Kasapyan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllardır İstanbul Mücevher Fuarı'na katıldıklarını, her fuarda olabilecek bir soygunun kendi başlarına geldiğini söyledi.
Fuarda güvenlik öneminin yetersiz olduğunu ileri süren Kasapyan, güvenlik güçlerinin hırsızlık olayıyla ilgili titiz bir çalışma yürüttüğünü kaydetti.
Kasapyan, şöyle devam etti:
'Hırsızların İstanbul'dan Dubai'ye uçtuklarını öğrendik. Kendi imkanlarımızla o kişilerin Dubai'ye giriş yapmadıklarını, transit olarak Manila'ya geçtikleri bilgisini aldık. Şu anda uluslararası arenada bu insanlar aranıyor. Manila uçağında oldukları ve uçağın iner inmez aranacağı bilgisi bize ulaştı. Zanlıların 7 kişi olduğunu tespit ettik. Şüphelilerin EK 334 Manila uçağında olduğunu biliyoruz. 3 saat sonra uçağın ineceği bilgisini aldık. Bu konuda vaktimiz çok kısıtlı ve maksimum yardıma ihtiyacımız var.'
Çalınan mücevherin çok özel bir gerdanlık olduğunu ve 9 parça zümrütten oluştuğunu anlatan Kasapyan, gerdanlığın üzerindeki zümrütlerin toplam ağırlığının 125 karat olduğunu söyledi. Ürünün aynı zamanda 100 karat civarında da pırlantası olduğunu ifade eden Kasapyan, yaklaşık 1 milyon dolar değerindeki gerdanlığın imalatının 8 ay sürdüğünü ve yapımında 3 ustayla çalışıldığını kaydetti.
Kasapyan, yaşanan hırsızlık anını ise şöyle anlattı:
'Ortalıktaki dağınıklığı toparlamaya çalışırlarken, fuarın ilk gününde de geldiğini öğrendiğimiz bir kişi, standa yaklaşıp ve ısrarla broşür, katalog ve baskı örnekleri istedi. Biz de kendisine tek parça çalıştığımız için böyle bir broşürün olmadığını söyledik. Israrla istemeye devam etti. Devamında kapıdaki iki arkadaşımız, beraber olduğunu bildiğimiz 2 bayan tarafından başka bir tarafa doğru yöneltilip, kapıdan uzaklaştırıldı. Arkaları döndürüldükten sonra gözetleyen iki kişiyle beraber yani 7'inci kişi olduğunu söylediğimiz uzun boylu, genç bir bey, standın içine girip, çok sessiz bir şekilde ve vitrindeki kapağı açarak içindeki gerdanlığı alıp gidiyor.'
