ABD'nin Ankara Büyükelçisi John Bass, göreve geldiği Eylül 2014'ten bu yana bir dizi gafa imza attı. Her açıklaması provokasyon içeren Bass'ın önceki gün büyükelçiliğin resmi twitter hesabından İzmir'deki terör saldırısıyla eş zamanlı olarak yaptırdığı “1971'de muhtıra sonrası darbeciler tarafından Başbakan yapılan ve 1980 darbesi öncesi suikaste kurban giden Nihat Erim ile ilgili paylaşım bardağı taşırdı.
ABD'nin PYD-PKK terör örgütüne hem lojistik hem silah desteği verdiğine ilişkin onlarca kanıt, video ve fotoğraf olmasına rağmen ABD'nin Ankara Büyükelçiliği bu iddiaları yalanlamak için yaptığı açıklamada diplomasiye yakışmayacak bir ifade kullanmıştı.
Diplomasi çevrelerince terbiyesizce bulunan ifadede şöyle denilmişti: “ABD hükümetinin DEAŞ'a destek verdiği yönündeki iddialar doğru değildir. ABD hükümeti, YPG veya PKK'ya silah ya da patlayıcı sağlamamıştır, nokta.”
Terör örgütü PKK'nın adeta üsse çevirdiği belediyelere kayyum atanmasından sonra sahneye çıkan Bass, “Kayyum atamalarının geçici olacağını ve vatandaşların yakında Türk anayasasına uygun yeni yerel yetkililer seçmelerine izin verileceğini ümit ediyoruz” ifadelerine yer verdi.
Bass, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ihanet bildirisi olarak nitelendirdiği teröre destek metnine de arka çıktı. Bass, akademisyenlere sahip çıkarak, açılan soruşturmaları eleştirdi. Bass'ın hamleleri bunlarla da sınırlı kalmadı. 24 Nisan sözde Ermeni soykırımı anma gününde sosyal medya hesabından tvit atan Bass, İngilizce attığı tweette 'Ermenileri Anma Günü', Türkçe attığı tweette ise 'Soykırım' dedi. Bass, gelen tepkiler üzerine Twitter'dan skandal mesajı silmek zorunda kaldı.
Çıkışlarıyla sık sık sosyal medyanın tepki gösterdiği ve “persona non grata” yani “istenmeyen adam” ilan edilen Bass'ın son paylaşımına vatandaşlar ağır ifadelerle tepki gösterdi.