|

Türkiye, saldırı altında değil

Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Marc Pierini, “Unutmayın ki Türkiye bir saldırı altında değil. Sadece Türkiye'deki gelişmeler Avrupa halkı ve siyasetçileri tarafından yeterince bilinmiyor” dedi.

Aa
00:00 - 29/03/2007 Perşembe
Güncelleme: 08:59 - 29/03/2007 Perşembe
Yeni Şafak
Türkiye, saldırı altında değil
Türkiye, saldırı altında değil

Okan Üniversitesi ve Dünya Gazetesi işbirliğiyle İTO Cemile Sultan Tesislerinde düzenlenen “ AB ve Türkiye” konulu sohbet toplantısında konuşan Pierini, Türkiye ve AB ilişkilerinin mevcut durumu hakkında bilgiler verdi.

Türkiye ile AB arasında müzakerelerin yoğun bir şekilde devam ettiğini ifade eden Pierini, “Basında müzakerelerin bazı başlıklarda donduğu söylense de müzakere süreci devam ediyor. Mesela bugün işletme ve sanayi politikaları konusunda yeni bir başlık açılacak. Önümüzdeki aylar içerisinde de 2-3 başlığın daha müzakereye açılması bekleniyor” dedi.

Türkiye-AB ilişkilerinde sadece müzakerenin söz konusu olmadığını belirten Pierini, en büyük yardım programını Türkiye ile yürüttüklerini dile getirdi.

Pierini, eğitim, sağlık, kültür, çocuk işçiliği, polis-jandarma, insan hakları, ifade özgürlüğü gibi alanlarda yardım programı kapsamında çalışmalar yapıldığını belirterek, hibelerin 500 milyon Avro'ya ulaştığını bildirdi.

“Twining (eşleştirme) projesi kapsamında AB üyesi ülkelerin idari makamları ile Türkiye'deki idari makamlar birlikte çalışıyor” diyen Pierini, Türk polisinin Alman ve İspanyol polisi ile İngiliz Sayıştay kurumunun, Türk Sayıştay'ı ile Slovakya'dan gelen medikal uzmanların, Türk medikal uzmanlarla birlikte çalıştığını kaydetti.

“TÜRKİYE PEK ÇOK REFORM GERÇEKLEŞTİRİYOR”

Pierini “Türkiye, hem ekonomik, hem sosyal bakımdan AB'ye hazırlanıyor.

Türkiye hem kendisi için, hem de AB katılımına yönelik pek çok reform gerçekleştiriyor” dedi.

Türkiye'nin çok hızlı bir şekilde büyüdüğünü belirten Pierini, “Ancak Türkiye'nin hedefe ulaşmasına daha çok mesafe var. Özellikle siyasi anlamda mesafe var. İfade özgürlüğü konusu AB'nin duyarlı olduğu konulardan biri” diye konuştu.

Pierini, tüm bu gelişmelere rağmen Avrupalılara yarının Türkiye'sinin nasıl olacağını anlatmanın hiç kolay olmadığını ifade ederek, şunları kaydetti:

“Türkiye'nin AB'deki imajı, hala dünün Türkiye'si. Türkiye'nin önemi, AB vatandaşları tarafından çok iyi anlaşılamıyor. AB içinde şöyle bir korku söz konusu; Türkiye AB'ye girerse Türkiye'den AB'ye büyük bir göç dalgası yaşanacak. Oysa komisyonun raporuna göre 2010-2030 yılları arasında AB'de 20 milyon işçi eksiği olacak. AB'nin nüfusu giderek azalıyor, doğum oranı düşüyor. AB'nin göçe ihtiyacı var. Bununla birlikte araştırmalara göre, Türkiye AB'ye girerse göç daha az olacak. Ancak Türkiye AB'ye girmediği takdirde göç daha fazla olacak.”

Zaman zaman “Türkiye'nin AB içinde yeri yok” gibi siyasi açıklamalar yapıldığını vurgulayan Pierini, “Bunlar, insanların moralini etkiliyor. Sonuç olarak AB Konseyi tarafından oy birliğiyle bir karar alındı. Bu sürecin tersine çevrilmesi gibi bir endişenin yaşanması gereksiz” diye konuştu.

AB ile önemli gelişmeler kaydedilmesine rağmen AB içinde bir karamsarlık ve hayal kırıklığı olduğunu belirten Pierini, AB'nin, üye ülke yönetimleri tarafından günah keçisi gibi gösterilmesini eleştirdi.

Pierini, olumlu karşılanan uygulamaların, AB üyesi ülkelerin hükümetlerince kendi başarıları olarak kabul edildiğini, olumsuz karşılanan uygulamaların ise Brüksel kararı olarak halka sunulduğunu söyledi.

Pierini, AB'deki hayal kırıklığının bir diğer sebebinin de iki genişleme süreci yaşayan AB'de bu sürecin halka tam olarak anlatılamaması olduğunu dile getirdi.

Bu süreçte Türkiye'nin neler yapması gerektiğine değinen Pierini, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan'ın açıkladığı yol haritasının 2013'e kadar olan dönemi kapsadığını, AB üyeliği konusunda aynı doğrultuda net hedeflere ilerlenmesi gerektiğini söyledi.

Pierini, reform sürecine siyasi konular dahil, devam edilmesi gerektiğini vurguladı.

“BİLGİLENDİRME KAMPANYASI GEREKLİ”

Türkiye ve AB üyesi ülkelerin vatandaşlarının karşılıklı bilgilendirilmesinin önemine işaret eden Pierini, “AB ve Türkiye içinde halka yönelik bir bilgilendirme kampanyası yapılması gerekiyor. Sadece hükümetlerin değil, her iki taraftan sanatçı, akademisyen gibi çevrelerin bir araya getirilmesi gerekiyor. Aksi takdirde AB, referandumda 100 bin oyla 'hayır' der ve bütün çabalar boşa gider” diye konuştu.

Pierini, Türkiye'nin AB halkları ile bir araya gelerek kendisini anlatması ve karşılıklı algılama farklılıklarının giderilmesi gerektiğini belirtti.

Marc Pierini, “Unutmayın ki Türkiye bir saldırı altında değil. Sadece Türkiye'deki gelişmeler, Avrupa halkı ve siyasetçileri tarafından yeterince bilinmiyor” dedi.

Toplantıya, Okan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sadık Kırbaş, Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Osman Arolat, İktisadi Kalkınma Vakfı Başkanı Davut Ökütçü ve İMKB Başkanı Osman Birsen'in yanı sıra çok sayıda akademisyen katıldı.

17 yıl önce