|

İpin ucunu kaçırdı

İran’daki sokak eylemlerinden rejim değişikliği çıkarmak isteyen ABD yönetimi kontrolsüz açıklamalar yapıyor. Protestoların etkisi azalırken Batı'dan abartılı dış destek açıklamaları geliyor. ABD Başkanı Trump, “Zamanı gelince ABD’den büyük destek göreceksiniz” diyerek kitleleri tahrik etmeye çalıştı.

Yeni Şafak ve
04:00 - 4/01/2018 Perşembe
Güncelleme: 02:41 - 4/01/2018 Perşembe
Yeni Şafak
Trump, “Zamanı gelince ABD’den büyük destek göreceksiniz” diyerek kitleleri tahrik etmeye çalıştı.
Trump, “Zamanı gelince ABD’den büyük destek göreceksiniz” diyerek kitleleri tahrik etmeye çalıştı.

Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı İranlıları sokağa çekmeye çalışıyor. ABD Başkanı Trump, eylemcilere “büyük destek” vadederken, Beyaz Saray Sözcüsü Sanders de “Cesur İranlıların kitlesel ayaklanmasını görüyoruz” yorumunu yaptı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nauert ise İran halkına destek verdiklerini söyledi.

BMGK’YA TAŞIYACAK

ABD Başkanı Donald Trump, Twitter’dan yaptığı açıklamada İran’da sokağa dökülen rejim karşıtlarına moral vermeye devam etti. Trump, dünkü son mesajında, “Yozlaşmış hükümetlerini geri almaya çalışan İran halkına büyük bir saygı duyuyorum. Zamanı gelince ABD’den büyük bir destek göreceksiniz” dedi. Protestoları başından beri destekleyen Trump yönetimi, ülkeden yaşanan olayları BM Güvenlik Konseyi’ne taşımaya da hazırlanıyor. ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Nikki Haley, İran’da devam eden protestolarla ilgili BM Güvenlik Konseyi’ne acil toplanma çağrısı yapacaklarını duyurdu. İran’ın kendi halkını öldürme geçmişi olduğunu öne süren Haley, “Hükümet baskısını protesto etmek için cesurca sokağa çıkan İran halkının bu büyük cesaretini alkışlıyoruz” dedi.

‘CESUR İRANLILAR’

Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders, İran’daki protestoculara destek verdiklerini kaydederek, “İran rejiminin, kendi halkının temel ifade özgürlüğü hakkına saygı duyması gerektiği” uyarısında bulundu. Tahran rejiminin halkın ihtiyaçlarını karşılamak yerine ‘teröre destek verdiğini’ savunan Sanders, “İran halkı günlük hayatlarındaki artan yolsuzluktan dolayı kızgın. İnsanlar yolsuzluğa ve şiddete bulaşmış yöneticilerinin yaptıklarının bedelini ödemekten yorulmuş durumdalar. Bütün bunların sonucunda cesur İranlıların kitlesel ayaklanmalarını görüyoruz” dedi.

KAÇAMAK CEVAPLAR

İran’a yaptırımlar konusunda Trump’ın da tüm seçenekleri masada tuttuğunu dile getiren Sanders, ABD’nin bir rejim değişikliği görmek isteyip istemediğine ilişkin soruya doğrudan yanıt vermekten kaçındı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert ise İran’daki durumu ‘yakından’ takip ettiklerini belirterek, “İran halkı için desteğimizi birçok farklı ortamda ifade ediyoruz” dedi.

  • BM ve AB’den destek
  • Batı ülkeleri, 2013 yılındaki Gezi provokasyonu sırasında Türkiye’ye ne söylediyse aynısını bugünlerde İran’a söylüyor. Neredeyse ağız birliği etmişçesine Tahran’a ‘ülkenin geleceğini sokağa teslim etmesi’ çağrısı yapan ABD ve Avrupa, buna kılıf olarak da yine Gezi’deki gibi ‘toplanma hakkı ve ifade özgürlüğü’ kavramını kullanıyor. Birleşmiş Milletler (BM) ‘İran halkının barışçıl toplanma hakkına ve ifade özgürlüğüne saygı duyulması gerektiğini’ bildirirken, Avrupa Birliği (AB) ise “İlgili tüm tarafları şiddetten sakınmaya ve ifade özgürlüğünün güvence altına alınmasını sağlamaya çağırıyoruz. AB durumu gözlemlemeye devam edecek” şeklinde açıklama yaptı.

Rövanş peşinde

Trump’ın hamlesini yorumlayan uzmanlar, Kudüs konusunda BM’de tüm dünyadan ağır bir darbe Beyaz Saray’ın ‘rövanş peşinde’ olduğunu belirtiyor. Kudüs konulu BM oturumunda ABD’nin tarihin en büyük yalnızlığını hissettiğini anlatan İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan, “Hiçbir ABD başkanı ülkesini bu denli zora sokmamıştı. Yalnızca 6 ülkeden destek alabildiler. Bu, ABD’nin içinde Trump’ın popülaritesi açısından ciddi bir sıkıntıya yol açtı. İran hamlesiyle, bu prestij kaybının giderilmesi amaçlandı. İran’daki olaylara bu kadar destek verilmesinin sebebinin Kudüs rövanşı olduğunu düşünüyorum” dedi. Batı medyasının yanan birkaç bina görüntüsünü servis ederek gerçekten iç savaş çıkmış imajı vermeye çalıştığını anlatan Erhan şunları söyledi:

SİSTEM ÇÖKMEZ

“İran devrimine bağlı ciddi bir kitle var. Öyle yarı yarıya da değil yüzde 70’lik bir bölümden bahsediyoruz. Yani burada ABD’nin ve Batı’nın beklediği devlet sisteminin çökmesi gibi bir sonucun çıkması mümkün değil. Olayların bu hale gelmesine neden olan güçler bugün kalkıp ironik bir şekilde bir nevi rejimi doğrudan doğruya sorumlu olarak gösteriyor. Halbuki bu tabloda en çok onların payı var. Rusya ve Çin sırf Trump istedi diye İran aleyhine karar çıkartmaz. Bu hadiselerin tüm tablonun değişmesini beklemek de safdillik olur.”

Bush’un taktiğiydi

Yard. Doç. Dr. Sadat Demirci: “Olaylar Batı ve ABD’nin istediği gibi iç savaşa dönüşmeden toparlanma aşamasına geçti. ABD’nin BM hamlesi ise beyhude bir çaba. İran’ın arkasında Rusya ve Çin olduğu sürece yaptırımlar uygulanamaz. Trump Kudüs meselesinde de BM’den istediğini alamadı ancak ülkesinin siyaseten ağırlığını korumaya çalışıyor. Başarısızlığının üzerine örtmek için bu tip çıkışlar yaparak ‘biz buradayız’ diyor. Trump’ın uyguladığı bu taktik bir dönem Bush’un vazgeçilmeziydi. Trump’ın ikinci seçimlerde yeniden başkan seçilme ihtimali çok az. Bu nedenle sürekli dış politikayı gündemde tutup ABD’nin hâlâ aktif olduğunu göstermeye çalışıyor.”

#Trump
#ABD
#İran
6 yıl önce