Günümüzde kanser, damar sertliği gibi hastalıkların daha sık görüldüğü bir gerçek. Yaşam koşullarının iyileştiği, hijyene verilen önemin arttığı göz önüne alınırsa tam tersinin olması beklenirdi. Genel kanı maruz kaldığımız çevresel faktörlerin bu hastalıkları tetiklediği yönünde. Yapılan araştırmalar ise, kanser, damar sertliği v.b gibi hastalıkların günümüzde yaygın olarak görülmesinin sebeplerinden birinin de, sağlıksız gıda ürünlerinin tüketimindeki artış olduğunu gösteriyor.
Dünya Sağlık Örgütü, 2020 yılına kadar kanser hastalıklarının yüzde 60 oranında artacağını işaret ediyor. Bu artıştan, yüzde 30 oranında sigara, yüzde 35 oranında ise içinde katkı maddeleri kullanılan beslenme maddeleri sorumlu tutuluyor. Katkı maddeleri, gıdaların içine, gıdaların kıvamını sağlamak, besin değerini korumak veya arttırmak, lezzetini ve sağlığa yararlı halini muhafaza etmek, asitlik veya alkaliliğini dengelemek, istenen rengi vermek için katılan kimyasallar. Bunlardan E 100'den E 181'e kadar olanları renklendirici, E 200'den E 297'ye kadar olanları koruyucu, E 300'den E 385'e kadar olanları antioksidan, E 400'den E 495'e kadar olanları kıvam arttırıcı E900'den E 1520'ye kadar olanları ise tatlandırıcı ve parlatıcı olarak kullanılıyor. Katkı maddeleri yiyeceklerde, içeceklerde ve en çok çocuklara yönelik üretilen şekerleme ve benzeri ürünlerde kullanılıyor. Şehirde yaşayan bir tüketicinin, günde iki binin üzerinde katkı maddesi türünü bünyesine aldığı söyleniyor.
Gelişmiş ülkeler, insanları doğal ve katkısız ürünler tüketmeleri konusunda bilinçlendirmeye çalışıyor. Bazı ürünlerin etiketinde bulunan “hiçbir koruyucu katkı maddesi içermez” ifadesi, yüzde 100 doğal ve katkısız gibi algılanmasına sebep oluyor. Oysa içerisinde asitlik düzenleyici, aroma arttırıcı gibi katkı maddeleri bulunabiliyor. Gıda ve kimya endüstrisi yıllardır tüm gıda katkı maddelerinin güvenilir olduğunu söylemekteyse de uzun yıllar kullanıldıktan sonra sağlık riskleri taşıdığı ortaya çıkan pek çok katkı maddesi olduğu da bir gerçek. Üstelik yasaklanan katkı maddelerinin bir kısmı bazı ülkelerde, kullanılmaya devam ediliyor.
“Yüzde 100 katkısız, yüzde 100 doğal” sloganını müşteri taahhüdü haline getiren Naturamaks, ambalajından hammaddesine kadar kullanılan bütün ürünlerde kimyasal madde olmamasını standartlaştırıyor. Naturamaksın bütün ürünleri sağlıklı ve dönüşümlü olan cam ambalajında piyasaya sunuluyor.
Beş çeşit olarak satışa sunulan Naturamaks çorbaları, koruyucu, aroma artırıcı, tatlandırıcı, asitlik düzenleyici, kıvam artırıcı hiçbir katkı maddesi konulmadan hazırlanıyor ve hava almaması için vakumlu ambalajlama tekniği ile ambalajlanıyor. Naturamaks, et suları ise tavuk ve dana etlerinden elde ediliyor ve Türkiye'de ilk kez sıvı olarak cam şişede satışa sunuluyor. Yemeğin lezzetini artırmak için, Naturamaks sıvı et sularından yemeğe bir tatlı kaşık ilave etmek yeterli oluyor. Naturamaks, 3 yılda 187 çeşit ürün çıkartarak tüketicisine birçok değişik segmentte doğal ve katkısız ürünler sunacak.
Bazı gıda maddeleri veya katkılarının tetikleyebileceği sorunlar