Sözlük “Bir dilin veya dillerin kelime haznesini , söyleyiş ve yazılış şekilleriyle veren, kelimenin kökünü esas alarak, bunların başka unsurlarla kurdukları sözleri ve anlamlarını, değişik kullanışlarını gösteren eser.” şeklinde tanımlanıyor. 1999 yılında “ekşi sözlük”lüğün kurulmasıyla ortaya çıkan katılımcı sözlüğün tanımı ise “üyelerin katkısıyla sürekli değişen ve artan içeriği amaçlayan, bir sözlük gibi belirli maddelerden oluşan web siteleri için kullanılır.” şeklinde yapılıyor. Sözlükler bu konun ehli olan insanlarca yıllar süren bir çalışma sonucunda ortaya çıkıyor. Katılımcı sözlüklere yazar olmak için ise belli bir süre çaylak olarak beklemeniz gerekiyor. Bilindği gibi çoğumuz bilgiye internet üzerinden ulaşıyoruz. Tabiî ki anlamını bilmediğimiz bir şeyi öğrenmek için kitaplıklarımızdaki sözlüklere başvurmuyoruz. Google bir enrty giriyorsunuz ve çok sayıda seçenekle karışlaşıyorsunuz. Bu noktada sorgulamamız gerek şey çoğu belirli bir kültürel birikime ulaşmamış gençlerin aktardığı bilgiye ne kadar güvenip güvenmeyeceğiz? Sayıları her geçen gün artan sözlüklerin bilirkişilerine yazılı kültüre ne gibi bir katkıları olacağını sorduk. Aldığımız yanıtlar sözlüklerin önümüzdeki yıllarda daah etkin olacağını gösteriyor.
Türkiye'de çok fazla internet kullanıcısı olmasına rağmen Türk internetinin halen en büyük sorunu orijinal içerik sorunu. Katılımcı sözlükler bu mana da Türk internetine büyük katkı sağlıyor. Üretilen bilgiler doğru mu diye soracak olursak. Sözlükte bir başlığı okuduğumuz zaman doğru kavramının çok farklı algılanabileceğine örnekler ile şahit olabiliriz. Bu manada katılımcı sözlüklerdeki bilgilere doğru veya yanlış gözü ile değil de bahsi geçen konu hakkında yapılmış bir öneri bir fikir yürütme olarak görmek gerekir.