|

Yeni rotası dışa satım!

Eczacıbaşı CEO'su Karamercan, Türkiye'de yeni bir büyüme ve sanayileşme rotası olmadan gidilebilecek son noktaya varıldığını savunarak, 'Büyüme stratejimizi dış satım odaklı sağlamaz ve yüksek açık, düşük kur, yüksek faiz sarmalından kurtulamazsak işimiz güç olacak' dedi

Aa
00:00 - 18/01/2010 Pazartesi
Güncelleme: 23:11 - 17/01/2010 Pazar
Yeni Şafak
Yeni rotası dışa satım!
Yeni rotası dışa satım!

Eczacıbaşı Topluluğu Üst Yöneticisi (CEO) Erdal Karamercan, Türkiye'de yeni bir büyüme ve sanayileşme rotası olmadan gidilebilecek son noktaya varıldığını savunarak, “Özellikle büyüme stratejimizi dış satım odaklı, sanayi ve hizmet üretiminde katma değer yaratabilecek sektör ve iş kollarına destek sağlamaz ve yüksek açık, düşük kur, yüksek faiz sarmalından kurtulamazsak işimiz güç olacak' dedi. Karamercan, IMF'nin 2010 dünya büyüme tahmininin yüzde 3,1 düzeyinde, topluluğun Türkiye'deki büyüme beklentisinin ise yüzde 3,5 civarında olduğunu belirtti.

2010'DA YENİDEN BÜYÜYECEĞİZ

Karamercan, 2010 yılı beklenti ve öngörülerine ilişkin de bu yıl hem dünyada hem de Türkiye'de ekonomik büyümeye geri dönülecek bir yıl olacağını tahmin ettiklerini, ancak ne dünyada ne de Türkiye'de parlak büyüme oranları beklenmemesi gerektiğini düşündüklerini bildirdi. Karamercan, şöyle devam etti:

İSTİKAMET HİNDİSTAN...

“3,8 milyar lirayı aşan bir ciro elde ettiğimiz 2009 yılında, yurt dışından sağladığımız gelir de 680 milyon dolar oldu. Son yıllarda hız kazanan şirket satın almaları ve ortaklıklarımıza Hindistan'la sürdürüyoruz'


Eski tas eski hamam şeklinde mi devam edilecek?

Hükümetin orta vadeli programında kamu açıklarını önümüzdeki yıllarda tedricen azaltarak 2011'den itibaren tekrar faiz dışı kamu fazlası yaratmayı öngördüğünü hatırlatan Karamercan, şöyle devam etti: “Ancak mali cephede belirsizlikler oldukça fazla. Bu konuda şimdiden endişeler arttı. Bu bağlamda, IMF ile bir anlaşma olasılığını da gözardı etmememiz gerekir. Dolayısıyla anlaşmanın piyasalardaki beklenti etkisi azalmayabilir. Aslında, içinden çıkmaya çabaladığımız kriz, bizi bazı önemli konularda düşünmeye zorluyor. Acaba dünya, bu krizden ders alarak, ona ortam hazırlayan yoldan geri dönebilecek mi, yoksa çıkarlar zincirinin kırılan halkaları lehimle tamir edilip, yeniden kırılana kadar eski tas eski hamam şeklinde mi devam edilecek? Uluslararası ve ulusal piyasalardaki başıboş serbestlikle nereye varacağız? Keynes ekonomisinin denetleyip düzeltme mekanizmaları yeniden işletilebilecek mi? Bu krizden sonra dünya, ancak bir yenisi herşeyi silip süpürünce mi uyanıp kendine gelecek? Şimdilik, daha geçen yıl dillerden düşmeyen, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı söyleminin bile duyulmaz olmasına bakınca, bu sorulara iyimser cevaplar vermek güç görünüyor.”



14 yıl önce