|

Bu hükümet yanlış yapmaz

Dershaneleri dönüştürme projesinin 'kapatma' kampanyasına çevrilmesine, Bediüzzaman Said Nursi'nin talebelerinden Mehmet Fırıncı Hoca itiraz etti. Hükümetin şimdiye kadar verdiği her sözü yerine getirdiğini söyleyen Fırıncı 'Ömrümde böylesine memleket hayrına çalışan bir hükümet görmedim. Dershane sahipleri devlete itimat etsin. Burada bir yanlış yapılmıyor. Hükümete itimat ediyorum' dedi.

Nil Gülsüm
00:00 - 1/12/2013 Pazar
Güncelleme: 21:44 - 30/11/2013 Cumartesi
Yeni Şafak
Bu hükümet  yanlış  yapmaz
Bu hükümet yanlış yapmaz

Milli Eğitim Bakanlığı dershanelerin dönüşümü çalışmalarını sürdürürken, sektörde bir kesim kamuoyunda sürekli 'Dershaneler kapatılacak, hedefte ise cemaat var' algısı oluşturmaya çalışıyor. Ayyuka çıkarılan tartışmaları Kültür Dershaneleri'nin kurucusu Mehmet Fırıncı Hoca'ya sordum. Hayattayken Bediüzzaman Said Nursi'nin en yakınında bulunan isimlerden, Nur talebesi Fırıncı Hoca, cemaatin de yakından bildiği ve hürmet ettiği isimlerden. Fırıncı Hoca, gündemdeki tartışmaları Said Nursi'nin hayatından örnekler vererek yorumladı.

Dershanelerin dönüşümü projesi son dönemin en tartışmalı konusu. Siz dershane sektörünün Türkiye'deki ilk temsilcilerindensiniz. Bu projeye nasıl bakıyorsunuz?

Doğrusu ben bu konuyu 'neler oluyor, nasıl olacak' diye hakikaten takip ettim. 'Yanlış bir iş mi yapılıyor' diye merak ettim. Milli Eğitim Bakanımızın muhtelif konuşmalarını dinleyince bir dönüşüm projesini ihtiyar etme fikirlerinden doğrusu ben memnun oldum. Devletimiz, bu kadar güzel işleri yaparken çocukların eğitimi ile ilgili bir alanda da bu dönüşümü yapmalıdır. Evet şimdiye kadarki eğitim sistemi dershaneleri zorunlu kılıyordu ancak madem devlet bu konuda köklü bir değişiklik imkanına sahip, o halde bunu yapması gerekir. Bu aksaklığı gidermeye dönük dönüşümü yapmak zaten vebaldir.

Projede bir yanlışlık veya haksızlık olduğunu düşünseydiniz ne yapardınız peki?

Burada bir haksızlık olduğunu düşünsem çekinmeden ifade ederim. Devlet nasıl ki sağlık konusundaki aksaklıkları çözdü, Milli Eğitim Bakanlığı da eğitimle ilgili sıkıntıyı ortadan kaldıracak dershanelerin dönüşümünü sağlamalıdır. Bu hükümetin sağlık dönüşüm çalışmalarından önce beni hem Türkiye'den hem de yurtdışından çok sayıda dostumuz arar ve sağlık sıkıntıları konusunda benden yardım isterlerdi. Çünkü benim tanıdığım çok doktor arkadaşımız vardı ve ben de onları yönlendirirdim. Şimdi hükümetin yaptığı sağlık reformlarıyla çok şükür buna gerek kalmadı. Artık hangi hastaneye gitseler en güzel muameleyi görüyorlar. Buna benzer bir değişim de Milli Eğitim'de telakki ediliyor.

DEVLETE İTİMAT ETSİNLER
Siz Milli Eğitim Bakanı'nın açıklamalarını dinlerken ikna oldunuz mu?

Ben meseleyi ayrıntılarıyla takip ettim ve benim kanaatim bu yöndedir. Milli Eğitim Bakanımız da çok ciddi, olgun birisi. Bu açıklamalarını dinlerken kendisine ayrıca hayranlık hissettim. Böyle güzel bir uygulamayı da inşallah memleketimize kazandıracaktır. Dershaneler bu eğitim sisteminin ortaya çıkardığı bir durum olabilir ama burada bir haksızlık da oluyor. Parası olan gidiyor olmayan gidemiyor. Dershane sahipleri, çalışanları devlete itimat etsinler. Burada bir yanlış yapılmıyor ve devlet bu dönüşümü sağlarken öğretmenlerin, çalışanların, öğrencilerin durumunu göz önünde tutuyor.

