|

TÜSİAD'ı bombaladı

'Böyle bir ülkeye yabancı sermaye gelmez' demek vatana ihanettir. Ey TÜSİAD, ananas meselesinden niye rahatsız değilsin? Yargıdaki paralel örgütlenmenin şantajından niye rahatsız değilsin?

İlhan Toprak
00:00 - 25/01/2014 Cumartesi
Güncelleme: 23:19 - 24/01/2014 Cuma
Yeni Şafak
TÜSİAD'ı bombaladı
TÜSİAD'ı bombaladı

Başbakan Tayyip Erdoğan, partisinin Ankara Belediye Başkan Adayları Tanıtım Toplantısı'nda, TÜSİAD'ın çizdiği hayali Türkiye tablosunu sert sözlerle eleştirdi. Erdoğan, özetle şunları söyledi:

Bu ülkede malum bir medya zihniyeti, malum bir medya yapılanması vardı. Çıkarlarına uyanı göklere çıkarıyor, uymayanları hedef alıp acımasızca yıpratıyorlardı. İşte o malum medya bu 11 yıllık süreçte milli irade üzerindeki etkisini, gücünü yitirdi. Millet artık manşetlerin dilini çözdü. İşte bu malum medya bu olumsuz etkisini yitirdiği için, milli irade üzerindeki etkisini yitirdiği için şu anda son bir gayretle demokrasiye saldırıyor. Demokrasi ve milli irade üzerinde keyfince tasarrufta bulunan bir başka kesim de sermaye. Onlar da millet iradesini yok saydılar. Fakat şimdi milli iradeye söz geçiremiyorlar. İşte onun için yeni Türkiye'den rahatsız oluyor, eski günlere dönmek için feryat ediyorlar.

HEMEN KAPIYA KOYARSINIZ

TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz, olduğundan çok farklı bir Türkiye, farklı bir manzara çizmeye çalıştı. Neymiş? Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, bununla ilgili kanun teklifinden büyük rahatsızlık duyuyorlarmış. Senin rahatsızlık duyduğun ne? Bir defa sen şu anda neden rahatsızlık duyduğunu hiç gelip de bu ülkenin yetkili birimi olan Adalet Bakanı ile veya Hükümeti ile görüştün mü? Etrafınızdaki belli maaşlı memurlarınız var. Onların size vermiş olduğu bilgilerle mi siz bunu değerlendiriyorsunuz? Siz işinize geleni yanınızda barındırırsınız, işinize gelmeyeni hemen kapıya koyarsanız. Peki Hükümet şu anda bu ülkenin menfaatlerini korumayan insanları acaba istediği gibi sağa sola atama imkanına sahip mi? Maalesef değil, eli kolu bağlı. İşte biz onları düzenliyoruz.

YANLIŞIN VAR ONUN iÇiN

Peki ey TÜSİAD, ananas meselesinden niye rahatsız değilsin? Uganda'da sizlere rafineri bağlantısı kuranlardan niye rahatsız değilsin? Yargı içindeki paralel örgütlenmenin iş dünyası üzerindeki ağır baskısından, şantajından rahatsızlıklarınız niye yok? Niye? Çünkü bazılarının işleri tıkır tıkır yürüyor. Ananaslar gelip gidiyor. Herhalde bu bildiğiniz ananas değil, anlıyorsunuz. Bunlar farklı, ananas bunun kod adıdır kod. Rafineri dağıtımları da yapılıyor. Yargıda bazı işler çözülüyor. Beyefendiler bundan rahatsız olmuyorlar. Rafineriyi alırken rahatsız değilsin, peki cezalar kesilirken niye rahatsız oluyorsun? Yanlışın var da onun için.

BiZE MiLLETiMiZ YETER

Devlet içindeki paralel yapıdan değil o yapıyla mücadele için attıkları adımlardan rahatsız oluyorlar. Yargının bağımsızlığını savunur gibi yapıyor ama yargıda bozulan tarafsızlığı hiç dile getirmiyorlar. TÜSİAD kusura bakmasın, maalesef bugüne kadar hiçbir zaman milletin yanında durmadılar. Bugün de durmuyor. TÜSİAD'a rağmen iş dünyasının üzerindeki baskıyı, şantajı, tehditleri kaldırdık. Bizzat bana 'Sizin döneminizde bire beş kazandık' dediler. Şimdi utanmadan, sıkılmadan 'Böyle bir ülkeye küresel sermaye gelmez' diyorlar. Bu TÜSİAD bugüne kadar bu ülkede hiç samimi davranmadı. Ve yeri geldi şu ifadeyi de kullandılar, 'Hükümet başarılı ama bizim oyumuz başka yere.' Bunu da kullandılar. Zaten vermezsen verme, bize milletimiz yeter.

KARŞINIZDA BiZi BULACAKSINIZ

AK Parti iktidarına karşı bu kadar açık bir şekilde tavır ortaya koyanlar, bilsinler ki bundan sonra biz de onlara karşı bu tavrı koyacağız. Bunlar bu ülkede hükümete karşı yapılan bu darbe girişimine yönelik bir tavır ortaya koymadılar. Siz darbe girişimine karşı ortaya tavır koymuyorsunuz öyle mi? O zaman karşınızda bizi bulacaksınız. Samimi, dürüst her işinizde yanınızdayız ama yanlışınızda asla bizi yanınızda bulmayacaksınız, bugüne kadar bulmadığınız gibi.

O ZAMAN CEVABINI ALACAKSIN

TÜSİAD'ın Başkanı böyle bir ülkeye küresel sermaye gelmez ifadesini kullanamaz. Eğer kullanıyorsa bu ülkeye karşı ihanettir. Onun için dürüst olmaya mecburlar, dürüst olmadıkları sürece kusura bakmasınlar. Biz, bu makamlara TÜSİAD ile gelmedik, TÜSİAD'a rağmen geldik. TÜSİAD'a rağmen de milli iradeyi, demokrasiyi savunmaya, paralel örgütle mücadeleye devam edeceğiz. 'Türkiye'ye yabancı sermaye gelmez' diye adeta kendi ülkelerine, kendi hükümetlerini tehdit ediyorlar, öyle mi? O zaman cevabını alacaksın.

Kaset komplosunu Baykal'a sen kurdun

Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da seslenerek, 'Ey genel müdür, o klasöre elini koyarak durduğun pozun var ya senin, neydi? İstanbul'a şimdi aday gösterdiğiniz şahsın yolsuzluk klasörüydü. Onu partinizden ihraç ederken o yolsuzluk klasörünün önünde sen poz veriyordun. Sana pazar gününe kadar müsaade. Pazar gününe kadar sen İstanbul Büyükşehir adayınla (Mustafa Sarıgül) alakalı o yolsuzluk klasörünü açıklamazsan ben CHP'nin özet raporunu kendim açıklayacağım. Eğer dürüstsen, yolsuzluğa karşı mücadelede samimiysen İstanbul adayının klasörünü açıkla, yoksa ben açıklayacağım. Sen kendi genel başkanına o kaset olayını yapmamış olsaydın bugün zaten burada değildin. Sayın Baykal'a bu tezgahı kuranın da kim olduğu ortaya çıkıyor zaten, demek ki paralel kasetçiler de var. Her şey çıkıyor ortaya, buralara gelmek isteyenler işte bu oyunlarda kullanmak suretiyle buralara geliyorlar, bu kadar da mahirdir' diye konuştu.

O örgüt CHP'yi kıskacına almış

'Türkiye'nin insani yardım tırlarını durduranların da bu fotoğraflardan sonra kendilerinden utanmış olmalarını diliyorum' diyen Erdoğan, 'Umarım o TIR'ları durduranlar, engellemek isteyenler, kime ve neye hizmet ettiklerini görmüşlerdir. Eğer zerre kadar vicdanları varsa umarım mahcup olmuşlardır. MİT'e silah kaçakçısı ithamında bulunan CHP'nin Genel Başkanı'nı ben milletime havale ediyorum. Bunu olsa olsa düşman ülkelerinin liderleri yapar. Dünyanın hiçbir yerinde, kendi ülkesinin istihbarat örgütünü yıpratmaya çalışan birini bulamazsınız. Türkiye'de bu CHP tarafından yapılıyor, CHP'yi kıskacına almış bir örgüt tarafından yapılıyor' dedi. Erdoğan, ne yaparlarsa yapsınlar büyük Türkiye'nin, yeni Türkiye'nin yürüyüşünü asla engelleyemeyeceklerini, milletin önce Gezi Parkı odaklı olaylarda, ardından da İstanbul merkezli operasyonda neyin ne olduğunu, kimin ne yapmak istediğini açık ve net olarak gördüğünü belirtti.

Vahşete hala tepki göstermedi

İnsanı insanlığından utandıran bu fotoğraflardan sonra Suriye için acil bir çözüm üretilmesinin en büyük arzuları olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, 'Bütün insanlık insanlığından utandı o fotoğraflardan ama CHP'den tık yok. Teröristler Türkiye'de yetiştirilmiş diyorlar. Bunların burada eğitildiğini ispat edemezseniz alçaksınız. 55 bin fotoğraf karesinde hala Esed'in yanında yer alanlara sesleniyorum; bunun hesabını nasıl vereceksiniz' diye konuştu.

HSYK'yı çekmek söz konusu değil

Başbakan, HSYK ile ilgili düzenlemeyi geri çekmelerinin söz konusu olmadığını bildirdi. Erdoğan, 'Arzu ederdik ki HSYK ile ilgili bu düzenleme bir anayasal düzenleme olsun. Bu anayasal düzenlemeyle ilgili olarak muhalefete gerekli çağrımızı yaptık. Olumlu bir netice gelmeyince bu defa biz yasal düzenlemeyla ilgili çalışmalarımıza devam ettik. Şimdi ne olabilir deyince, arkadaşlarımızla yaptığımız değerlendirmede en azından Adalet Akademisi ile ilgili 22 maddelik konuyu Genel Kurul'dan geçirmekte kararlıyız. Bunun dışında belki bir 2-3 madde daha geçebilir. Bu 2-3 maddenin dışında kalan kısmını şimdilik kenara çekip donduracağız. Ama ileride herhangi bir gereklilik olursa tekrar Genel Kurulda bu süreci devam ettirebiliriz' dedi.

Meclis'te önceki gün yaşanan kavgaya ilişkin de Erdoğan, 'Keşke bu noktaya hiç gelmemiş olsaydı. Başbakan'a hakaretlerin yapılması herhalde tahrik unsurudur. Herkesin tahrik unsurlarından kaçması gerekir. Böyle olursa gelecekte de böyle şeyler yaşanır. Biz savunmamızı yapıyor, eleştirileri dinliyoruz. İddialara cevap verirken muhalefetten bağırmalar, çağırmalar. Meclis adabını öğrenmeleri lazım. Temenni ederim bundan sonra olmaz, hoş değil, arzu etmiyoruz. Benim özür dileme düşüncem yok. Şahsıma, aileme hakaret edenler önce bizden özür dilesinler' dedi.


10 yıl önce