|

Yetkililer de susma hakkını kullanıyor

Hrant Dink cinayetinin ardından saat başı basın toplantısı düzenleyen yetkililer, tetikçi ve azmettirenin yakalanmasından sonra susarken, çete bağlantılarının 'muhbir'de takılması dikkat çekiyor

İstihbarat Servisi
00:00 - 31/01/2007 Çarşamba
Güncelleme: 01:08 - 31/01/2007 Çarşamba
Yeni Şafak
Yetkililer de susma hakkını kullanıyor
Yetkililer de susma hakkını kullanıyor

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesinin üzerinden 13 gün geçti. Olayın hemen ardından görevlendirilen İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek İstanbul'a gelirken, Vali Muammer Güler de Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ile birlikte sık sık basın toplantısı düzenleyerek, gelişmeler hakkında basına bilgi verdi. Aynı saatlerde, Trabzon Valisi Hüseyin Yavuzdemir ile Emniyet Müdürü Reşat Altay da gelişmeleri gazetecilerle paylaştı. Katil zanlısı Ogün Samast olaydan 32 saat sonra yakalanırken, verdiği bilgiler doğrultusunda Yasin Hayal "azmettirici" iddiasıyla gözaltına alındı. Gruba 'abi'lik yaptığı ileri sürülen Erhan Tuncel de gözaltına alınarak İstanbul'a getirildi. Bu aşamaya kadar emniyet birimlerinin sık sık yaptığı açıklamalar ve bilgilendirmeler, 22 Ocak'ta Cerrah'ın, "Örgüt bağlantısı yok. Zanlı, milliyetçi duygularla suç işlemiş" açıklaması ve ardından Vali Güler'den gelen, "Konu, örgütlü suçlar kapsamında değerlendiriliyor" yalanlamasıyla noktalandı. Olayın ardından tetikçi Samast ve azmettirici iddiasıyla yakalanan Yasin Hayal ile 'abi' Erhan Tuncel, arkadaşları Ahmet İskender, Ersin Yolcu, Zeynel Abidin Yavuz "silahlı çete" suçlamasıyla tutuklandı. Ancak “çete" suçlamasıyla tutuklamalar yapılırken, çete bağlantılarının üzerine gidilmediği iddialarına herhangi bir açıklama gelmedi.


DİNK VURULACAK İHBARI

Bu arada tutuklanana kadar "susma hakkını" kullanan Erhan T.'nin, eski Trabzon Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek tarafından "muhbir" olarak kullanıldığı ve 19 Şubat 2006'da Akyürek'e, "Yasin Hayal veya azmettireceği kişilerden biri Dink'e suikast düzenleyebilir" bilgisini verdiği öne sürüldü.


İSTANBUL'DA NE YAPILDI

İddialara göre, bu bilgi İstanbul Emniyet'ine de ulaştırıldı ve İstanbul'da bir bağlantı adresi verildi. İstanbul Emniyeti, adreste kimsenin bulunmadığı gerekçesiyle ihbarla ilgili bir adım atmadı. Erhan T'nin, Ramazan Akyürek'ten sonra da aynı konuda Trabzon Emniyeti'ne iki kez daha ihbarda bulunduğu, ancak bu bilgilere itibar edilmediği öğrenildi. Erhan T, bu bilgileri, Dink cinayetinden sonra gözaltına alındığında İstanbul Emniyeti'nde de hatırlattı. İddialara göre, savcının da bulunduğu ortamda "muhbir" olarak konuşan Erhan T'nin bu ifadeleri, resmi sorgulama olarak kayda geçmedi. Erhan T'nin tutuklanmasına rağmen "susma hakkını" kullanmasının arkasında da bunun yattığı öne sürüldü.


ÇETE KENDİSİNİ SAKLIYOR

Son üç gündür manşetleride dile getirilen bu iddialara yetkililerin cevap vermemesi, çetenin kendini saklamasına neden oluyor. Cevapsız kalan sorular, Şemdinli olayından sonra "derin devlet" tartışmalarını da yeniden Türkiye'nin gündemine taşıdı. İddialar üzerine İçişleri Bakanlığı'nın da İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne iki müfettiş gönderdiği öğrenildi.


9 kilit soru

1- Trabzon'da eskiye dayanan ancak 2004'te Mc Donald's'ın bombalanmasından sonra ortaya çıkan oluşum, neden takip edilmedi?

2- Hrant Dink cinayetinin arkasındaki çete bağlantıları araştırılıyor mu?

3- Cinayetten sonra Trabzon'daki oluşumu besleyen kaynaklar konusunda araştırma yapıldı mı?

4- Erhan T. sadece polise bilgi veren bir 'muhbir' mi, yoksa azmettirenler arasında mı?

5- Eski Trabzon Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek, "Dink'e suikast hazırlığı" istihbaratını İstanbul'a bildirdi mi?

6- Akyürek bu bilgiyi, İstanbul Valiliği veya İçişleri Bakanlığı'na da verdi mi?

7- Verildiyse, İstanbul Emniyeti ne yaptı? Hrant Dink uyarıldı mı? Neden korumaya alınmadı?

8- Ölüm listesinde bulunduğu iddia edilen diğer ünlü isimler için gerekli önlem alındı mı?

9- İstanbul Emniyeti'nin Ogün Samast ve Yasin Hayal'in oturduğu belde olan Pelitli'ye özel bir ekip gönderdiği gün, jandarmanın sokaklarda anons yaptırarak vatandaşlardan 'kendileri dışında kimseye bilgi verilmemesini' istemesi sorgulanmadı.



17 yıl önce