Yeni Şafak Gazetesi'nin 05.09.2007 tarihli sayısında yayınlanan “Zayıflama Değil Cinayet İlacı” haberi ve alt başlığında “Öldüren İlaçta Rüşvet Kokusu” başlıklı haberlerde asılsız iddialara yer verilmiştir. Gerçeğe aykırı bu iddiaların düzeltilmesi ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından konuyla ilgili Bakanlığımızın görüşlerini dikkatinize sunuyor, çalışmalarınızda başarılar diliyoruz.
“Bilindiği üzere, 5179 sayılı kanun gereği gıda takviyelerinin de aralarında bulunduğu gıda maddelerinin yurtiçi, ithalat ve ihracat aşamalarındaki gıda güvenliği ve kalitesine yönelik izin, tescil ve denetim hizmetleri Bakanlığımızca yürütülmektedir. Gıda takviyelerinin Kontrol Belgesi onay işlemleri sadece İstanbul, Ankara ve İzmir İl Müdürlüklerinde gerçekleşmektedir.
Gazete haberinizde, 'Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü'nde görevli Nihat P'nin ilacın girişi için çıkartılan belgeyi onayladığı sırada ithalatçı firmadan 2 milyon dolar rüşvet aldığı ileri sürüldü' denilmektedir.
Söz konusu Genel Müdürlükte bu isimle çalışan bir personelimiz bulunmamaktadır. Ancak Bakanlığımız Müsteşar Yardımcısı Dr. Nihat Pakdil isim olarak benzemekle birlikte kendisinin, yetki devri sebebiyle bahse konu kontrol belgesinin onay işlemiyle ilgili herhangi bir görevi bulunmamaktadır.
Müsteşar Yardımcısı Dr. Nihat Pakdil, Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü'ne vekâlet ettiği dönemde, Lida isimli ürün ile ilgili Bakanlık içi ve dışındaki ilgili kurum ve kuruluşlara tedbir almalarını sağlamak amacıyla çeşitli resmi yazılar yazmıştır. Sayın Pakdil, söz konusu yazılar dışında herhangi bir işlem, onama veya uygulamanın içinde bulunmamıştır.
Haberde iddia edildiği gibi, 900 bin kutu Lida isimli ürünün yurda girdiği de doğru değildir. 900 bin kutu ürün Kontrol Belgesi onay aşamasındaki miktarı belirtmekte olup fiili ithalat miktarı 96 bin kutudur. Bu miktarın da 46 bin kutusuna yürütülen soruşturma nedeniyle Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı tarafından el konulmuştur.
Ayrıca, İstanbul Tarım İl Müdürlüğü Koruma Kontrol Müdürü tarafından sahte evrakla kontrol belgesinin onaylandığı şeklindeki iddia da doğru değildir. Evrakın sahte olduğuna dair delil ya da delillerin ortaya konulması durumunda belgenin onay süreciyle ilgili değerlendirme yeniden yapılabilecektir...
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği
