|

Kafkas satrancı

Türkiye ile Ermenistan arasındaki yakınlaşma Azerbaycan ilişkilerini etkilerken, gelişmeler Kafkas satrancına döndü. Türkiye, Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki trafik Rusya-ABD ve Türkiye'nin bölgesel etkinlik mücadelesine sahne oluyor.

Abdülkadir Selvi
00:00 - 19/04/2009 dimanche
Güncelleme: 01:56 - 19/04/2009 dimanche
Yeni Şafak
Kafkas satrancı
Kafkas satrancı

Türkiye-Ermenistan ve Azerbaycan üçgeninde yaşanan gelişmelerin öteki yüzünde de Rusya ile ABD'nin bölgede etkin olma çabaları yatıyor. Türkiye ile Ermenistan arasındaki yakınlaşma Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerini etkilerken, gelişmeler Kafkas satrancına döndü. Türkiye ile Ermenistan ve Azerbaycan arasında yaşanan trafik Rusya-ABD ve Türkiye arasında bölgesel etkinlik mücadelesine sahne oluyor.

TÜRKİYE'NİN KATKISI

Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın iki ülke arasındaki sınırın Ekim ayından önce açılacağı yönündeki sözleri üzerine Azerbaycan kamuoyu Türkiye'ye karşı harekete geçerken, Başbakan Erdoğan Dağlık Karabağ sorunu çözülmeden sınırın açılmasının söz konusu olmadığını açıkladı. Cumhurbaşkanı Gül ile Dışişleri Bakanı Ali Babacan da Azeri kadın milletvekilleriyle yaptıkları görüşmelerde Azerbaycan'ı rahatsız edecek bir çözümün söz konusu olmadığı güvencesini verdi.

TEMASLAR YOĞUNLAŞTI

Başbakan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Gül, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev'i de arayarak ayrı ayrı bilgilendirdiler. İki ülke arasında kamuoyuna yansıyanın ötesinde yoğun bir temas trafiği yürütülüyor.

Türkiye ile Ermenistan arasında yürütülen temaslarda ilerleme sağlanılması beklenen noktalar şunlar:

  • Ermenistan tarafından işgal altında tutulan 7 bölgeden (Reyondan) 5'inin Azerbaycan'a geri verilmesi, 2 reyonla ilgili müzakerelere devam edilmesi.
  • Azerbaycan yönetimi bu öneriye sıcak bakarken, Laçin koridorunun açılması da Türkiye'nin öncelikleri arasında yer alıyor.
  • Türkiye-Ermenistan sınırının açılması iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesine bağlı. Dağlık Karabağ sorunu çözülmeden sınırın açılması mümkün değil.
    RUSYA-ABD REKABETİ

    ABD Başkanı Obama, İlham Aliyev'i bizzat kendisi arayarak, Bakü yönetimine verdiği önemi ortaya koydu. Doğu Bloku'nun dağılmasından sonra Ermenistan'ı kışkırtarak Azerbaycan topraklarını işgal etmesini sağlayan Rusya, Ermenistan'ın ABD ve AB ile yakınlaşmasını engellemek için Azerbaycan kartını kullandığı iddia edeliyor. Aliyev 17 Nisan tarihinde ziyaret ettiği Rusya'da, Devlet Başkanı Medvedev ile görüştü.

    Bu arada Ermenistan ile köklü ilişkileri bulunan İran'ın da Ermenistan ile anlaşmalar yapmak suretiyle bu süreçte etkin olmaya çalıştığı ifade edildi.


