Fethullah Gülen'in 17 Aralık darbe girişiminin ardından bir grup ilahiyatçının çözüm arayışına verdiği 'Ameliyat başladı, ilaç tedavisine dönülemez!' cevabını manşete taşıyan Yeni Şafak, cemaat yönetimini rahatsız etti. Cemaate ait gazete, TV kanalları ve internet siteleri haberi yalanlamaya çalıştı. Hakarete varan yayınlar üzerine Yeni Şafak, çözüm arayışının nasıl başladığını, kimlerin sürece dahil olduğunu ayrıntılarıyla açıklama kararı aldı.
Yeni Şafak, 7 Mayıs 2014 tarihli 'Ameliyat başlatmış' başlıklı manşetinde 17 Aralık darbe girişiminin ardından yaşananların İslami gruplara da zarar vermesinden endişe eden ilahiyatçıların çözüm için harekete geçtiğini ve cemaatin ileri gelenleriyle bir dizi görüşme yaptığını yazdı. Haberde temasa geçilen isimlerden sadece ilahiyatçı Prof. Suat Yıldırım ile işadamı Mustafa Kavurmacı'nın adı geçti. Sağduyu arayışına Fethullah Gülen'in 'Ameliyat başladı, ilaç tedavisine dönülmez' cevabı vermesi üzerine görüşmelerin kesildiği bilgisi aktarıldı.
17 Aralık sürecinde cemaat tabanından sır gibi saklanan önemli bir gelişmenin ortaya çıkarılması, cemaat yönetiminde paniğe neden oldu. Cemaat medyası haberi hakarete varan yayınlarla yalanlamaya çalıştı.
Yeni Şafak, cemaat medyasının yalanlamaya çalışmasının nedeni de deşifre etti. Sır gibi saklanan çözüm arayışının bizzat cemaat tarafından başlatıldığı anlaşıldı. Yeni Şafak'ın çözüm arayışına tanık olan güvenilir bir kaynaktan aldığı bilgilere göre süreç şöyle gelişti:
Fethullah Gülen'in sağ kolu olarak gösterilen Fatih Üniversitesi Rektörü Prof. Şerif Ali Tekalan, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez'i ziyaret ederek Başbakan Erdoğan'ın paralel yapıya yönelik söylemlerinden rahatsızlık duyulduğunu söyledi. Prof. Tekelan, özetle 'Bizler ilim adamı olarak bir şeyler yapmamız lazım' önerisinde bulundu.
Prof. Görmez ise, 'Benim söyleyecek bir şeyim yok. Karşı taraf da 'firavun' dedi. O zaman müdahil olmadıysak şimdi de devreye girmememiz lazım' ifadelerini kullandı. Gülen'i kastederek 'Hocanızın adım atması lazım. 'Beddua yanlış oldu' desin. 'Biz bir ahlak ve hizmet hareketiyiz. Devletin şebekelerinde işimiz olmaz. Bizi seven bürokratlar varsa devlete tabi olmuyorlarsa bizden değildir' desin' önerisinde bulundu.
Görmez'in bu sözleri üzerine Prof. Tekalan akil adamlar heyeti oluşturma teklifinde bulundu. Cemaat tarafından Zaman Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Mustafa Yeşil, bir dönem Kaynak Holding'in başında bulunan işadamı Mustafa Özcan ile Prof. Suat Yıldırım'ı önerdi. Görmez ise eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, Prof. Hayrettin Karaman, Prof. Mehmet Akif Aydın gibi ilahiyatçılar ile eski Kültür Bakanı İsmail Kahraman'ı tavsiye etti. Görüşmede Görmez ve Tekelan önerilen isimlerle akil adamlar heyeti oluşturulması konusunda anlaştı.
Görmez, mutabakatın ardından Ali Bardakoğlu, Tayyar Altıkulaç, İsmail Kahraman, İbrahim Kafi Dönmez, Hayrettin Karaman ile Suat Yıldırım ve Mustafa Özcan ile ayrı ayrı görüşmeler yaptı. Suat Yıldırım hariç, görüşülen isimler akil adamlar heyeti oluşturulmasına destek vereceklerini söyledi. Hayrettin Karaman'ın Görmez'e önce 'sonuç alınamayacağını söylediği, ısrar üzerine 'heyete katılacağını ama Hakk'ı ve hakikati dillendireceğini' söylediği öğrenildi.
Prof. Suat Yıldırım ise teklifin Fethullah Gülen'e sorulması gerektiğini belirterek önerinin değerlendirileceğini söyledi. Gülen'e öneriyi Fatih Üniversitesi Rektörü Prof. Tekalan iletti. Mesleği cerrahlık olan Tekalan, Pensilvanya'nın öneriye olumsuz baktığını 'Ameliyat başladı, ilaç tedavisine dönülemez!' mesajıyla Prof. Bardakoğlu'na aktardı. Gülen'in öneriye olumsuz bakması girişimi başlamadan bitirdi.
Zaman gazetesi haberin 'iftira' olduğunu savundu, 'Ameliyat başladı, ilaç tedavisine dönülmez' sözünün Hocaefendi'ye değil Başbakan'a ait olduğunu ileri sürdü. Prof. Suat Yıldırım'ın 'Böyle bir olay hiç yaşanmadı. Haber tamamen mizansen' sözleriyle Yeni Şafak'ın manşetini yalanlamaya çalıştı. Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil'in ise cemaat medyasının hakaretlerle yalanlamaya çalıştığı haber için 'Böyle bir görüşmenin olduğunu sanmıyorum' diyerek gelişmeyi kesin bir dille reddetmemesi ise dikkat çekti.
Cemaate yakın internet siteleri ile televizyon kanalları da haberi yalanlamak için 'özel' yayın yaptı. Samanyolu Haber önceki gün canlı yayında bağlandığı Prof. Suat Yıldırım'ın açıklamalarıyla haberin doğru olmadığını ispat etmeye çalıştı. Yıldırım, '11 yıldan beri Amerika'ya gitmiş değilim. Zaten Amerika bana vize de vermiyor' derken, 'utanmazlar' diyerek gazetemize hakaret etti. Yıldırım'ın sözleri ekrana 'Havuz medyasının yalan haberi' şeklinde yansıtıldı.