HER SÖZ TUTULDU
Bu çalışmanın bir 'kapatma' olmadığı net olarak söylenmesine rağmen hâlâ 'dershaneler kapatılıyor' iddiasında bulunanlar var. Ayrıca Nur Cemaati'ni bitirmeye yönelik bir girişim olduğu da iddialar arasında...

Mesele öyle değil ki! Milli Eğitim Bakanı kaç kademede ne yapacağını ayrıntılı olarak anlatıyor. Uygulanacak yöntemi açıklıyor, öğretmenleri işsiz bırakmayacaklarını söylüyor. Şimdiye dek bu hükümet söz verdiği her şeyi yerine getirdi. Verdiği sözleri yerine getiren bu hükümete kusura bakmasınlar ama ben itimat ediyorum.

Üstad siyasete müsaade etmedi
Said Nursi'nin siyasetle arasında mesafe olduğunu biliyoruz. Nur talebelerinin siyasetle ilişkileri ne şekilde olmalı, Said Nursi hayattayken yaklaşımı ne şekildeydi?

Bir kişi siyasete girerse kendi şahsı adına girmeli. Ama cemaat namına, Nur Cemaati adına girmesine Üstad hayattayken izin vermedi. Biz de bu şekilde düşünüyoruz. Elbette hükümetlerin dine hizmet eden tavırlarını da takdir ederiz. 'Allah razı olsun' deyip dua ederiz. Eğer bir noksanlık olursa 'Böyle yapsanız daha iyi olabilir' diyebilir Nur talebeleri ama ötesi değil.

Bu hizmetleri nasıl görmezler!
Türkiye, sizce son yıllarda AK Parti ile birlikte nasıl bir dönüşüm yaşadı?

Bu ülkenin 75 senesine benim aklım eriyor. Memleketin meselelerinde bu kadar himmetle gayretle çalışan bir hükümet, başbakan görmedim. Allah hepsinden razı olsun ve Rabbim onların yardımcısı olsun. Fevkalade güzel hizmetler bu iktidar döneminde yapıldı. Bu hizmetler karşısında biz ancak teşekkür ederiz. Başka ne denilebilir ki bu güzel hizmetler karşısında. Şu sağlık reformu hele hele başörtüsü meselesinde yapılanlar çok anlamlı. Biz başörtüsü sıkıntısı için senelerdir ağladık. Ve şükürler olsun ki bu sorunlar çözüldü. Bu hizmetleri nasıl görmezden gelebiliriz.

'Dershanelerin tek taşına bile dokundurmayız' yaklaşımıyla bu mekanlara bir kutsallık atfediliyor neredeyse. Okula hazırlık dershaneleri kutsal mı?

Risalelerin okutulduğu dershanelerle bu dershaneler çok farklı. Bilmeyenler karıştırıyor olabilir. Bu iki farklı yapının birbiriyle karıştırılmaması gerekir. Bu öğrencilerin çalıştığı yerlerde belki şöyle bir fayda vardır. Oraya gelen öğrencilerin namaz kılan ya da bazı dini hassasiyetleri olan kişilerle temasları ve örnek almaları açısından güzel olabilir. Eğer sıkıntı buysa bunu dershanelerin dönüşümü sonrasında akademik lise veya etüt merkezlerinde de yapabilirler.

İYİLİĞİN FARKINA VARIN
Son olarak hangi tavsiyede bulunursunuz?

On senedir memleketimiz için, insanlarımız için yapılanları görüyoruz. Yapılan bu kadar güzel şey varken bunları görmemek kadirşinaslığa yakışmaz. Bu iyiliği bilmemek olur. Ben de bütün kardeşlerime bu iyiliği ve hizmetleri görmelerini tavsiye ederim. Böyle konuştuğum için inşallah bana kızmazlar ama dershanelerin dönüşümüne razı olunması gerekir diye düşünüyorum.

Nur talebesi asayişe zarar vermez
Bediüzzaman Said Nursi'nin yakınında bulunan talebelerindensiniz. Onu sizden dinleyecek olursak neler söylersiniz?

Ben kendisini ilk gördüğümde müthiş bir şefkat deryası hissettim. İnsan soğuk bir havadan sıcak bir odaya girdiğinde nasıl bir duygu hissederse onun yanında girdiğimde de buna benzer bir duyguyu hissetmiştim. Muhtelif zamanlarda bu fakire söylediğini hiç unutamam. 'Ben bir tek insanın imanının kurtulması için cehenneme girmeye razı olmuşum kardeşim' demişti. Nur talebesi daima müspet hareket içinde olmalı, asayişe zarar verecek davranışta bulunmamalı. Haksızlığa uğrasa bile beddua etmemeli.

10 yıl önce