|

Yeni çağın çocuklarıyla nasıl konuşulur?

'Sıra Dışı Çocuk Yetiştirme Bilim Sevgisi ve Yaşam Bilgisi Geliştirme Etkinlikleri Programı' kapsamında çocuklarla uzun süreli çalışmalar yapmış olan Nur Eda Kasap Süslü, 'Çocuk Eğitiminde Beden Dili' kitabında yeni çağın çocuklarıyla iletişim kurmanın yollarını anlatıyor.

Harun Karaburç
00:00 - 15/03/2014 Cumartesi
Güncelleme: 17:07 - 15/03/2014 Cumartesi
Yeni Şafak
Yeni çağın çocuklarıyla nasıl konuşulur?
Yeni çağın çocuklarıyla nasıl konuşulur?

'Şimdiki çocuklar çok başka, çok zeki' sözü hemen hemen her dönem nesli için söylenmiştir. Her gelen kuşak değişen dünyayla birlikte bir önceki kuşağa göre daha farklı oluyor. Bu durum, çocuğun sahip olduğu şartlarda da doğrudan ilintili. Teknolojiyle ve dijital dünyayla iç içe büyüyen bir nesilden de sokakta oynamasını ya da oyun arkadaşları edinmesini beklemiyorsunuz haliyle. Oysa siz öyle değildiniz ama. Siz kendi oyuncağını kendisi yapan bir nesildiniz. Çocuğunuz arkadaştan ziyade bilgisayar,

cep telefonu, tablet edinmek istiyor. Elektronik cihazları gerçek insanlardan daha dost ve arkadaş buluyor. Siz onu bu durumdan kurtarmaya çalışırken de işler daha

kötüye gidiyor.

KENDİ DENEYİMLERİ YER ALIYOR

Çocuğunuzla ya doğru bir iletişim yolunu seçemediğiniz ya da konu hakkında yeterli bilgi sahibi olmadığınız için bütün çabalarınız başarısız oluyor. 'Sıra Dışı Çocuk Yetiştirme Bilim Sevgisi ve Yaşam Bilgisi Geliştirme Etkinlikleri Programı' ve Öğrenci Koçluğu kapsamında yaklaşık bin çocuk ile uzun süreli çalışmalar yapmış olan Nur Eda Kasap Süslü, 'Çocuk Eğitiminde Oyun Dili' isimli kitabıyla yeni çağın çocuklarıyla iletişim kurmanın eğlenceli yollarını anlatıyor. Aileleri bu karmaşık gibi durumdan kurtarıyor. Yazarın kendi deneyimleriyle yazdığı kitabın içinde oyun, konuşma dili, beden dili, öğrenme, hafıza, okul öncesi dönem öğrenme yaklaşımları hakkında bilgiler yer alıyor.

BIRAKIN OYUN OYNASINLAR

Her aile çocuğunun bütün derslerden çok başarılı olmasını istiyor. Bu istek kötü bir şey değil elbette ama henüz oyun çağında olan bir çocuğu maratona hazırlar gibi hazırlamak da son derece yanlış. İlköğretim düzeyinde çocukların büyüdüğü için oyun dönemi bitmiş kabul edildiğini ancak yetişkin olmadığı için de çocuk statüsünde olduğunu söyleyen Süslü, bu konuda ailelere şöyle sesleniyor: Sevgili anne ve babalar, çocuğunuz henüz 'oyun çağı'nı yaşıyor, üç beş ay sonra hayati bir sınava girmeyecek. Gelişimine katkı yapalım, destekleyelim. İzin verin lütfen biraz da oynasın. Oynarken eğlensin. Eğlenirken öğrensin. Öğrenirken gelişsin.

OYUN SADECE ZIPLAMAK DEĞİL

Çocuğuyla daha iyi bir iletişim dili geliştirmek ve onların dünyasını anlamak isteyen aileler için anahtar bilgiler veren 'Çocuk Eğitiminde Beden Dili', çocukların hayatı tanıma biçimi olan oyunun öneminin altını çiziyor. Süslü, oyunun ille de hoplamak, zıplamak ya da evcilik köşesinde oturmak olmadığını onunla keyifli aktiviteler yapabileceğinizi, yaratıcı oyunlar geliştirebileceğinizi ve en önemlisi de bütün bunları yaptığınızda yani oyun dili sayesinde çocuğunuzla aynı dili konuşmaya başladığınızda onu daha iyi tanıyacağınızı söylüyor.

Kitabın Künyesi:

Nur Eda Kasap Süslü

Çocuk Eğitiminde Oyun Dili

Hayykitap

168 s.

2014

10 yıl önce