Söyleşiye üstad Necip Fazıl Kısakürek''in İstanbul şiirini okuyarak başlayan Üstün İnanç, İstanbul''un bilinenden çok bilinmeyen, farklı anlamları olduğunu söyleyerek İstanbul''un bugün unutulmaya yüz tutmuş kadim kültürünü hoş sohbetiyle dinleyicilerine aktardı, İstanbul''u İstanbul yapan sembollere değindi.
''İstanbul''u İstanbul yapan sembolleri vardı. Erguvan ağaçları bunlardan birisidir. Erguvan olmadan İstanbul düşünülemezdi. Şimdilerde yeniden yollarda erguvanlar görmeye başladım. Mutluluk verici. Çınar ağacı da bu sembollerden birisidir.''
Bugün olduğu gibi, eskiden de İstanbul''un birçok değerini kaybetmesinden şikâyet edildiğini belirten Üstün İnanç, çınar ağaçlarıyla ilgili yazar Peyami Safa''dan duyduğu bir sözü de dinleyicilerine aktardı:
''14-15 yaşlarımdayken Peyami Safa''nın yanına giderdim. Yine yanına gittiğim bir gün Anadolu''dan yaşlı bir karı-koca yanına gelmişti. Bu çift laf arasında konuşurken üstada ''Efendim İstanbul bitmiş.'' Dediler. Üstad ''Neden?'' diye sordu. Onlar da ''Çok kalabalık, çok gürültülü bir şehir oldu.'' Diye cevap verdiler. Peyami Safa misafirlerine dikkatlice baktı ve şöyle dedi: ''Çınar ağaçlarına bakın, yerinde duruyorsa İstanbul yerindedir.'' dedi. O anı hiç unutamam, çınar ağaçlarının ne kadar mühim olduğunu o an idrak ettim. Erguvanların yeniden İstanbul''da görünmesi çok güzel , inşallah yakında her yerde çınar ağaçları da görmeye başlarız.''
