ABD Hazinesi, piyasaları kurtarmak için bankalardaki şüpheli alacakları ve mali kuruluşların batıklarını ortak bir fonda toplamayı planlıyor. Hazine'nin ABD Merkez Bankası (FED) ile birlikte üzerinde çalıştığı yeni batık fonu, 1980'li yılların sonunda kurulan Resolution Trust Corp (RTC) fonuna yani bizdeki TMSF'nin işleyişine benzeyecek.
Hatırlanacağı üzere Yeni Şafak, 18 Eylül 2008 tarihinde 'Amerika'da TMSF devri' manşetiyle ABD'deki gereksinime değinmiş, sadece bu yıl FDIC'in 17 mali kuruluşa el koyduğunu, bu kuruluşların kontrol altında tutulabilmesi için bizdeki TMSF'nin işleyişine benzer bir kuruma devredilmesi gerektiğine vurgu yapmıştı Paulson'un önceki gün yaptığı sürpriz 'RTC' açıklamasının ardından tüm dünyada büyük bir toparlanma yaşandı. Turkish Yatırım Analisti Gökhan Uskuay, 'Dünyadaki tüm Merkez Bankaları krize karşı ortaklaşa müdahale etti, olmadı' diyerek Paulson'un açıklaması ile S&P'nin yüzde 6.4 ve Dow Jones'un ise yüzde 6 yükselmesine dikkat çekti.
'Paulson'un, ekranlardan sadece "Resolution Trust Corporation" demesi piyasalardaki ateşi söndürdü' diyen Uskuay, sözlerini şöyle sürdürdü; 'RTC'nin Türkiye'deki karşılığı TMSF. 1980 yıllarda hafta sonu operasyonları ile bankaların birleştirilmesi yada iflasları ABD Hazine'si kontrolünde yapılmıştı. Mali kurumların yeniden yapılandırılması ve kötü aktiflerin RTC'ye aktarılması sağlandı. Paulson'un tek bir sözü ile artık bankaların batacağı, sistemin yıkılacağı endişelerini ortadan kaldırdı ve borsalar dip noktalarına göre yüzde 6-7 arasında yükseldi.'
80'lerdeki RTC Fonu'nun amacı, batık bankaların varlıklarını alıp kriz etkisini kaybedince satmak ve bu şekilde piyasayı rahatlatmaktı. Paulson'un önceki gün açıkladığı yeni kurulacak şirket de bu RTC fonuna benzer bir görev yapacak. Mali sektördeki şüpheli alacaklar ve batıklar kurulacak bu yeni şirkette toplanacak. Bu şirket Lehman Bothers, Bear Stearns ve AIG'ın gibi riskli varlığa sahip kuruluşların kurtarma operasyonlarını üstlenecek. Ancak alacaklar şirkette toplandıktan sonra sürecin nasıl işleyeceği konusunda net bir bilgi verilmiyor. Fonun Amerikan ekonomisine maliyetinin ise 800 milyar dolara yaklaşacağı belirtiliyor.
FED, piyasaları yatıştırmak için 5 büyük merkez bankası ile ortak önlemler açıkladı. ECB ve BOE 40'ar milyar dolara kadar gecelik vadede dolar fonlaması yapacak. ECB piyasalara pazartesi 30 milyar Euro, salı günü 70 milyar Euro vermişti. Fed ise geçici döviz swap düzenlemesinde 180 milyar dolarlık genişlemeyi onayladı.
Geçen toplantısı İstanbul'da yapılan Dünya Mevduat Sigortaları Birliği'nin toplantısı Ekim ayı içinde Amerika'da yapılacak. TMSF yetkililerinden edinilen bilgiye göre Birliğin önümüzdeki ay yapılacak olan toplantısında 2001 deneyimi nedeniyle Türk heyetine büyük ilgi gösterilmesi bekleniyorToplantıya Türkiye adına katılacak olan TMSF Başkanı Ahmet Ertürk'ün TMSF'deki bilgi ve birikimlerini ABD'li meslektaşına aktaracağı belirtiliyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Başkan Yardımcısı Kristin Lindow, Türkiye ekonomisi ve piyasalarının, 2001 yılına göre çok daha güçlü ve esnek olduğunu belirterek, bu nedenle Türkiye'nin, küresel krizden şu ana kadar olumsuz etkilenmediğini söyledi. Küresel likidite sorununun ekonomileri etkilediğini altını çizen Lindow, bu nedenle bu krizin, piyasalardaki kırılganlığı artırdığını ve dünya genelinde, Türkiye dahil, krediye bağımlı tüm piyasaları etkileyeceğini kaydetti. Türkiye'nin yüksek oranlı Cari Açık sorunu olduğunun altını çizen Lindow, bu nedenle, artan oranda yeni finansman ihtiyacı içinde olduğunu vurguladı. Cari açığın finansmanı açısından doğrudan sermaye girişinin önemine dikkat çene Kristin Lindow, gelecek yıl, ulusal ve uluslararası olumlu ekonomik ortam çerçevesinde, Türkiye'ye yeniden doğrudan yabancı sermaye girişinin artabileceğini de vurguladı. Küresel mali krizin ve finansman koşullarının, küresel riskten kaçınma hareketi içinde, daha çok Türk şirketleri üzerinde olumsuz etkide bulunabileceğini belirten Lindow, likidite koşullarındaki daralmanın, Türk şirketlerinin, hatta Türk bankalarının finansman imkanlarını daraltacağını ve daha maliyetli hale getireceğini söyledi.
Bu sabaha kadar büyük çöküşlerle karşı karşıya kalan borsalarda yatırımcıların paralarının büyük bölümü de uçtu gitti. ABD başta olmak üzere dünya borsalarının arka arkaya çöktüğü bir dönemde, komşumuz Irak'ın borsasında ise çok ilginç hareketler yaşandı. Henüz emekleme döneminde olan ve bilgisayarlı sisteme geçilmediği için işlemlerin elle yapıldığı Irak Borsası son bir hafta içerisinde tam yüzde 10 oranında değer kazandı. Irak borsası'ndan yansıyan görüntüler ise İMKB'nin 20 yıl öncesini hatırlattı. İMKB'nin ilk binası olan Karaköy'de de işlemler elle tahtalara yazılarak yapılıyor ve bilgisayar kullanılmıyordu.