Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 28 Şubat soruşturması çerçesesinde yapılan operasyonların intikam hırsıyla değerlendirilemeyeceğini belirterek 'Sürecin sadece demokratik parlamenter sistemlerin gereği olan bir süreç olması, bunun böyle bilinmesi gerekir' dedi.
Erdoğan, Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda 28 Şubat sürecine ilişkin operasyonlarla ilgili soruları cevaplandıran Başbakan Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Adalet intikam duygusuyla aranmaz' sözlerine tepki gösterdi.
Soruşturmanın 12 Eylül referandumunda kabul edilen 26 maddelik anayasa paketiyle kendini bulan ve halkın kendilerinden talebi olan sürecin neticesi olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan Soruşturma sivil iradenin, yasal sürecin işletilmesine, çalıştırılmasına yönelik bir adım olduğunu söyledi.
Erdoğan, şöyle konuştu: 'Şu anda bu süreç işlemektedir ve temenni ederiz ki bu süreç en kısa zamanda neticelendirilsin. Şunun bilinmesini özellikle hatırlatmak isterim; kimse bu süreci bir intikam hırsı olarak değerlendiremez, bir intikam hırsı olarak ele alamaz. Sürecin sadece demokratik parlamenter sistemlerin gereği olan bir süreç olması, bunun böyle bilinmesi gerekir. Temenni ederim ki kısa sürede neticelenerek, adalet yerini bulur.'
Toplantıda iki ülke arasındaki ticaret hacmini 2015 yılına kadar 3 milyar dolara çıkarma hedefi belirlendiklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, İki ülke arasında vizelerin kaldırılması konusunda atılan adımlara da değindi. Erdoğan, 'Vize konusunda şu anda özellikle diplomatlarımız ve resmi görevlilerdeki vizeyi artık kaldırmak... Ama biz bunu tabii yeterli görmüyoruz. Vizeyi kaldıralım ki gidiş gelişler daha da yoğunlaşsın.” ifadesini kullandı.
Konuk Başbakan Hasina ise Bangladeş'in, Türk hükümeti ile ilişkilerine önem verdiğini ifade ederek Türk iş adamlarını yatırım yapmaya davet etti. Bangladeş ve Türkiye arasındaki vize muafiyetinden aşamalı olarak her kesimin faydalanabileceğine işaret eden Sheikh Hasina, 'Vize muafiyetinin iki ülke arasındaki iş birliği fırsatlarının artırılmasına büyük katkısı olacak. ' dedi.
Başbakan Erdoğan, Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina ile düzenlediği ortak basın toplantısında Suriye'de yaşanan gelişmelerle ilgili olarak da değerlendirmelerde bulundu. Önemli olanın Suriye'ye barışın gelmesi olduğununun altını çizen Başbakan, tanların kışlalara çekilmesi gerektiğini çözüm için halkın önüne sandık konulması gerektiğini ifade etti. Başbakan Erdoğan özetle şunları kaydetti:
Annan Planı'nın bu şekilde ifade edilmesi bana göre biraz eksik oluyor. Ortada Sayın Annan'ın teklif ettiği altı maddelik bir plan var. Bu genişletilmiş bir plan şeklinde değerlendirilemez. Bu altı maddelik planın şu anda uygulaması oldu mu, olmadı mı? Ben bunun uygulandığı kanaatinde değilim. Böyle bir şey ortada yok.
Ama biz başından beri biliyorsunuz Sayın Annan'ı destekledik, destekliyoruz. Yeter ki neticeyi alalım. Burada neticeyi alabilmek için öncelikle bir defa bu tankların şehirlerden çekilmesi lazım. Mahallelerin arasından çekilmesi lazım. 'Efendim oradan çektik' Eee? 'Kırsala konuşlandırdık' Eğer böyleyse bu tankların, topların çekilmesi anlamına gelmez.
Bunların yeri bellidir. Kışladır. Kışlaya bunların sokulması lazım. Yönetim bu icraatıyla halkına güven vermek durumundadır. Şu anda burada halka güven var mı? Henüz halka güven söz konusu değil. Biz başından beri bir şeyin peşindeyiz o da şudur: Suriye'de biz halkın taleplerine uyulmasından yanayız. Ve halkın taleplerine uyulması halinde ki o da hep ısrarla söylediğimiz sandığın halkın önüne getirilmesidir. Sandık halkın önüne gelsin, sandıktan kim çıkarsa çıksın uluslararası camia ona saygı duyacaktır.
Ama 'hayır sandıktan kim çıkarsa çıksın değil, biz kimi istersek o çıksın' derseniz bu otokratik bir anlayıştır. Biz Türkiye olarak otokratik bir anlayışa karşıyız, totaliter bir anlayışa karşıyız. Otoriter bir anlayışa karşıyız. Konuya ilişkin çalışmalar sürecek. İstediğimiz şudur: Suriye'de barış egemen olsun, Suriye halkının dediği olsun, alkışlayalım, 'başımız gözümüz üstüne' diyelim. Olay budur.
