|

Sanat kavramının yüz yıllık serüveni

Sanat ve Kuram, yüz yıllık zaman dilimi içinde felsefeci, ressam, psikanalist, eğitimci, edebiyatçı, eleştirmen, incelemeci olarak sanat ve kuram planında değerli şeyler yazan yüzlerce kişinin ilgili metinlerinden büyük bir dikkat ve hassasiyetle yapılan önemli bir seçkiyi barındırıyor

Ömer Lekesiz
00:00 - 11/01/2012 Çarşamba
Güncelleme: 23:41 - 10/01/2012 Salı
Yeni Şafak
Sanat kavramının yüz yıllık serüveni
Sanat kavramının yüz yıllık serüveni

Kuram, "nazariye" kelimesine karşılık olarak "kurmak" kelimesinden "uygulamalardan bağımsız olarak ele alınan soyut bilgi" anlamında "uydurulmuş" bir kelimedir. Çağrışımlarının son derece sınırlı olması nedeniyle kuram, nazarı, manzarayı, yüksekçe bir yerden bakışı, seyretmeyi de içeren ve batı dillerindeki en uygun karşılığı "theory" olan nazariyeye göre kısır bir kelimedir.

Bizde öncelikle olarak "sanat" kelimesiyle birlikte kullanılması, kendisiyle sadece sanatın niteliğinin değil niceliğinin de tartışılmasını ifade eden bir içerik yüklemesiyle mümkün olmuştur.

Sanat nedir?

Bu içeriğiyle kuram, "Sanat nedir?" sorusuyla birlikte, onun kapsamını, özelliklerini, amacını, etik ve estetik boyutlarını, tekniklerini ve uygulama sorunlarını soyut bilgi planında inceleyen sosyal bilime mahsus bir şube olarak '30'lu yıllardan itibaren kitapları dilimize kazandırılan Nietzsche, Rilke, Mauriac, Saurès, Lalos, Fischer, Croce, Caudwell, Thomson, Lukacs, Bakhtin, Freud, Jacopson, Todorov, Kandinsky, Apollonaire, Sartre, Marleau-Ponty, Camus, Barthes, Robbe-Grillet, Adorno, Said vd. isimler üzerinden daha "edebiyat merkezli" bir bilgi edinme kaynağı olagelmiştir. Nitekim bugün de, sanat ve kuram dendiğinde beş derste iyi şiir, öykü, roman yazmayı öğreten şey olarak anlaşılır.

Bizde sanatı temsil eden ilk imgenin şiir olmasının, modern sanatla ilgimizin roman ve öykü üzerinden kurulmasının da etkisiyle Batı'daki sanat nazariyesinden edebi nitelikte olanlar öncelikli olarak (çeviri, yayınlanma ve okunma planında) ilgiye mazhar olmuştur. Ancak 1990'lı yıllardan itibaren İslam ve Batı sanatının asıl imgelerinin merak edilmeye başlanmasıyla, sanatsal bilgi talebimizde edebiyattan mimariye, musikiye, resme ve sinemaya doğru bir açılma meydana gelebilmiştir.

Öte yandan, yıllardan beri taraftarı ya da muhalifi sıfatıyla eleştirisini yapmaya çalıştığımız Modernizmin yayılma sürecinde sanatın etkili bir şekilde kullanması da siyasal, ideolojik bir bakışı beraberinde getirdiği için, modern sanat nazariyesinin Batıdaki kurumlaşma tarzıyla bir bütün olarak kavranması ve yorumlanması zorunlu bir ihtiyaç haline gelmiştir.

Bu doğrultuda Metis, Ayrıntı, İthaki, Sel, Kabalcı, Dost, Pinhan ve YKY gibi büyük yayınevlerinin Batılı sanat nazariyesine mahsus çok önemli kitapları dilimize kazandırdıkları malumdur. Ancak son tahlilde bu yayınevlerinin, yayın politikalarını Batıcı-sol bir çizgide sabitlemeleri nedeniyle yukarıda belirttiğimiz doğrultudaki asıl büyük fotoğrafın görülmesi için çok istekli olmadıkları da farkedilmektedir. Bu manada, sağlam esaslara dayanan yerli bir düşüncenin oluşması yönündeki yayın politikaları nedeniyle asıl görev - apriori olarak- Litera, İnsan, İz, Klasik, Küre, Dergah, Profil vb. yayınevlerine düşmektedir.

Simgeciliğin mirası

Şimdi üzerinde duracağımız Charles Harrison ve Paul Wood imzalı, Sanat ve Kuram 1900-2000 Değişen Fikirler Antolojisi adlı kitap, Küre Yayınları'ca mezkur görev kapsamında dilimize kazandırılmış gibidir. Kitapla illgili genel değerlendirmeye geçmeden önce, hemen onun "Genel Giriş"inin içeriğini oluşturan şu başlıklıkları verirsek maksadımız daha iyi anlaşılacaktır:

"Simgeciliğin Mirası, Modern Dünya Düşüncesi, Rasyonalizasyon ve Dönüşüm, Özgürlük Sorumluluk Güç, Bireysel ve Toplumsal, Modernizmin Vakti, Kuramlar ve İtirazlar, Postmodernin Düşünceleri".

