|

19 yıl Enderun'un her şeyini kaydetti

Hâfız İlyas Efendi; ll. Mahmud döneminde 1812'de başladığı saray hayatı 19 sene sürüp 1831'de Abdülmecid Han döneminde nihayetlendirilen bir Enderunlu. Bilinen tek eseri olan Târih-i Enderun ise alanında yazılmış en yetkin eserlerden biri

Sina İnsan
00:00 - 7/02/2012 Salı
Güncelleme: 00:09 - 8/02/2012 Çarşamba
Yeni Şafak
19 yıl Enderun'un her şeyini kaydetti
19 yıl Enderun'un her şeyini kaydetti

“…Cihanda her şahıs bir işle meşgul olur. Bu aciz de II. Mahmud cennet mekânın zamanında saraya dâhil oldum. 1227'den 1246 senesi Ramazanına kadar Hazine-i Hümayun'da hizmet ettim. Bu zaman içinde nail olduğum sayısız nimetleri unutmamak için kaleme almaya gayret ettim. 19 sene Enderun'da yaşanan olayları kaydettim. Abdülmecid Han'ın tahta geçişinden sonra sade bir üslup ile yeniden düzenleyip tamamladım…” Hâfız İlyas Efendi; ll. Mahmud döneminde 1812'de başladığı saray hayatı 19 sene sürüp 1831'de Abdülmecid Han döneminde nihayetlendirilen bir Enderunlu. Bilinen tek eseri olan Târih-i Enderun veya Letâif-i Enderun'da saray hayatı, oynanan oyunlar, eğlenceler, doğumlar, ölümler, düğünler, aziller, merasimler, saray insanlarının birbirleriyle münasebetlerini ilk ağızdan, net ve sıcak bir anlatımla aktarmış.

Medeniyet analizi

Saray Günlüğüm; bir hatıra ya da sisteme methiye çalışması olmaktan ziyade, temel bir devlet kurumunun tarihin tozlu sayfalarına diri diri gömülmesine razı olmayanlara seslenen 'insaf ehli' bir çalışma… 'Enderun'lu Olanlar' ve 'Konup Göçenler' adlı iki bölümde toplanan kitapta; Enderun'un odaları, eğitim oyunları, saray merasimleri, sarayda tababet, sadrazamlar, şeyhülislamlar, isyanlar, ordunun ıslahı, Rusya Savaşı gibi bölüm başlıkları altında konuya bir hatırat çerçevesinden çok bir belgesel tadında, hatta diğer bölümlerle birleştiğinde daha geniş bir 'medeniyet analizi' derinliğinde yaklaşılıyor.

Bir Enderunlunun Hatıraları Saray Günlüğüm adlı kitabın müellifi Dr. Ramazan Balcı, söz konusu eserin anlatımını kolaylaştırıp istifade alanını genişletmek adına, yeni bir tasnife gitmiş. Balcı, tamamlayıcı bilgiler için diğer temel kaynaklara ilâveten aynı dönemde Enderun'da yaşamış Ata Bey Tarihi'nden de faydalanmış ve böylece yazar, aslında bilimsel bir yaklaşımla muhtevayı yeniden oluşturduğu gibi ifade ve üslup bakımından da titiz, akıcı, net bir çalışma çıkarmış. Yazarın söylemine göre; her büyük medeniyetin temelinde yatan, kendi büyüklüğüne eş bir eğitim hamlesidir. Osmanlı Medeniyeti daha Orhan Bey zamanında kardeşi Alâeddin Bey'in kurduğu eğitim sistemi ve Çelebi Mehmet döneminde temelleri atılan medreseler üzerine kurulmuştu. Enderun, bu eğitimin saray geleneği ile bütünleşerek hayata yansıyan yüzünü ifade ediyordu. Enderun'da verilen özel eğitim ve disiplinli öğretim sayesinde devletin sivil memur, asker, paşa, sadrazam, yeniçeri ağası, defterdar, divan şairi, tarihçi, hattat, beylerbeyi ve valileri ortak bir tarih ve devlet şuuru ile yetiştirilmişti. Osmanlı Sarayı hakkında çoğu zaman kasıtlı olarak ya da bilgi eksikliği dolayısıyla yanlı veya yanlış aktarılan pek çok konu ilmi bir metodoloji ve usta bir kalem erbabının meseleyi sahiplenmesini bekler durur. Dil ve kültür kopukluğu yüzünden kaynaklara ulaşma imkânı bulamayan genç nesiller de bir bilgi kirliliği labirentinde boğulurlar. Her medeniyet probleminin çözümü, o medeniyetin kendini çürüten sebebi içinde gizliyse, geleceğe yürürken geçmişle hesaplaşmak isteyenler, onu ne hamasetle ne de nefretle; onu akılla ve insafla anlamak istemelidirler.

Bir konuya vâkıf olmadan o konu hakkında hüküm vermeyi sevmeyen ilim ehli, akıl ehli, vicdan ehli, insaf ehli için okunması ve hazmedilmesi gereken bir kitap hüviyeti barındırıyor Saray Günlüğüm. Hâfız İlyas Efendi'nin hatıraları; Dr.Ramazan Balcı'nın sürükleyici, muhtevalı ve metodik yaklaşımıyla hem son derece faydalı hem de oldukça akıcı bir esere dönüşmüş.

Geleceğe yürürken geçmişle hesaplaşmak, halleşmek, helalleşmek isteyenler için…

12 yıl önce