|

Necip Fazıl sanatını iman zirvesinden haykırdı

Kaldırımlar şairi olarak bilinen ve fakat Çile'nin şairi olarak tanınmak istediğini söyleyen Necip Fazıl Kısakürek'in, sıradışı şahsiyeti, eserleri ve bilinmeyen yönleri bu kitapta

Şehriban Göçer
00:00 - 13/07/2011 Çarşamba
Güncelleme: 21:06 - 12/07/2011 Salı
Yeni Şafak
Necip Fazıl sanatını iman zirvesinden haykırdı
Necip Fazıl sanatını iman zirvesinden haykırdı

Mustafa Miyasoğlu'nun derlediği ve ilk baskısı 1984 yılında yayımlanan Necip Fazıl Armağanı'nın dokuzuncu baskısı okurla buluşuyor. Konak Yayınları tarafından geçtiğimiz Mayıs ayında okura sunulan kitap 'Değerlendirme', 'Soruşturma', 'Seçmeler' ve 'Necip Fazıl Yazıları' başlıklı dört bölümden oluşuyor. Birinci bölümde üstadı daha iyi tanımamızı ve anlamamızı sağlayacak bilgilere yer veren Mustafa Miyasoğlu, Dr. Mehmed Niyazi Özdemir, Abdurrahman Şen, Dr. Necmettin Turinay ve A. Vahap Akbaş gibi değerli kalemlerin yazdığı metinlere yer veriyor.

Mustafa Miyasoğlu, “Necip Fazıl'ı anlamak, farklı olmak ve sürüden kurtulmaktır” diyor. Bu öngörüsünü de şu karşılaştırma ile daha somut hale getiriyor: Bazen bir şahsiyeti anlamak, bir millete ait tüm değerleri anlamakla aynı anlama gelir. Shakespeare, Goethe, Victor Hugo ve Dostoyevski böylesine bir milletinin sembolü olan değerleri ortaya koymuş şahsiyetlerdir. Necip Fazıl da bu soydan bir dehadır ve milletimizin tarihi, dini ve kültürel değerlerini ortaya koyar.

“Çile şiirimin şairi olmayı tercih ederim”

Kitapta yer alan Necip Fazıl'ın Şiiri başlıklı makalesinde Prof. Dr. Ramazan Kaplan, üstadın şiirini 20. yüzyıl Türk edebiyatının en önemli fenomenlerinden biri olarak tanımlıyor. Necip Fazıl şiirinde, Çile şiirinin özel bir yere sahip olduğunu söyleyen Kaplan, nitekim kendisinin de 13 Aralık 1974 tarihinde, “Her Hafta Bir Konuk” adlı televizyon programında, Hıfzı Topuz'un, “Siz zaten 'Kaldırımlar' şairi olarak tanındınız” demesine tepki göstererek, “Kaldırımlar şairi' olmaktan ziyade 'Çile' isimli şiirimin şairi olmayı tercih ederim” dediğini hatırlatıyor.

O hem bir talih hem bir talihsizlik

Kitabın 'Soruşturma' bölümünde edebiyat ve düşünce dünyamızın önemli isimlerinin Necip Fazıl ile ilgili görüşlerine yer veriliyor. Samiha Ayverdi, Necip Fazıl'ı "Necip Fazıl Bey san'atını, tırmanmış olduğu iman zirvesinden haykıran kimsedir." sözüyle tanımlarken Mehmet Kaplan Necip Fazıl için, "Necip Fazıl, merhametli bir şairdir. Vezin ve kafiyelerle oynamasını çok iyi bilir. Yalnız çok fazla huzursuz, çarpıntılı ve bunalımlıdır. Ben onun hiç bir şiirinde, Yunus Emre, Mevlid ve Şeyh Galip'te bulduğum derin inancı, huzur ve sükunu bulamadım." diyor.

Kitabın 'Seçmeler' başlıklı bölümünde Necip Fazıl'ın ölümünden önce ve ölümünden sonra çeşitli yayınlarda hakkında yayınlanan metinler karşımıza çıkıyor. Bu metinler mütefekkir şair hakkında çok önemli bilgiler sunuyor okura. Dördüncü ve kitabın son bölümünde ise Mustafa Miyasoğlu'nun imzalarını taşıyan 'O Hem Bir Talih Hem Bir Talihsizlik', 'Çağdaş Şiirimizin Modernleşmesi', 'Necip Fazıl ve Nazım Hikmet Tartışması' başlıklı metinleri okuyoruz.



13 yıl önce