|

Ceylanoğlu Sincan Cezaevi'nde

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü 28 Şubat soruşturması kapsamında tutuklanan 2 emekli asker cezaevine gönderildi.

Cihan
00:00 - 28/02/2013 Perşembe
Güncelleme: 08:09 - 28/02/2013 Perşembe
Yeni Şafak
Ceylanoğlu Sincan Cezaevi'nde
Ceylanoğlu Sincan Cezaevi'nde

Nöbetçi Hakimlik tarafından sorgulanan 5 emekli askerden, tutuklanmasına karar verilen eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Erdal Ceylanoğlu ve emekli Tümgeneral Yücel Özsır, emniyete ait bir minibüsle Sincan Cezaevi'ne gönderildi.

Adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verilen eski Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Aslan Güner, emekli Tümgeneral Mehmet Başpınar ile muvazzaf Albay Mehmet Cumhur Yatıkkaya ise işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeden ayrıldı.

CEYLANOĞLU'NA TANKLARIN YÜRÜTÜLMESİ SORULDU

Emekli Orgeneral Ceylanoğlu'nun avukatı Erol Aras gazetecilere yaptığı açıklamada, Ceylanoğlu'na 4 Şubat 1997 tarihindeki tankların yürütülmesinin sorulduğunu, 28 Şubat ile ilgili başka herhangi bir somut suçlama yöneltilmediğini söyledi.

Mahkemeye sevk edilen 5 kişiden 2'sinin tutuklandığını, 3'ünün adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını dile getiren avukat Aras, adli kontrol şartının ise haftada bir gün imza verilmesi şeklinde uygulanacağını söyledi. Aras, Ceylanoğlu'nun tutukluluğuna itiraz edeceklerini de ifade etti.

Müvekkillerinden emekli Orgeneral Aslan Güner'in serbest bırakıldığını belirten Aras, açıklamarını şöyle sürdürdü; ''Ceylanoğlu'nun bu tarihte izinli olmasına ve Genelkurmay'dan gelen yazıda, kendisinin 30 Ocak ya da 1 ve 2 Şubat'ta görevde bulunduğu, emrin verildiği 3 Şubat'ta izinli olduğu, ertesi gün 1,5'ta geldiği çok net ortada olmasına rağmen yapılan sorgunun sonunda tutuklanmasına karar verildi. Tabii bu 15 senedir toplumun sürekli beynine kazınan 'Tanklar yürüdü, darbeye teşebbüs için yürüdü' propagandasının etkili olduğunu şundan anladık, sorguda sadece 15'ten fazla gazetenin manşeti gösterildi. O tarihteki gazete manşetlerinden başka bir şey söylenmedi. Emri veren kişilerin isimleri ve soyisimleri çok net belliydi. O günkü ceride defteri olarak gelen belgede izinli olduğu belliydi. Tutuklanma ihtimalini çok uzak görüyorduk. En azından adli kontrol olmasını bekliyorduk.''

Bir gazetecinin emri kimin verdiği ile ilgili sorusunu ise Aras, ''İsim vermek doğru olmaz ama o dönemin Genelkurmay Başkanı ve EDOK Komutanı vermiştir'' diye yanıtladı.

11 yıl önce