|

Farklar geri verilecek

Sağlık Bakanlığı'nın kamu hastanelerinde 'tam gün' uygulaması sonrası yüzde 20'lik fark paylarını alamayan doktorlara YÖK Başkanı Özcan'dan müjdeli haber geldi: “Konuyu Başbakan'la görüşeceğim. Farklar geri verilecek.”

Fazlı Şahan
00:00 - 12/02/2011 Cumartesi
Güncelleme: 00:27 - 12/02/2011 Cumartesi
Yeni Şafak
Farklar  geri verilecek
Farklar geri verilecek

YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, tam gün yasasından sonra öğretim üyelerinin 'fark' adı altında aldıkları yüzde 20'lik bir meblağın ortadan kalktığına dikkat çekerek, “Zannediyorum yakın zamanda kaybedilen farklar, öğretim üyelerimize geri verilecek” dedi.

YÖK Genel Merkezi'nde gazetecilerin sorularını cevaplayan Özcan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile önceki gün gerçekleştirdiği görüşmenin nedesinin 'Tam Gün' konusu olduğunu belirterek, gündemlerinde başka hiçbir konunun olmadığı söyledi. Özcan, konuyla ilgili Başbakan Erdoğan'a bilgi aktardığını ifade ederek, “Tam günden sonra üniversitelerimizde öğretim üyelerimizin fark adı altında aldıkları yüzde 20'lik meblağ kayboldu. Yeni bir sistem getiriyorsunuz ama bundan bazı öğretim üyeleri zarar görüyor” diye konuştu.

ERDOĞAN İLE BİR ARAYA GELECEK

Durumun telafisi için çalışmaların devam ettiğini açıklayan YÖK Başkanı Özcan, Başbakan Erdoğan'a bu problemi daha önce duyurduklarını, kendisinin talimatı ile 4 bakandan oluşan bir komisyonun konuyu çalıştığını kaydetti. Özcan, “Zannediyorum yakın zamanda kaybedilen farklar, öğretim üyelerimize geri verilecek” dedi. Özcan, görüşmede Başbakan Erdoğan'a başka bir öneri getirdiğini belirterek, “Öğretim üyelerinin para ile iç içe olması ve paranın üniversite ortamında bu kadar çok konuşulması rahatsız edici bir durumdur. Onun için mesela sözleşmeli statü gibi bir statüye geçilmesi, belki öğretim üyelerimizi ve bizleri de paranın çok konuşulduğu durumdan kurtarır diye düşündük. Böyle bir öneri ile geldim. Kendisi de 'öneriyi çalışalım' dedi” şeklinde konuştu. Özcan, önümüzdeki hafta içerisinde Başbakan Erdoğan, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve kendisinin bir araya gelerek bu meseleleri tekrar masaya yatıracaklarını söyledi.

ÇALIŞMAYA TEŞVİK EDECEK

Tavsiye ettiği sözleşmeli statüde çalışmanın iyi bir sistem olduğunu ifade eden Özcan, 'Şöyle başlanılabilir, geçen sene üniversitede çalışan hocalarımız döner sermaye artı maaş ne kadar ücret aldılarsa bunun aylık ortalaması hesaplanabilir. Önümüzdeki sene bu ücret kendilerine ödenebilir. Böylece onların döner sermaye ile veya herhangi bir parayla ilgili ilişkileri kesilebilir. Kendileri eğitim, öğretimleriyle, araştırmalarıyla çalışmalarına devam edebilirler. Eğer öğretim üyesi o yıl içerisinde performansında bir artış kaydederse bir dahaki yıl vermiş olduğunuz döner sermaye artı maaşta biraz daha artış yapabilirsiniz. Eğer performansında bir düşüş olduysa bu miktardan biraz düşüş yapabilirsiniz. Bu da öğretim üyelerini daha çok çalışmaya teşvik edecek bir sistemdir' diye konuştu.


Başörtülüyü tanımamak saçmalık

“Üniversiteye girişte güvenlik tedbirleri kapsamında göz taraması ve parmak izi çalışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusu üzerine YÖK Başkanı Özcan, şöyle konuştu: “Gerçekten komik arkadaşlar. Bazı insanların herhangi bir iddiayı ortaya koyabilmeleri için argümanlarının çok güçlü olması lazım. Ben sizin hepinizi tanıyorum. Başınıza bir başörtü taksanız da ben sizi yine tanırım. Eğer bir şahsı gerçekten tanımak söz konusuysa çok daha başka metotlar var. ÖSYM Başkanımızın söylediği gibi parmak izinden faydalanabiliriz, gözbebeği analizleri yapılabilir. Ama başını örten birisini tanımamak gibi bir bahane olamaz. Bu gerçekten bahanedir, bir neden değildir. Onun için bunu yapan öğretim üyelerine de şaşırmıyor değilim. Gerçekten böyle bir şey yok. Tek korku şu olabilir; başını örten bir şahıs kulağını da örttüğü için belki küpelerinde bluetoothla iletişim sağlayacak bir cihazı saklamış gibi düşünebilirsiniz. Ama biliyorsunuz onlar da bayan güvenlik görevlileri tarafından kulakları açılarak kontrolden geçiriliyorlar. Onun için öyle bir korku da geçerli değil. Bu argüman gerçekten komik bir argüman. Onun için ben onu hiç dikkate almadım. Başörtüsünün tanımayı engellediği gibi bir argümana hiçbir zaman kredi verdiğimi söyleyemem.”


13 yıl önce