|

Telli Baba bize aşkı anlat!

Fatih Duman Nesil Yayınları arasında çıkan 'İstanbul Aşıkları 1:Telli Baba/İsimsiz Kitap'ta okuyucuya Telli Baba'nın gizem ve hüzün dolu öyküsünü okumaya davet ediyor. Duman'ın öyküsünde aşk gündelik hayatın dilinden çok uzakta sizi bambaşka bir aşkla tanıştırıyor.

Ayşe Büşra Erkeç
00:00 - 18/08/2013 Pazar
Güncelleme: 14:42 - 18/08/2013 Pazar
Yeni Şafak
Telli Baba bize aşkı anlat!
Telli Baba bize aşkı anlat!

Fatih Duman imzasını taşıyan 'İstanbul Âşıkları 1: Telli Baba/ İsimsiz Kitap' adıyla yayınlanan Roman, Nesil Yayınları'ndan çıktı. Deneme ve Roman kitapları yazan Fatih Duman'ın altıncı kitabı olan 'İsimsiz Kitap' aşkın gönle düştüğü yer İstanbul'a ve İstanbul'un âşıklarından Telli Baba'nın hurafeye dönüşen garip öyküsüne değiniyor.

Bu kitap sadece bir isimsiz kitabın romanı değil. İstanbul'un gözyaşlarının ince ince örüldüğü, Aşkın vazgeçmek olduğu, ilahi aşka evrilme sürecinde yol alan manevi öykünmeleri ve Sarıyer'in latif delikanlısı Âşık Abdullah'ın gözyaşlarının romanı aynı zamanda da.

Karlı soğuk bir gecede, tipide kalıp yolunuzun çıkmaz sokaklara vardığını düşündüğünüz anda, aniden bir ışık belirip yeni yollar açıldı mı önünüzde? İşte 'İsimsiz Kitap' tam da böyle bir kurguyla okuyucuyu üşümenin ve titremenin eşiğine getirip donma tehlikesiyle baş başa bırakıp, sıcacık bir demli çayın buğusuyla kuşatıveriyor.

AŞK VAZGEÇEBİLDİĞİN KADARDIR

Aşk, tende kaldığı sürece hem bedeni hazların çemberinde gönle değdiği can'ın sahibini yağmalıyor, hem de dünyayı dar ediyor. Lakin 'can' dediğimiz bedenin çıkmaz sokağında yolun bittiğini düşündüren bir demde, bedenin gözleri bakmaktan öte görmeye yeltendiği vakit, işte o zaman çemberini genişletiyor ve can yakmaktan ziyade, maşuka vuslatın ve maneviyatın perdelerini aralıyor.

'İsimsiz Kitap'ta ilk başta emir gibi gelen bir cümle sizi kuşatıp bütün bildiklerinizi 'unutun' ikazını salık veriyor. 'Sus! Kimseye anlatmadığın hikâye yalnızca senindir!' İşte o vakit anlıyorsunuz, bu roman basit bir konudan yola çıkılarak yazılmış bir kitap değil. Emek verilerek ince ince örülmüş ve ruhun çemberinde öğütülerek yaşam süzgecinden geçirilmiş ve kaleme alınmış bir kitapla karşı karşıyayız.

Ferîdüddîn-i Attâr'ın 'Mantukud Tayr' isimli kitabını tasavvuf ve doğu edebiyatı okuyucuları iyi bilirler. Mantukud Tayr'da geçen hikâyeler ve anlatılan aşk öyküleri, insanın damağına öyle bir tat bırakır ki, yıllarca başucu kitabı olarak yanında taşıyan ve her okuduğu zaman farklı terennümler elde eden insanlar bilirim.

'Aşk' dedi, 'uçmaya benzer lakin uçmayı değil konmayı bilmektir asıl olan. Yoksa aşk seni yerden yere vurur da ne olduğunu anlayamazsın. Yani ki aşk günaha da götürür, Allah'a da götürür. Gidilen yol aynıdır, varılan yer başka. Hepsinin adı aşktır, lakin aşka uçmak değil aşka konmaktır mesele. İnsanî olan aşka da aynı yoldan gidilir, ilahî olan aşka da. Lakin yol aynı olsa da menzil başkadır.'

Aşk'ı kuşun kanatlarında havalandırması ve bir kanadının insani diğer kanadının Rahmani pencere de kanat çırpan bir yolcuya benzetilmesi ve dahi ilerleyen satırlar da 'Yol aşka gidiyorsa yolda kimle eğleştiğin çok mu derttir ki? Mana o ki; aşka gidesin. Tek kanatla uçulmaz da tek gönülle aşk mı olur? Demem o ki; başlangıcı olmayandan sonu olmayana uçmaktır aşk…' ifadeleri Simurg'a doğru yola çıkan kuşlar ordusunun, yolun meşakkatine dayanamayan kuşlar ile Hüdhüd'ün muhabbetini anımsatmıyor mu?

İşte bu roman, yaşadığımız materyalist yaklaşım ve hayat düzeni içine hapsedilen aşkın, sıradanlaştığını ve boyun eğmezliğini ispat edercesine; Hayır! Aşk hala manevi ikliminde varlığını sürdürüyor… mesajını veriyor.

Kitabın Künyesi:

İstanbul Aşıkları 1:Telli Baba/

İsimsiz Kitap

Fatih Duman

Nesil Yayınları

2013

123 sayfa

11 yıl önce