Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, diplomatik bir dil kullanarak cumhurbaşkanı adaylığının devam ettiği mesajını verdi. Gül, 22 Temmuz öncesindeki seçim meydanlarında konuşulanları ve AK Parti mitinglerinde atılan sloganları ima ederek “Meydanları görmezlikten gelemeyiz” dedi. Gül, “Kimse kimseye siyasi yasak koyamaz” açıklaması yaparken muhalefet partilerine “Halkın AK Parti'ye verdiği oyları doğru okumalarını ümit ediyorum” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, cumhurbaşkanı adaylığı konusuyla ilgili basın toplantısını Dışişleri Bakanlığı binasında düzenlediği basın toplantısıyla değerlendirdi. Gül'ün, Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında cumhurbaşkanı adaylığını açıklarken diplomatik bir dil kullanması dikkat çekti. Gül, “Cumhurbaşkanlığına adayım” veya “Cumhurbaşkanı adaylığım devam ediyor” sözlerini kullanmadı.
Gül, 22 Temmuz seçimlerinden çıkan sonucunu herkes tarafından iyi tahlil edilmesi gerektiğini belirterek, “Halkın iradesini ve kararını en iyi şekilde tahlil etmeliyiz. Hepimiz üzerimize düşen ders ve görevleri çıkarmalıyız. Bir acelecilik içerisinde olmanın gereği olmadığı kanaatindeyim. Şüphesiz tüm siyasi partiler kendi iç organlarıyla değerlendirme yapacaklardır. Önümüzde iyi bir değerlendirme süreci vardır. Bu süre içerisinde zaten görüşmeler de yapılacaktır. Yeni bir sayfa var önümüzde. Türkiye'nin itibarını arttırmak, ülkemizi güçlendirmek için olgun bir hava içerisinde bu önümüzdeki süreci geçireceğimize inanıyorum. Tüm siyasi kişilerin bu süreçte aktif ve yapıcı bir şekilde bu süreçte yer almalarını ümit ediyorum. AK Parti'nin diğer partilerin aldığı oy oranlarını önemsediği gibi, diğer partilerin de bizim aldığımız yüzde 50'ye yakın oya oranını doğru okuyacaklarına ve önemseyecekleri inancındayım. Bunun demokrasinin bir gereği olduğuna da inanıyorum” diye konuştu.
Gül, bütün siyasi partilerin olgunluk içinde hareket etmesi gerektiğini belirterek, “Ben herkesin büyük bir siyasi olgunluk içerisinde götüreceğine, seçim meydanlarının görüşleri ve arzuları doğrultusunda ve milli iradenin işaret ettiği çerçeve icinde hareket edileceği inancındayım” dedi.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, görev süresi bitiği gerekçesiyle hükümetin kararnamelerini veto etmesine yönelik soru üzerine Gül, “Devlet-hükümet işlerinin aksamaması için zaten kısa bir süre sonra yine aynı şekilde yapılacak olan atamaların beklememesi lazım” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, 22 Temmuz seçim sonuçlarını derlendirirken, “Türk demokrasi seçimlerden güçlenerek çıktı. Oy verenlerin yüzde 85'inin Meclis'e yansıdığı bir tablo ortaya çıktı. Her iki kişiden birinin oyunu alan AK Parti büyük bir başarı elde etti. Milletimiz hükümetin 4.5 yıllık icraatlarına da güvenoyu verdi. Partimiz Türkiye'yi kucakladı. Ülkenin her yerinden oy alabilen, 80 ilden milletvekili çıkarabilen tek siyasi parti oldu. Temsil edilen kadın sayısında da TBMM, dünya parlamentoları arasında 22 basamak birden yükseldi. Partimiz, hem gelişmiş hem geri kalmış şehirlerden benzer oranlarda oylar aldı” diye konuştu.
Gül'ün Köşk için aday olacağına yönelik açıklamaları üzerine Mehmet Ali Birand, Kanal D Ana haber bülteninde SMS ile anket yaptı. Ankete katılan 52 bin kişinin yüzde 77'si Gül'ün Cumhurbaşkanlığı adaylığı için 'evet' cevabı verdi.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, 22 Temmuz seçimleri öncesinde öne sürülen bahanelerin ortadan kalktığını vurguladı. Gül, bu açıklaması ile Cumhurbaşkanı Sezer ile eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve CHP Lideri Deniz Baykal'ın açıklamalarını ima etti. Sezer, Demirel ve Baykal şunları ileri sürmüştü:
Cumhurbaşkanı Sezer: Bu Anayasa değişikliğinin, temsilde adaletin sağlanamadığı bir Meclis tarafından ve bu kadar kısa bir süre içinde, yapılmasının uzun erimli ve giderilmesi olanaksız sakıncalar yaratacağı açıktır.
CHP lideri Deniz Baykal: Cumhurbaşkanı seçimi halktan yeni onay almış, yeni meşruiyet almış bir parlamento tarafından yapılmalıdır.
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel: Bu Meclisin cumhurbaşkanı seçmede temsil kabiliyeti yoktur.
