|

Dost demeye dilim varmıyor

Batılı ülkelerin FETÖ ve PKK’ya yönelik ikircikli tutumuna sert tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriyeli mazlumlardan sığınma esirgenirken, FETÖ ve PKK’lılara altın tepside sunuluyor. Dost demeye dilim varmıyor. Ama en azından müttefik dediğimiz ülkelere bu yakışmıyor” dedi

Yeni Şafak ve
04:00 - 10/01/2017 Tuesday
Güncelleme: 23:43 - 9/01/2017 Monday
Yeni Şafak

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 9. Büyükelçiler Konferansı dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen toplantıda konuştu. Batılı ülkelerin terör konusundaki çifte standartlı tavrını bir kez daha eleştiren Erdoğan özetle şunları söyledi:


15 Temmuz darbe girişimi tarihimizde devlete, millete yapılmış ilk ihanet değil, fakat en sinsi, en büyük ihanettir. Dünyaya örnek olacak bir demokrasi destanı yazdığı için milletimizle ne kadar iftihar etsek azdır. Ben böyle aziz bir milletin ferdi olduğum için, böyle güçlü bir devletin cumhurbaşkanı olduğum için iftihar ediyorum.



GÖRMEZDEN GELDİLER


O gece milletimiz canını hiçe sayarak demokrasiyi savunurken on yıllardır bize demokrasi dersi verenler zamana oynamıştır. Tiananmen Meydanı'nda tankların önüne çıkanları taltif yağmuruna boğanlar Kızılay Meydanı'nda tankları durduranları görmezden gelmişlerdir. Ben burada sadece empati eksikliğinden bahsetmiyorum. Çok daha vahim bir durumdan kayıtsızlıktan, umursamazlıktan hatta darbenin başarılı olmasını ummaktan bahsediyorum.



ALTIN TEPSİDE SUNUYORLAR


Bizim yaşadığımız hadiselerin onda birine bile maruz kalmayanların aldığı önlemler ortadayken anayasa ve uluslararası hukuka uygun olarak hayata geçirdiğimiz tedbirler ilk günden itibaren bu çevreler tarafından eleştiriliyor. Maalesef daha da kötüsü FETÖ üyesi teröristler bazı ülkelere sığınmaktadır. Sığınma hakkı Suriyeli, Arakanlı mültecilerden esirgenirken FETÖ'cü ve PKK'lı teröristlere altın tepside sunuluyor.



BU NE MENEM BİR İŞTİR


Canını kurtarmak için kapılarına gelenleri kovanlar darbecilere ve teröristlere sahip çıkmaktalar. Bu tablo karşısında elbette üzülüyoruz. Ülkemizde kara listede olan bir FETÖ terör örgütü mensubu ABD'de bir üniversiteye rektör olarak atanabiliyor. Bu ne menem bir iştir? Avrupa değerlerinin bu derece ayaklar altına alınmasını anlayamıyoruz.



BU BELAYI DEFEDECEĞİZ


FETÖ fırsat bulduğu her ülkede Türkiye aleyhine algı operasyonları yürütüyor. Milletin hasmı hangi yapı varsa onun eteğine yapışıyor. Ortak gayretlerimiz neticesinde bu belayı milletimizin başından defedeceğiz. Terör örgütlerinin amacı ülkemizi inanç ve etnik köken üzerinden çatışma içine çekmektir. Suriye ve Irak'taki ateşi ülkemize taşımaya çalışıyorlar.







ATEŞLE OYNUYORLAR


Birileri ısrarla elinde en çok Müslümanların kanı olan DEAŞ'ın üzerinden İslam düşmanlığı yapıyor. Açık ve net söylüyorum. Bunun adı ateşle oynamaktır. Batıda yükselen kültürel ırkçılık, bu ülkelerdeki Müslüman azınlığın güvenliği konusunda endişelerimizi arttırmaktadır. Batılı ülkeler kültürel ırkçılık yürütüyor. Yurtdışındaki İslam karşılığını artık devletimizin önceliğine almış durumdayız. İslam karşıtlığı ve kültürel ırkçılıkla mücadele konusunda Türkiye yalnız değildir. Çok geniş bir cephede birlikte mücadele etmeliyiz.



Eyvallah demeyiz


AB'nin Türkiye için hala stratejik bir tercih olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Dünya beşten büyüktür. Avrupa da Avrupa Birliği'nden büyüktür. Avrupa Birliği'nin tam üyelik sürecine verdiğimiz öncelik değişmemiştir. Avrupa Birliği halen ülkemiz için stratejik bir tercihtir. Bir taraftan bu hedef doğrultusunda adımlar atarken, Birliğin ülkemize yönelik tutarsızlıklarına, çifte standartlı politikalarına da 'eyvallah' demeyiz. Çabalar ancak karşılıklı olursa, adımlar iki taraflı atılırsa anlamlıdır. AB'nin artık göç mutabakatı bağlamındaki taahhütlerini yerine getirmesi, ipe un sermekten vazgeçmesi gerekiyor. Ayrıca AB tarafından getirilen zirve önerisini de olumlu buluyorum” dedi.



Hem masada hem sahada


Erdoğan, “Milli güvenliğimizi ilgilendiren konularda masada ve sahada olmaya devam edeceğiz. Başbakanımız iki günlük bir seyahat için geniş bir heyetle Bağdat ve Erbil'deydiler. Geçtiğimiz günlerde sayın İbadi ile yapmış olduğum telefon görüşmesi ve Sayın Başbakan'ın yaptığı ziyaret yol haritasının belirlenmesi açısından güzel bir başlangıç oldu. Güney sınırımız boyunca bir terör koridorundan oluşan kurtarılmış bölgelere asla izin vermeyeceğiz” dedi. Dış politikayı 'dar, bekle gör, kim ne der' politikasına terk etmeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, “Önce tedbir sonra tevekkül diyerek devrede kalmalıyız. Sağladığımız güven sayesinde Büyükelçi Karlov'u hain bir suikastle katledenlerin planı başarısız oldu. Stratejik etkinliği hedefleyen diploması amacıyla çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Türkiye'nin diplomatik ağını dünyanın en geniş 6. ağı olarak konumlandırdık” diye konuştu.



Trump'a mesaj


Amerika ile ilişkilerin hassas bir dönemden geçtiğini belirten Erdoğan, “Terörle mücadele süreci Obama yönetiminin son yıllarda ortaya koyduğu bazı tercihlerle birleşmiş ve kamuoyunda tartışma konusu olmuştur. DEAŞ, FETÖ ve bölücü örgütlerden gelen tehditlere karşı müttefikimiz Amerika Birleşik Devletleri'ni kararlı, güçlü ve tereddütsüz bir biçimde yanımızda görmek istiyoruz. Yeni Başkan Trump'ın 20 Ocak'ta görevi almasıyla özellikle birlikte karşılıklı diyaloğu hızlandıracağımıza inanıyorum. Bilhassa bölgesel konularda Sayın Trump ile anlayış birliğine vararak kısa zamanda mesafe kaydedeceğimize inanıyorum” dedi.



#Batılı ülkeleri
#FETÖ
#PKK
#DEAŞ
#Büyükelçiler Konferansı
7 years ago