|

Rüyanın en güzel yerinde uyuya kaldık

İtibar Dergisinde yayınladığı şiirlerle kuşağındaki şairler arasında farklı bir yer edinen M. Serkan Aydın ilk şiir kitabını yayımladı. İbrahim Tenekeci'nin editörlüğünü yaptığı 'Gerçek Rüya'da yer alan şiirlerin birçoğu daha önce İtibar Dergisi'nde yayınlanan şiirler.

Orhan Özekinci
00:00 - 15/02/2014 Cumartesi
Güncelleme: 16:50 - 15/02/2014 Cumartesi
Yeni Şafak
Rüyanın en güzel yerinde uyuya kaldık
Rüyanın en güzel yerinde uyuya kaldık

M. Serkan Aydın, İtibar Dergisi'nde yayınladığı şiirlerle 2010 kuşağı şairleri arasında iyi bir yere sahip. İlk kitabı Gerçek Rüya, 2013 yılının Aralık ayında Profil Yayınları'ndan çıktı. Kitabın editörü ise bir hayli tanıdık bir isim: İbrahim Tenekeci. Gerçek Rüya'da yer alan şiirlerin önemli bir kısmı sadece İtibar Dergisi'nde yayınlanmış. Bu durumun altını çizmemiz gerekiyor. Tek bir derginin mutfağında yetişmiş olmak normal şartlarda dezavantaj olarak görülse de İtibar Dergisi'ndeki editoryal titizlik, Aydın'ın şiirine avantaj olarak yansımıştır. 'Ben yazdım oldu' fikrinden ziyade, şiirlerinin her biri çalışılmış ürünler olarak karşımıza çıkıyor. Eser toplam 18 şiirden oluşup okuyucuyu İçindekiler adlı şiir karşılıyor. Bu şiiri İtibar Dergisi'nin 16. sayısında okuduğumda şu dizesi aklımda mıh gibi kalmıştı: ben, hep kalbimin sesini dinledim – kırılırken çıkardığı. Kitaba Son El şiiriyle veda ediyoruz. Kitaptaki bu son şiirde de şu dize aklımı kurcalamaya yetiyor: Rüyanın en güzel yerinde uyuyakaldık.

EMEK VERİLMİŞ BİR ESER

Şiir yazmak, ciddi bir iş olduğu kadar zorluklarla dolu bir yoldur. Şiir yazmaya tevessül etmek, bunun için okumalar yapmak, saatlerce şiir çalışmak, imkân varsa edebi bir denetime tabi tutulmak bütün bu zorlukların ana maddeleri. İbrahim Tenekeci'nin dediği gibi 'şiir insanın ömrünü alır ama ölümsüzlük verir'. İşte söze buradan başlayacak olursak, M. Serkan Aydın, şiirin ömrünü aldığı şairlerden birisi. Kitabındaki şiirlerindeki biçimsel değişimlere bile bakarak, kendi sesinde yeni bir ses arayışında olduğunu görebiliriz.

İyiyle doğru arasında ince ama bir o kadar da keskin bir sınır vardır. Gerçek Rüya'da en güzel demeyeceğim ama bana çok yakın gelen bir şiir var: Koşma Hissi. İtibar Dergisi'nin 12. sayısında bu şiiri okuduğumda, şiirin şu dizesi, çok farklı bir şiirle karşılaşacağımın haberini vermişti: Eğilir yerden bir zeytin tanesi alır gözlerin. Çünkü bu dizede; duyguyu, buluşu ve aklı bir arada bulabilirsiniz. Mesela koca bir okyanustan bir damla içmek, o okyanus hakkında kanaat sahibi olmamıza yeter. Aydın'ın bizi çarpan bu dizeleri de; şiirinin, sanatının ve edebi kimliğinin bütünü hakkında çok önemli ipuçları veriyor. Toparlayıp söyleyecek olursak 'şans eseri' bulunmuş bir eserden ziyade 'çalışılmış, emek verilmiş' bir eserden bahsedebiliriz.

AKILLI VE YENİLİKÇİ BİR ŞİİR

Aydın'ın şiiri, 'şiir öldü' söylentileri şöyle bir yana dursun, hayatında şiire hiç ilgisi olmayan insanları dahi kendisine çekebilecek bir yapıya sahip. Çünkü şiirlerin birçoğunun ne eksiği var ne fazlası. Menfi anlaşılmayacaksa, buna basit şiir diyebiliriz. Şiirler hakkında diğer bir husus, kitabın genelinde mananın altından sızan bir ironi hâkim. Bu şiirleri dergide müstakil olarak okuduğumuzda bu durum göze batmasa da, kitabı bütüncül bir şuurla okuduğumuzda ironinin şiirine sindiği kesin. Mesela şu dizesi: 'Sürekli kendimi, yok dedirtiyorum dünyaya'. Her şiirinde sadece bazı dizelerde ironi olması, şiirinin ciddiyetini daha da ortaya çıkarmış. Bembeyaz topların olduğu bir yerin ortasına siyah top koymak, beyazları daha belirgin hale getirir. Aydın'ın şiirindeki ironiyi buna benzetebiliriz. Kitabı okuyup bitirdiğimizde; aklın ve kalbin; akıllı ve yenilikçi bir şiirini görüyoruz. Burada bahsettiğimiz şey 'kişisel bir iddia'dan mütevellit değil. Bambaşka bir şey.

Kitabın Künyesi:

Gerçek Rüya

M. Serkan Aydın

48 sayfa

2013

10 yıl önce