|

90'ıncı yıl özel konseri

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO), cumhurbaşkanlığı himayesine alınmasının 90'ıncı yıl dönümünü gün ışığına çıkarılan anılarla kutlayacak. Atatürk'ün isteğiyle 1924'te İstanbul'dan Ankara'ya taşınan orkestra, başkentteki ilk konserinin repertuvarını yarın yeniden seslendirecek.

Aa
00:00 - 5/04/2014 Cumartesi
Güncelleme: 15:31 - 5/04/2014 Cumartesi
Yeni Şafak
90'ıncı yıl özel konseri
90'ıncı yıl özel konseri

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün davetiyle Türkiye'deki yabancı misyon temsilcileri, bürokratlar ve sanatçıların katılacağı özel konserde, müziğin gelişmini yansıtması amacıyla ilk kuşak ve son kuşak Türk bestecilerinin eserlerinden örneklere de yer verilecek.

CSO'nun, 90'ıncı yılı onuruna, aralarında orkestranın yurt dışı turnesine gemiyle çıkışı, fes giyen sanatçı ve şeflerle üniformalı sanatçıların bulunduğu fotoğraf sergisi açılacak.

Ayrıca, müzikolog Ersin Antep'in kaleminden, orkestranın 188 yıllık tarihini anlatan yaklaşık 340 sayfalık prestij kitap, Türkçe ve İngilizce olarak yayımlanacak.

"CSO'nun kadrosu itibarıyla çalamayacağı eser yok"

Ortadoğu ve İslam ülkeleri içinde sanatına aralıksız devam eden tek orkestra olan CSO, 188 yıllık geçmişiyle de dünyanın sayılı sanat kurumları arasında yer alıyor.

CSO Müdürü Aycan Sancar, bu kadar köklü bir tarihe sahip çok az orkestra bulunduğunu bildirerek, o zamanki adı Mızıka-i Hümayun olan CSO'nun 1. Dünya Savaşı yıllarında bile gemiyle konser turnesine çıktığını söyledi.

Bazı orkestraların, altyapısı büyük bir kadro gerektiren eserleri çalamayacağını belirten Sancar, "Ancak CSO'nun kadrosu itibarıyla çalamayacağı bir eser olmadığını vurguladı.

Sancar, CSO'nun dünya orkestralarıyla kıyaslandığında hem sanatçı kapasitesi hem niteliği açısından markalaştığına işaret ederek, "Bizim orkestramız milli takım gibidir, tamamen Türklerden oluşur. Diğer orkestralardan en önemli farkı budur" dedi.

Bütün büyük ülkelerin sanata yatırım yaptığına dikkati çeken Sancar, "Avrupa'ya vasıfsız işçi göndermiyoruz artık. Türkiye, dünyaya sanat ve sanatçı ihraç eder hale geldi. Bu da ülkemizin sanat politikasında 90 yılda geldiği noktayı gösterir. Bugün Avrupa ve Amerika'da Türk sanatçılar varsa bu CSO'nun Türk sanat kurumlarına öncülük etmesiyle gerçekleşmiştir" ifadelerini kullandı.

"Müziğin amiral gemisi"

CSO Sanat Yönetmeni Rengim Gökmen ise CSO'nun dünyada her kuruma nasip olmayacak bir öyküsü bulunduğuna işaret ederek, "Türkiye'nin coğrafi, sosyal, politik öneminin sanata yansıması gibi CSO. Bizim doğumuzdaki hiçbir ülkede rastlanmayacak bir oluşum. Avrupa'da senfoni orkestralarının kurumsallaşmadığı 1826'da temelleri atılıyor ve 1900'lerde tam bir senfoni ortestrası kimliğine bürünerek Osmanlı döneminden itibaren dünyaya açılan yüzümüz oluyor" diye konuştu.

Tarih boyunca orkestrayı yöneten dünyaca ünlü şefleri ve solistleri hatırlatan Gökmen, "Büyük bir sorumluluk taşıyoruz. Biz geminin mürettebatıyız, gemi çok kıymetli. CSO, müzik yaşamımızın amiral gemisi" değerlendirmesinde bulundu.

Dünyanın en eski orkestraları arasında

CSO'nun kökleri, Sultan 2. Mahmut'un 1826 Mehteran Bölüğü'nü kaldırıp yerine batılı tarzda kurdurduğu Mızıka-i Hümayun'a kadar uzanıyor.

İstanbul merkezli Mızıka-i Hümayun, saltanatın kaldırılmasıyla Makam-ı Hilafet Filarmoni Orkestrası adını alarak, Atatürk'ün isteğiyle 11 Mart 1924'te Ankara'ya taşınıyor. Halifeliğe de son verilmesinin ardından yine Atatürk'ün emriyle 6 Nisan'da cumhurbaşkanlığı makamına bağlanıyor.

Riyaset-i Cumhur Filarmoni Senfoni Orkestrası ismini yıllarca kullanan orkestra, bugün Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası olarak dünyanın saygın sanat kurumları arasında yer alıyor.

90 yıl sonra yeniden "ilk konser"

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO), Cumhurbaşkanlığı himayesine alınmasının 90. yıl dönümünü üst düzey bir konserle kutlayacak.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün davetiyle Türkiye'deki yabancı misyon temsilcilerine, bürokratlara, sanatçılara yarın özel bir konser verecek CSO, 1924'te Ankara'da verdiği ilk konserdeki programı icra edecek.

Rengim Gökmen'in şefliğindeki konserde, Türkiye'de ilk kuşak ve son kuşak bestecilerinin eserlerinden örneklere de yer verilecek.

10 yıl önce