HRD Antwerp Türkiye Genel Müdürü Mehmet Can Özdemir, Türkiye pazarının çok hızlı bir şekilde geliştiğini belirtti. Türk vatandaşının alım gücünde de ciddi bir artış olduğunu belirten Özdemir, “Türkiye dünyada altın ve pırlantalı mücevher konusunda en büyük 3'üncü tüketim pazarı. Geçen yıla göre sektör 4 kat büyüdü” dedi.
Mehmet Can Özdemir, mücevher üzerinde kullanılan her malzemenin eşsiz ve benzersiz olduğunu dile getirdi. Mücevherde fiyat sınırının olamayacağını söyleyen Özdemir, “Mücevher sonsuz bir denizdir. Eşsiz olarak üretilir. İstenilen her şey yapılabilir. Önemli olan bir mücevherin onu takacak kişiye ait olmasıdır” diye konuştu.
Mücevherde ülkelerin kalite standartlarında farklılıklar bulunabileceğini kaydeden Özdemir, “Avrupalılar için mücevherde sırasıyla ağırlık, berraklık, renk, sonra kesim önem taşır. ABD'de bu değişiyor. Önce ağırlık, berraklığın yerini renk almaya başlıyor. ABD'de çok sarı olan bir taşı satabilirsiniz. Türkiye'de bununla ilgilenmiyorlar” şeklinde konuştu.
Pırlantanın gerçek ya da sahte olmasını ayırt etmenin kolay olduğunun altını çizen Özdemir, bununla alakalı eğitimlerin verildiğini belirtti. Bursa'da 2 ay içinde mücevher konusunda eğitim verileceğini vurgulayan Özdemir, “Türkiye çapında bunu yaymayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkiye pazarının birçok yönü ile önemli olduğunu anlatan Özdemir, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Türkiye dünyada altın ve pırlantalı mücevher konusunda en iyi 3'üncü tüketim pazarı. Bunun ötesinde dünyada Şubat ayının başında dünyadaki en büyük altın ve pırlanta işleyen ülkeydi. Geçen sene 3 ya da 4'üncüydük. Türkiye'nin 3,5 ton altın ithalatı Şubat ayının başında 13,5 tona ulaştı. Sektör 4 kat büyüdü. Sektördeki gelişmeni piyasa şartlarının düzelmesine bağlayan Özdemir, “Şu an Türkiye'de çok ciddi altın stoklaması yapılıyor. İnsanlar 2 yıldır durdurdukları mücevher alımlarını yeniden başlatıyor” dedi.