    Azeri kamuoyuna özellikle çok yanlış bilgiler aktarılıyor

    Yeni Şafak yazarı İbrahim Karagül: Kamuoyları çok garip bir şekilde manipüle ediliyor. Türkiye elbette ki Ermenistan ile ilişkilerini güçlendirmek istiyor ve bu yolla da işgal altındaki Azeri topraklarının iadesi konusunda somut gelişmelerin olabileceğine inanıyor. Burada iki ülke ilişkilerini aşan boyutu var bu olayın. Kafkaslarda doğu ile batı arasında bir güç mücadelesi yaşanıyor. Türkiye-Ermenistan yakınlaşması Ermenistan'ı Rusya'nın nüfuz alanından çıkarıp Güney Kafkasları, batı eksenine katma konusundaki Amerika ve Avrupa projeleri ile de örtüşüyor. Buna karşı Rusya ve İran'da bölgesel kartlarını oynuyor. Rusya-Azerbaycan üzerindeki etkinliğini kullanıyor, bu bir nevi Türkiye'ye bir şantaj ve uyarı şeklinde kullanılıyor. Azerbaycan konusunda kullanılan her kart şu an için etkili oluyor. Azeri kamuoyuna özellikle çok yanlış bilgiler aktarılıyor.

    Türkiye karşıtı bir hava estiriliyor.


    İlişkiler eş zamanlı yürütülmeli

    Dışişleri eski Bakanı Hikmet Çetin: Türkiye'nin Azerbaycan'a rağmen bir şey yapacağı kanaatinde değilim. Türk hükümetinin Azerbaycan'a yeterince güvene vereceğini umuyorum. İki ülke arasında bir kırıklık olmamalı ve olacağını sanmıyorum. Azerbayca'nın da bir şekilde dahil edilmesiyle Türkiye-Ermenistan yakınlaşmasını gerekli görüyorum. Bunu Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki sorunların çözülmesi için gerekli görüyorum. Öyle bir paketle Türkiye-Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki ilişkiler üçlü ve eşzamanlı olarak götürülebilmeli.


    Görüşmeyi yararlı görüyorum

    Uluslararsı ilişkiler uzmanı Doç.Dr. Sadi Çaycı: Kavga etmek, sessizlik yerine ve konuşmama yerine konuşulmasını yararlı görürüm. Ancak her konuşmanın bir seviyesi vardır. Ermenistan ile görüşmeler de yarar görürüm. Önemli olan doğru insanlar, doğru yerlerde, doğru şeyleri anlatabiliyor mu? Tribünlere oynanırsa sonuç alınamaz. Ben her türlü diyaloga, her türlü görüşmeye taraftar olan birisiyim. Uluslar arası ilişkiler egemen unsurlarla, eşitler arasında bir ilişki türü olduğu için kimseyi zorlayamazsınız. Ancak etkileyebilirsiniz. Sonuç alabilmek için muhatabınızı ciddiye almanız lazım.


    Çözüme yaklaştıkça taraflara baskılar artar

    SETA Genel Direktörü Dr. İbrahim Kalın: Bu biraz Prof. Dr. Vamık Volkan'ın akordion teorisini andırıyor. Vamık bey, taraflar çözüme yaşlaştıkça basınç artar diyor. Ben psikolojik havada bunu görüyorum. Çözüm konusunda niyetler var, ancak bunun nasıl sonuçlandırılacağı noktasında bir kaygı var. Azeriler Türkiye bizi dışlıyor mu, Rusya'da ise Ermenistan bizim kontrolümüz dışına mı çıkıyor; Ermenistan'da ise çözüme giderse Diaspora'dan başımıza bir iş çıkar mı, Türkiye'de de bu anlaşma soykırım konusunu çözer mi, Azeri enerji imkanlarını kaybeder miyiz kaygısı var. Herkeste bir kaygı var. Türkiye ile Ermenistan arasındaki anlaşmanın Rus istihbaratı tarafından Azerilere verildiği söyleniyor. Azerbaycan'daki kaygıların temelinde bu gösteriliyor. Ancak, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın Yukarı Karabağ sorunu çözülmeden bizim sınırı açmamız mümkün değil, şeklindeki bir açıklaması oldu. Bu Türkiye'nin kendisini bağlayan bir açıklamaydı ama Türkiye'nin Azerbaycan'ı dışarıda bırakan bir çözüme yanaşmayacağı ortaya çıktı. Türkiye Ermenistan ile ilişkilerini hep Azerbaycan ile birlikte üçlü olarak götürdü.



  • il y a 15 ans