemeyeceğini söyledi. Sarkozy, 'Fransa ve Almanya, Suriye halkını yüzüstü bırakamaz, Olup biten bir skandaldan ibaret, uluslararası camianın kararsızlığı ve engellemesi kabul edilemez' diyerek BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye kararını veto eden Rusya ve Çin'e yönelik tepkisini dile getirdi.


'Uluslararası komisyon kurulsun'

ABD, Esad muhaliflerine destek verilmesi için uluslararası bir koalisyon kurulmasını önerirken ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, 'Kısırlaştırılmış bir Güvenlik Konseyi'yle karşılaştığımız için artık BM dışındaki çabalarımızı iki katına çıkarmak zorundayız' dedi. Hillary Clinton, Suriye halkının daha iyi bir geleceğe sahip olmasına yardımcı olmak için 'demokratik Suriye'nin dostlarının birleşmesi' gerektiğini söyledi.


'Dış oyuncular rejimi değiştirmek istiyor'

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, adını vermediği dış güçlerin Suriye'de rejimi değiştirmek istediğini ancak bunun Suriye'deki kurbanların sayısını artırmaktan başka bir şeye yaramayacağını söyledi. Lavrov, 'dışarıdan bazı oyuncuların' Suriye'deki rejimi değiştirmek istediğini belirterek, 'Şam'ı reformları hızlandırması konusunda birkaç kez teşvik ettik ve bunu yapmaya da devam ediyoruz. Ancak biz başka amaçları olan diğerlerini görüyoruz. Bu hareket iktidarı değiştirmek için kullanılmaya çalışılıyor' dedi. Lavrov Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev'in talimatı üzerine bugün Esad ile görüşmek için Şam'a gidecek.


'Müdahale olursa Suriye bölünür!

Çin, BM'nin Suriye konusundaki karar tasarısıyla ilgili olarak ülkelerin Suriye'ye müdahale kararına zorlanmasının, Suriye'deki çözüme katkı sağlamayacağını söyledi. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Liu Veymin Çin'in BM'nin Suriye'ye ilişkin oylamasına aktif olarak katıldığını vurgulayarak şöyle devam etti: 'Fakat ne yazık ki durumu görüşülen ülke, şu anda ciddi bir bölünme tehlikesi geçiriyor. Böyle bir dönemde bu ülkeye yapılması öngörülen müdahaleye olumlu oy kullanmamız mümkün değildi. BM zirvesinde ülkelerin Suriye'ye müdahale kararına zorlanmasının, söz konusu ülkenin bölünme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu bir dönemde, çözüme katkı sağlamayacağı kanısındayız.'




12 yıl önce