Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı''nın talimatı doğrultusunda dün sabah saatlerinde Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı''na (TİB) baskın yapıldı. 2012 yılından önceki kayıtların önce kopyalanıp daha sonra silindiği, TİB arşivinin uydu aracığıyla başka ülke veya ülkelere aktarıldığı iddialarından hareketle başlatılan ''casusluk'' soruşturması kapsamındaki operasyon, Ankara Emniyeti terörle mücadele ekiplerince gerçekleştirildi.
TİB''deki tüm bilgisayarların bağlı olduğu sunuculara el konulurken, bu sunuculara bağlı tüm bilgisayar harddiskleri ekiplerce götürüldü. Bilişim suçlarıyla mücadele ekiplerinin de destek verdiği operasyonda el konulan cihazlar uzman ekiplerce incelenecek. Ayrıca kurumda detaylı bir incelemeye girişen polis, paralel yapının çanak antenler dışında bilgi aktarımı için kullandığı fiberoptik kabloların hangi ülkelerde sinyal verdiğini tespit etmeye çalışıyor. GSM şebekelerine bağlı hatların da dahil olduğu sistemde, yasadışı dinleme kayıtlarının yurtdışına aktarıldığı kablonun ''uluslararası dolaşıma çıktıktan sonra hangi ülkenin santralinde son bulduğu'' araştırılıyor.
Başbakanlık Teftiş Kurulu (BTK) müfettişlerinin hazırladığı rapor doğrultusunda dinleme kayıtlarının akıbetini araştıran Başsavcılık, TİB''deki kayıtların önce çalındığı sonra da silindiği yönündeki istihbarat üzerine harekete geçti. Savcılığın 2012 yılı öncesi dinleme kayıtlarının log''larını (iz) çalan ve silen kişileri ortaya çıkarmak için operasyon talimatı verdiği öğrenildi.
BTK, TİB binasında bulunan 3 adet internet haberleşme antenlerinden birinin yabancı uyduya dönük olduğunu ve bu antenden yüklü miktarda veri transferi yapıldığını ortaya çıkarmıştı. Bunun üzerine üç uydu anteni de devre dışı bırakılmıştı. BTK raporu doğrultusunda çalınan ve daha sonra da silinen bilgilerin yurtdışına gönderilmesi ihtimalini araştıran savcılık bu doğrultuda bu casusluğu kimlerin yaptığını ortaya çıkarmak için yoğun bir çalışma yürütüyor. Son operasyona benzer incelemelerin önümüzdeki günlerde de devam etmesi bekleniyor.
TİB''de 2012 öncesine ait tüm dinleme kayıtlarının sunucular üzerinden önce alınmasına sonra da geri dönüştürülmeyecek şekilde silinmesine rağmen yazılı mahkeme kararları ise paralel yapı elemanlarınca silinmeden önce kurtarıldı. Mahkemelerden alınan dinleme kararları, yapılan TİB teftişinde ele geçirilerek güvence altına alındı. Mahkemelerden alınan bu kararlar doğrultusunda incelemeyi derinleştiren müfettişler 2012 yılı öncesi birçok kişinin hem de yargıda delil oluşturacak şekilde dinlendiği ve bunların yabancı ülke veya ülkelere servis edildiğini tespit etmişti.
TİB''de insanların isimlerini ve telefon numaralarını belirtmeye gerek duymadan ''IMEI'' (Uluslararası Mobil Cihaz Kodu) numaraları üzerinden dinleme kararları alındığını Yeni Şafak daha önce belgeleriyle birçok kez ortaya koymuştu. Mahkeme kararıyla ve adli dinleme kapsamına yapılan bu uygulamayla siyasetten sanat dünyasına, medyadan bürokrasiye ve işadamlarına kadar çok geniş yelpazede geniş kitlelerin iletişimlerinin kayıt altına alındığı belirlenmişti.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, TİB''deki incelemeye ilişkin, ''Türkiye''de adeta herkesi ''dinleniyoruz'' noktasına taşıyanların yargıda mutlaka hesap vermesi lazım'' dedi. İstanbul''da Faziletliler Kulübü''nün açılış törenine katılan Işık, burada yaptığı açıklamada, sahte isimlerle, hiçbir şekilde terörle, uyuşturucuyla alakası olmayacağı düşünülen insanların farklı gerekçelerle dinlenmesinin çok vahim bir durum olduğunu söyledi. Bu durumun Türkiye''ye yakışmadığını belirten Işık, ''Ama buna cesaret edecek kadar pervasızlaşmış bir yapı var. Bu paralel yapıyla mücadelenin ne kadar önemli olduğunu anlamayanlar, eminim bu dinleme kayıtları, hiç birbiriyle alakalı olmayan insanı aynı terör örgütünün üyesiymiş gibi sahte isimlerle dinlemek pervasızlığını gösteren bir yapının eminim farkına varırlar. Bu Türkiye açısından derhal aydınlığa kavuşturulması, ortaya çıkartılması gereken çok ama çok önemli bir durum'' diye konuştu. İSTANBUL
