'Yeni Türkiye'nin Açılan Kilidi: Çözüm Süreci Çalıştayı' geniş bir katılımla Diyarbakır'da başladı. Çözüm sürecinin başından itibaren içerisinde bulunan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, sürecin olgunlaştığını ve çözüme en yakın noktada olduklarını söyledi.
Atalay, 'Hükümet olarak Türkiye'de büyük bir dönüşümü sağlama mücadelesi veriyoruz. Bu süreç içerisinde terörün, şiddetin kullandığı tüm zeminleri yok etme çabası gösterdik. Siyasetin önünü daha da açmak için uzun çaba gösterdik. Başbakanımızın 2005 yılında Diyarbakır'da yaptığı konuşma dönüm konuşmasıdır. Demokratik açılım süreci 2008 de başlayan bir köşe taşıdır. Bunlar olmasaydı bugünkü çözüm sürecini konuşamazdık' dedi.
Son 1,5 yılda en önemli aktörün toplum olduğunu ifade eden Atalay, 'Toplumu bu sürecin içerisinde tuttuk, tutmaya da devam edeceğiz. Bu süreç şeffaf oluyor ve olacak. Toplum destekli gittiğinde sürecin daha iyi yürüdüğünü görüyoruz. Türkiye'nin her kesiminden özellikle bu bölgeden sürece ne kadar büyük destek olduğunu biliyoruz' diye konuştu.
Son dönemdeki gelişmelere dikkati çekerek, çalışmalarını sabote edici, provoke edici pek çok gelişme yaşandığını vurgulayan Atalay, yeni bir yol haritası üzerinde çalıştıklarını belirtti. Atalay, yeni yol haritasının, tarihi, somut ve sonuca götürücü olacağını, eğer yol haritası gerektiyorsa yasal düzenlemeler de yapılacağını, meclise de gidileceğini bildirdi.
Atalay, şöyle devam etti: 'Sürece yeni bir ivme kazandırma çalışması içindeyiz. Özellikle 30 Mart seçimi arafesinde seçime yoğunlaştık ama seçimden sonra sürece hükümet olarak yoğunlaşmamız arttı. Başbakanımızın başkanlığında çok geniş katılımlı uzun süren bir değerlendirme yaptık. O değerlendirme sonunda yeniden geldiğimiz safhadan itibaren daha somut, daha zamanlı, periyodu belli atılacak adımları belli, bir yol haritası üzerinde çalışma kararı çıktı. Şimdi biz bu çalışmayı yapıyoruz.'
'Toplum artık terörle, şiddetle varılacak bir yerin olmadığını görüyor' diyen Atalay, şunları dile getirdi: 'Umutluyuz, kararlıyız, bu süreç, olgunlaşmıştır artık. Çözüme en yakınız, Allah'ın izniyle başaracağız. İnsanımız için, tarihimize ve geleceğimize karşı çözmek sorumluluğumuz var. Bu somutlukta siyasete güven, eve dönüşler, hayata dönüşler, siyasete tekrar dönüş, hepsi var. Farklı Türkiye var. Büyük demokrat güçlü Türkiye için hepimiz buna katkı verelim.'
Öfkeyle, ideolojik kalıpla bu işin çözülmeyeceğini vurgulayan Bakan Atalay, 'Kimse istiyor diye demokratik adım atılmıyor, yürekten inanıyoruz, daha alınacak çok mesafe var' dedi. Atalay, yol haritasıyla ilgili, 'siyasete dönüş' açıklamasına da 'Siyaset her şeyin çözüm yeridir. Şiddetle değil siyasetle sorunları çözelim. Hak arama yeri siyaset olsun, dediğimiz bu' sözleriyle açıklık getirdi. Atalay, somut adımlara ilişkin sorulara ise, 'zaman dar çıkmam lazım, temkinli davranmamız lazım' cevabını verdi.
Bakanlar Ala ve Eker, çocukları kaçırılan ailelerin ardından Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak'ı ziyaret ettiler.
Sorunun sadece Türkleri ve Kürtleri ilgilendirmediğini belirten Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, 'Türkiye, bütün Ortadoğu'yu da çok yakından ilgilendiriyor. Bir sorunu çözdüğümüzde bütün Ortadoğu barışla buluşur. Bu 100 yıllık bir sorun ve ne kadar geniş bir arka plan varsa çözümleri de bunların bu kadar derinlikli ve geniş bir yelpazeye dayanmak zorundadır' dedi. Eker, son dönemde çocuk kaçırma, yol kesme gibi olayların sürece zarar verdiğini belirterek, 'Biz 'dağdakiler de insinler ovada siyaset yapsınlar' diyoruz ama bu ortamda 15 yaşındaki kız çocuklarını dağa kaçırmak, dağa götürmek bununla çelişki içerisindedir. Süreci bir manada zehirleme, sürece zarar verme teşebbüsüdür maalesef. Halk bunu ibretle izliyor' diye konuştu.
İçişleri Bakanı Efkan Ala, 'Sistemi dönüştürürken toplumu devreye soktuk. Gördük ki Türkiye'nin kuzeyinde, güneyinde, doğusunda, batısında, akil adamlar programı uygulanınca farkına vardık ki vicdanlar aynı dilden konuşuyor. Sonra meseleyi ileriye götürünce biraz daha geliştirince anneler devreye girdi' dedi. Ala, bir irade ortaya koyduklarını dile getirerek, 'Bu sorunu biz çözeceğiz. Biz çözünce birbirimizin hakkına, hukukuna riayet ederek çözeriz.
Bu meseleyi birlikte çözersek birbirimizi büyüterek çözeriz. Zihnimizin arka planında başka hesaplar yaparak çözmeyiz. Biz bu meseleyi bu millete yakışır, tarihine yakışır bir şekilde çözeriz diyorum' diye konuştu.
Eski Türkiye sisteminin sorundan beslendiğine dikkati çeken Ala, 'Türkiye, görüşme ve değerlendirmelerini yine yapıyordu ama başkalarının, başka ülkelerin aracılığıyla. AK Parti hükümetleri, son 2 yılda bunu da devreden çıkardı. Bu devreden çıkınca, büyük bir taarruz başladı içeriden de. Ama biz ne yapacağımıza odaklandık' dedi.
Beşir Atalay, terör örgütünce çocukları kaçırılan annelerin oturma eylemine ilişkin, 'Anneler olayıyla ilgili BDP, HDP ve siyaset kesiminin uslübunu, bakışını ve değerlendirmelerini de dikkatinize sunuyorum. Hiç dikkatten kaçırılamaz bu. Yani çözüm süreci yürütenler samimiyet sınavından geçiyor. Bunlar çok önemlidir. Bu doğrusu şaşkına çevirdi, ezberler bozuldu. Kendi içlerinden anneler diyor ki 'çocuklarımıza sahip çıkacağız, çocuklar bizim'. Bu bir devrim' dedi. Atalay, annelerin oturma eylemini gecikmiş bir anne feryadı olarak gördüğünü ifade ederek, çözüm sürecini yürüten siyasilerin bunları söyleyemeyeceğini belirtti.
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Yenişehir Belediyesi'nin yeni hizmet binasının temel atma töreninde, kaçırılan çocuklar sorununun çözümü için ellerinden geleni yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini belirtti. Diyarbakır'daki 'Yeni Türkiye'nin Açılan Kilidi: Çözüm Süreci Çalıştayı'nı da değerlendiren Demirtaş, 'Gecikmiş olsa da yol haritası hazırlığı girişimi önemlidir. Çünkü çözüm sürecinin somut ayaklarına kavuşmasına acil ihtiyaç vardı' dedi.