Elimizdeki Sanat ve Kuram çevirisi, "Art in Theory" ana başlığıyla 1648-1815, 1815-1900 ve 1900-1990 yıllarına mahsus olarak yapılmış üç ciltlik çalışmanın son cildidir. Dilimize aktarılırken, ilk kez 1900 yılında yayınlanmış olan bu cildin gözden geçirilmiş ve son on yıldan da bir miktar metnin eklenmiş 2003 yılı (Blackwell) basımı esas alınmıştır.

Paul Signac'ın (1863-1935), "Eugène Delacroix'dan Neo-Empresyonizme" adlı 1899 tarihli metinden yapılan ilk alıntıyla açılan kitap, Franco Moretti'nin (1950 -) "MoMA2000 Kapitülasyon" adlı 2000 tarihli metninden yapılan alıntıyla sonlanmıştır.

Seçilmiş tüm metinlerin "Sanat ve Kuram" merkezli olmasını teminen, hem ilgili yazarların ve metinlerinin seçilmesinde, hem de metnin kendisinde deyim yerindeyde özel ve son derece olumlu bir "süzme" gerçekleştirilmiş. Bu amaçla, metinlerden kimi sözcüklerin, ifadelerin, cümlelerin, paragrafların metnin içeriğinin de koruması hassasiyetiyle çıkarılması sağlanmış; "Bu antoloji geniş kapsamlı olmayı amaçlamaktadır. Bu yüzden çok sayıda metni içine katma yolunu benimsedik; bu metinlerin birçoğu kısaltılmış biçimde, çok az sayıda metin ise tümüyle alınmıştır" kaydına da yer verilmiştir.

Kitabın "Genel Giriş"inde, modern sanat tarihinin "Modern sanat nasıl tanımlanacak ve onun içine giren şeyler alanı nasıl sınırlandırılacak?", "kuramla uygulama arasındaki çizgi nerede çekilecek, sanat dilden veya edebiyattan ya da politikadan nasıl ayrılacak?" vb. sorular üzerinden bir modernlik tanımı ortaya koymak ya da üstlenmek zorunda olunduğu belirtilerek, elimizdeki derlemenin bu sorunları çözmeyi hedeflemediği, "Aksine bir dizi açık sorunun açıklığının kabul edilmesinin, bütün yetkin modern sanat ve sanat kuramı incelemeleri için şart olduğunu" öne sürmeyi esas aldığı söyleniyor ve buna bağlı olarak çalışmanın başlangıç zamanı şöyle belirleniyor: "Ondokuzuncu yüzyıl sonuyla, yani modern sanatın geniş ölçüde bir bağımsız kültür biçimi olarak öne çıktığı bir zamanla, onun dünyaya karşı eleştirel duruşunun benzerlik ya da doğalcılık bağlantılarıyla değil, değerlerin bağımsızlığı sayesinde güvenceye alındığı bir zamanla başlıyoruz."

Bağlam içinde kuram

Modern sanataki "bulanıklık ve uygulamanın anlamı", "bağlam içinde kuram" sorunu üzerinden kimi kavramların ve çelişkili yaklaşımların altı çizildikten sonra çalışmanın tümü için şu bakış açısı veriliyor:

"Modern sanat uygulaması hiçbir zaman kuramsız ya da ilkesiz olmadı, bu kuram ve ilkeler kendindenliğinden önemini ya da seçim özgürlüğünü savunduğu zaman bile. Fakat kuramdaki sanatı akılcı ve düzenli bir iş gibi sunmaya çalışmadık. Zaman içinde düzenlemeler görülse de, genellikle vaktileri geçmeden tam olarak tanınmazlar. Tarihin pedagojik güçlerini düzenleyici ilkeler saymaya da kalkışmadık. Aklın ve tarihin kendilerinin entelektüel bağlanmalarının geçerli ölçütü olarak sayılması da günümüzde yaşanan bozulmanın bir parçasıdır. Fakat kendilerinden bir şeyler öğrenilebilmesi için geçmişin tartışmalarının sunulmasına ihtiyaç var. Walter Benjamin bir zaman bütünüyle alıntılardan oluşan bir kitap hazırlamayı arzuladığını söylemişti. Benzer bir şekilde, biz de kuralcı bir düzenlemeden uzak durmaya ve kapsayıcı olmaya çalıştık. Ama şundan da vazgeçemeyiz: eğer toplamda bir anlam olcaksa düzenleyici ilkelerden vazgeçilemez. Makul editöryal yükümlülük sınırları içinde, farklı modern sanat tarihlerinin ve onların bazı karşıtlarının kendileri adına konuşmalarını sağlamaya çalıştık". Küre Yayınları "sanat teorisi" dizisinin ilk kitabı olan Sanat ve Kuram 1900-2000 Değişen Fikirler Antolojisi, Sabri Gürses tarafından dilimize çevrilmiştir. Yüz yıllık zaman dilimi içinde felsefeci, ressam, psikanalist, eğitimci, edebiyatçı, eleştirmen, incelemeci olarak sanat ve kuram planında değerli şeyler yazan yüzlerce kişinin ilgili metinlerinden büyük bir dikkat ve hassasiyetle yapılan bu 371 metni okumanız sizi kütüphane dolusu kitabın peşinde koşmaktan ve onlarla ayrı ayrı uğraşmaktan da kurtaracaktır.



12 yıl önce