|

Umutlardan 7 milyar dolarlık haksız kazanç

Mültecilerin yasadışı yollarlarla çıktıkları umuda yolculukları ölümle noktalanırken bu dramlardan, uluslararası mafya ile terör örgütleri yılda 7 milyar dolar kazanıyor.

Evin Göktaş
00:00 - 13/12/2007 Perşembe
Güncelleme: 02:07 - 13/12/2007 Perşembe
Yeni Şafak
Umutlardan 7 milyar dolarlık haksız kazanç
Umutlardan 7 milyar dolarlık haksız kazanç

İzmir'in Seferihisar İlçesi'nde meydana gelen faciada yaklaşık 90 kişinin bulunduğu mülteci teknesinin batması uluslararası insan kaçaçılığı konusunu bir kere daha gündeme getirdi. İçişleri Bakanlığı'nın sınır ve sahillerin güvenliğinin sağlanması için AB ile başlattığı ve 2008 yılında hayata geçirmeyi planladığı "Entegre Sınır Yönetimi Projesi" ile yapılandırılacak sınır muhafızlığı birimiyle yasadışı terör örgütleri ve mafyanın, umutlarını sömürdüğü insanların sırtından yılda 7 milyar dolar kar elde etmesi önlenmiş olacak.

Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı verilerine göre, yasadışı göçü organize eden terör örgütleri ve mafya yılda yaklaşık 7 milyar dolar kar elde ediyor. Militanlarını ülke dışına kaçıran örgütler, 1980'den itibaren aynı rota üzerinden göçmenleri de kaçırmaya başladı. Bu rota aynı zamanda uyuşturucu kaçakçılığı için de kullanılıyor. Göçmen ya da insan kaçakçılığı, mafyanın uyuşturucu ve silah kaçakçılığından sonraki en önemli gelir kaynağı olarak gösteriliyor.

ROTAYI DEĞİŞTİRDİLER

Verilere göre, 1995'te 11 bin 362, 1999'da 50 bin, 2000'de 94 bin 514 kaçak göçmen yakalandı. 2001-2004 yılları arasında ise 163 ülkeden 292 bin 637 göçmen sınır dışı edildi. Emniyet, 2000'den sonra özellikle organizatörleri hedef alan operasyonlar gerçekleştirmeye başladı. Afrika ülkeleri ve Doğu Asya'dan gelen göçmen yüklü gemiler, bu tarihten sonra rota değiştirerek Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Yunanistan ve İtalya'ya yönelmeye başladı. Güzergahlar, İran, Kafkasya, Ukrayna ile Irak, Suriye ve Lübnan'a kaydı. Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın operasyonları sonucu, 1998-2003 yılları arasında 4 bin 384 organizatör yakalanarak yargı önüne çıkarıldı. Türkiye üzerinden geçen 15 yasadışı göç yolundan 12 tanesinin güvenlik güçleri tarafından kullanılamaz hale getirilmesi ise, AB 2003 İlerleme Raporu'nda "ciddi azalma ve rotalarında sapmalar oldu" şeklinde yansıdı.


Kaçakçılığa sınır muhafızlı çözüm

Göçmen kaçakçılığıyla mücadelede kararlı olan İçişleri Bakanlığı, KOM Dairesi bünyesinde "Göçmen Kaçakçılığı Çalışma Grubu" oluşturdu. İstanbul Mali Şube Müdürlüğü bünyesinde "Göçmen ve İnsan Kaçakçılığı Büro Amirliği" kuruldu. Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde "Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticareti ile Mücadele Timi" oluşturularak sınır bölgelerinden yapılan girişler mercek altına alındı. MİT'te de bu konuda görevli bir birim bulunuyor. Sınır ve sahillerin güvenliğinin sağlanması için AB ile birlikte başlatılan "Entegre Sınır Yönetimi Projesi" için de düğmeye basıldı. 2008 yılından itibaren hayata geçirilecek projeyle öncelikle bakanlık bünyesinde 'Sınır Emniyet Genel Müdürlüğü' adı altında yeni bir birim oluşturulması planlanıyor. Sınır muhafızları, Emniyet, Jandarma, Kara Kuvvetleri ve Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın sınır birliklerinin birleştirilmesiyle kurulacak. Sayıları 50 ile 100 bin arasında değişecek muhafızlar, yarı-askeri niteliğe haiz, bakanlığa, olağanüstü durumlarda ise TSK'ya bağlanacak.


Bir hayalin bedeli 2 ile 15 bin dolar arasında

Yürürlüğe giren yeni TCK'nın 79. maddesiyle insan kaçakçılığı yaptığı tespit edilen kişiler hakkında 3 yıldan 8 yıla kadar hapis ve 10 bin güne kadar adlî para cezası uygulanıyor. Daha çok Afganistan, Bangladeş, İran, Filistin, Pakistan, Irak ve Afrika ülkelerinden mülteciler 2 ile 15 bin dolar arasında meblağlar ödeyerek yaşamak istedikleri ülkelere kaçak yollarla girmeyi umut ediyor. Umut tacirlerine ise, "Avrupa (karayolu ile) 2,5-5 bin dolar, Avrupa (denizyolu ile) 4-6 bin, İngiltere 8-10 bin, ABD'ye 15-20 bin, Kanada'ya 10-15 bin ve Avustralya'ya 12-15 bin dolar" gibi meblağlar ödeniyor. Birçok mültecinin ve yasadışı göçmenin uyruğuna tabi olduğu ülkenin ülkemizde diplomatik temsilciliğinin bulunmaması nedeniyle sınır dışı işlemleri, Maliye Bakanlığı tarafından İçişleri Bakanlığı bütçesinden karşılanıyor.


16 yıl önce