İran Genelkurmay Başkanı'nın Patriotlar ile ilgili açıklamaları konusunda ise Erdoğan, pek muhatap almasının, bir başbakan olarak hiç doğru olmadığını belirtti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Portekiz Başbakanı Pedro Passos Coelho'yu, Başbakanlık Merkez Bina'da resmi törenle karşıladı. Heyetler arası görüşmeler sonrası ortak basın toplantısı düzenlendi. Öncesinde ise iki ülke dışişleri bakanları arasında işbirliği protokolü imzalanırken, Başbakan Erdoğan ile Coelho arasında strateji belgesi imzalandı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Patroit füzelerinin Türkiye'ye yerleştirilmesi konusunda verilen destekten dolayı Portekiz'e teşekkür etti. İki ülke arasındaki ticaret hacminin 1 milyar doların üzerinde olduğunu dile getiren Erdoğan, atılan imzalar sayesinde süratle kısa zamanda ticaretin gelişeceğine inandığını vurguladı. Yakın bir zamanda Portekiz'e iade-i ziyarette bulunacağını ifade eden Erdoğan, stratejik belgenin imzalanmasının çok çok önemli olduğunu söyledi. Görüşmelerde, AB sürecinde verilen destekten dolayı şükranlarını ifade ettiğini anlatan Erdoğan, bundan sonra da devam etmesi temennisinde bulundu.
"TÜRKİYE AB'YE YÜK OLMAYA DEĞİL YÜK ALMAYA GELİYOR"
Türkiye'nin tam üyeliğinin, Türkiye'den daha çok Avrupa Birliği (AB)'ni güçlendireceğini belirten Erdoğan, Türkiye'nin yük olmaya değil yük almaya gelen, bu kabiliyetleri kendinde taşıyan bir ülke olduğunu dikkat çekti. Vize muafiyetinin de gündeme getirildiğini dile getiren Erdoğan; Suriye, İsrail-Filistin ve Kıbrıs konularının etraflıca değerlendirildiğini vurguladı. Akşam da birlikte olunacağını ve birçok konuyu değerlendirme imkanı olacağını anlatan Erdoğan, Göktürk uydusunun da bugün fırlatıldığını ve onun heyecanını taşıdıklarını kaydetti.
Portekiz Başbakanı Pedro Passos Coelho da uydu fırlatılmasını büyük bir ilgiyle izleyeceklerini söyledi. Coğrafi olarak uzak olunsa da yakın dost ve müttefik olunduğunu belirten Coelho, iki ülke arasında pek çok ortak noktanın olduğunu ifade etti. İlk zirvenin Portekiz'de yapılacağını anlatan Coelho, Başbakan Erdoğan'ın ağırlanacağını söyledi.
Ortak çıkarların olduğu pek çok alanda fırsatların daha iyi değerlendirileceğini ifade eden Coelho, IMF ve AB'nin ekonomiye yönelik çalışmalarını desteklediğini kaydetti. Türkiye'nin yaşadığı deneyimden daha fazla haberdar olmak istediklerini belirten Coelho, ekonomik ve siyasi işbirliğinin daha genişletilmesini istediklerini ifade etti.
AB'nin, Avrupa Para Birliği'ni genişlettiğini belirten Coelho, desteklerine rağmen Türkiye'nin AB ilişkilerinin sönük kaldığını ve bunun canlanmasını istediklerini vurguladı. Vize konusunda gelişme olması gerektiğini belirten Coelho, farklı konularda çok yakın görüşlere sahip olunduğunu söyledi.
Bu arada, tercüme sıkıntısı yaşanınca devreye Başbakan Erdoğan girdi. Aksaklık giderilince konuk gazetecinin ekonomik forumuna yönelik sorusuna Coelho, Avrupa yasaları sebebiyle Türk şirketlerinin teklif veremediğini kaydetti. Portekiz Hava Yolları'nın özelleştirilmesiyle ilgili ikinci dalga olacağını belirten Coelho, o zaman Türk firmalarının teklif vermesini umut ettiğini belirtti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ayrıca, 5,72 milyar dolar ile otoyolların özelleştirildiğini hatırlattı. Özelleştirmenin, 25 yıllığına bir imtiyaz hakkının devri olduğunu vurgulayan Erdoğan; otoyolların bakım, onarımı, yol tamiri vs herşeyin yükleniciye ait olduğunu ifade etti. "Fiyatlardaki artışlar tamamıyla enflasyon oranına endekslidir, yani 'İstediğim kadar zam yaparım' diyemez. Enflasyon neyse o kadar." diyen Erdoğan, bu özelleştirmenin, Türkiye'nin değişim dönüşümdeki en önemli anlayış farkı olduğunu söyledi. Erdoğan, en yüksek oranda böyle bir özelliştirmeyi gerçekleştirdiklerini kaydetti.
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın, Şeb-i Arus törenlerine davete rağmen katılmamasına ilişkin bir soruya Erdoğan, "Davet etmek bizden. Biz davetimizi yaptık, davete icabet edemeyişiyle alakalı olarak değişik bazı şeyler söylendi ama Patriotlarla ilgili herhangi bir şey gelmedi." karşılığını verdi.
İran Genelkurmay Başkanı'nın, Patriotlar ile ilgili açıklamaları konusunda ise Başbakan Erdoğan, "Bu genelkurmay başkanı, böyle arada sırada biliyorsunuz çıkar bazı açıklamalar yapar. Biz bunu ilgililere sorduğumuz zaman da 'Kendi düşüncesidir' derler. Nasıl kendi düşüncesiyse. Böyle bir anlayış var. Onun için pek muhatap almamız, bir başbakan olarak zaten hiç doğru değil." diye konuştu.
Diğer yandan, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin sağlık durumuyla ilgili bir soruya da Erdoğan, "Ölümüyle alakalı böyle bir şey bize şu ana kadar gelmiş değildir, bunların hepsi uydurmadır. Sadece bir ağır rahatsızlığının olduğunu, biz de buna karşı arzu ederseniz sizlere hemen bir jet ambulans gönderebiliriz, bizden bazı talepleri olursa o talepleri karşılayabiliriz dedik. Konu onların takdirindedir. Eğer ambulans talep ederlerse hemen jet ambulanslarımızından birini oraya göndereceğiz." şeklinde konuştu.
