|

Başıma silah dayansa tercihim Türkiye olur

Gelişmekte olan ülkelerdeki büyümenin daha hızlı olduğunu kaydeden Marc Faber: (Bütün paranızı ABD veya Türkiye'ye yatırmanız gerekiyor) deseler ve başıma silah dayasalar (Türkiye) derim

Selçuk Geçer
00:00 - 17/03/2007 Cumartesi
Güncelleme: 01:27 - 17/03/2007 Cumartesi
Yeni Şafak
Başıma silah dayansa tercihim Türkiye olur
Başıma silah dayansa tercihim Türkiye olur

Yatırım uzmanı ve girişimci Marc Faber, kendisinin ABD yerine Türkiye'ye yatırım yapmayı tercih edeceğini belirterek, “(Bütün paranızı ABD veya Türkiye'ye yatırmanız gerekiyor) deseler ve başıma silah dayasalar (Türkiye) derim” diye konuştu.

Garanti Masters Özel Bankacılık tarafından Türkiye'ye davet edilen Faber, “Küresel Ekonomide Beklentiler ve Olası Tehditler” konulu bir konferans verdi. Faber, konferansta yaptığı konuşmada, yatırımcıların sıra dışı fırsatları yakalaması ve kimsenin farkına varamadığı noktalara odaklanması gerektiğini vurguladı.

ABD PİYASASINI HAFİFE ALIN

Dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki emlak piyasalarına değinen Faber, genç nüfusundan dolayı birçok ülkeye göre olumlu demografik gelişmenin yaşandığı Türkiye'deki emlak piyasasının son derece cazip olduğunu belirterek şöyle devam etti:

“Türkiye'deki emlak sektörüne yönelik iyimser düşünüyorum. Tüketici borçları çok düşük. Potansiyel yüksek ve emlak pazarı gelişmeye çok açık. (Bütün paranızı ABD veya Türkiye'ye yatırmanız gerekiyor) deseler ve başıma silah dayasalar (Türkiye) derim. Yani ABD'ye yatırım yapmak yerine Türkiye'ye yatırım yapmayı tercih ederim. Ülkenizdeki gayrimenkul fiyatları da çok iyi. Size önerim; ABD'deki mali piyasaları hafife alın. Gelişmekte olan ekonomileri ciddiye alın. Orta Asya'yı, Latin Amerika'yı yakından takip edin.”

ASIL BÜYÜME ASYA'DA

Artık gelişmekte olan ülkelerin çok güçlü bir ekonomik blok haline geldiğini kaydeden Faber, Brezilya, Çin, Hindistan ve Rusya'nın döviz rezervlerinin, G-7'nin döviz rezervinden daha büyük olduğunu söyledi. ABD'de yaşanacak bir durgunluğun ise önemli bir ekonomik hasara yol açmayacağını da ileri süren Faber, çünkü Asya ülkelerinin ABD'ye ihracat konusuna daha az bağımlı olduğunu söyledi. Dünyanın “global senkronize bir patlama” halinde olduğu görüşünü aktaran Faber, “Senkronize büyüme aslında sıra dışı bir büyüme. Çünkü sömürgecilikte bile böyle bir büyüme görülmedi. Bu arada tabii ki Asya ekonomik bloğu çok hızlı büyüyor. Esas büyüme Asya'da gerçekleşiyor” dedi.


İstanbul'da her otelde bir Çin restoranı olacak

Asya ülkelerinin geniş rezervler sayesinde ABD'den aldıkları borçları geri ödeyebildiklerini kaydeden Faber, “Yani asıl Asyalılar, Amerika'daki tüketimi finanse etmekte. (1997 yılındaki gibi başka tür bir Asya krizi olabilir mi) deniyor. Şimdi Asya'nın elinde döviz rezervi var. Kriz olmaz” dedi. Çin'de aşırı kentleşme sonucunda emlak balonu ortaya çıktığını, bu balonun bir füze gibi hızla büyüdüğünü kaydeden Faber, Çin'de her yıl İstanbul ölçeğinde iki kent yapıldığına dikkat çekti. Faber, “Çin'de nüfusun yüzde 2'sine denk gelen nüfus yurt dışına seyahat ediyor. Bu da muazzam bir piyasa demek. Önümüzdeki 10 yılda İstanbul'un her otelinde bir Çin restoranı olacak” diye konuştu. Konferansa, Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen ve CFA Enstitüsü (Chartered Financial Analysts Institute) yetkililerinin de bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.


İdol sayılacak bir yatırımcı

Ekonomi gazetesi The Financial Times'in “İdol sayılacak yatırımcı” olarak bahsettiği İsviçreli yatırım uzmanı Dr. Marc Faber, “Karşıt yatırım bakışı” ile yatırım seminerlerinin aranan bir konuşmacısı durumunda. Henüz 24 yaşındayken Zürih Üniversitesi'nden üstün başarıyla Ekonomi Doktoru unvanı alan Dr. Faber, 1970 ve 1978 yılları arasında New York, Zürih ve Hong Kong'da White Weld & Company Ltd. için çalıştı. 1990 yılında fon yönetimi ve yatırım danışmanlığı hizmeti veren Marc Faber Ltd. şirketini kurdu. “Tomorrow's Gold - Asia's Age of Discovery” kitabının yazarı olan Dr. Marc Faber, çeşitli yatırım fonlarının ve firmaların yönetim kurulunda yer alıyor.

KRİZİ ÖNCEDEN GÖRDÜ

1987'de yaşanan ABD'de yaşanan ünlü “Kara Pazartesi” öncesi yatırımcılarını piyasanın çökeceği konusunda uyaran Dr. Faber, 1990'da Japon piyasalarındaki yükselişi ve 1997-98 Asya Krizi'ni öngörmesiyle yatırım gurusu olarak anılmaya başladı. Asya ile ilgilenen bütün büyük fonların yönetim kurullarında yer alan Faber, ayrıca Asya ile ilgilenen yatırımcıların oldukça rağbet ettiği aylık yatırım sirkülerinin “The Gloom Boom & Doom” (www.gloomboomdoom.com) de sahibi .




17 yıl önce