|

Türkiye bizim için milat oldu

BM'nin 1992'de müdahale ettiği Somali o gün bugündür dünyadan izole durumdaydı. Ta ki 19 Ağustos 2011'e kadar. Başbakan Erdoğan'ın Somali'ye yaptığı ziyaret bir dönüm noktası oldu. Başbakan Abdu Farah Shirdon, 'Erdoğan'ın ziyareti dünya kamuoyunun bize bakışını değiştirdi ve uluslararası medya bize odaklandı' dedi.

Cem Küçük
00:00 - 3/10/2013 Perşembe
Güncelleme: 22:39 - 2/10/2013 Çarşamba
Yeni Şafak
Türkiye bizim için milat oldu
Türkiye bizim için milat oldu
Somali Afrika'nın en önemli ülkelerinden bir tanesi. Afrika Boynuzu diye de biliniyor. Hint Okyanusu'nun dibinde. Aden Körfezi'ni Kızıl Deniz'den Hint Okyanusu'na bağlıyor. Dünya ticaretinin yüzde 60'ı buradan geçiyor. Çin, Avrupa ve ABD'ye sattığı malları buradan taşıyor. ABD ve Avrupa Asya'ya giderken bu hattı kullanıyor. Stratejik açıdan muazzam önemli bir ülke. Ayrıca Somali'nin Kenya'da, Etiyopya'da toprakları var. Halkın yüzde 99.8'i Müslüman. Afrika'nın güneyini etkileyecek potansiyele sahip. İklim ve toprak açısından da çok bereketli bir ülke Somali. Yağmur gerektirmeyen her şey yetişiyor Somali'de. Türkiye'de yılda bir kez hasat alınırken Somali'de yılda 3 hatta 4 kez hasat alınabiliyor. Bu kadar önemli bir ülke olunca bizde sorularımızı Somali Başbakanı Abdu Farah Shirdon'a yönelttik. Güvenlikten eğitime, sağlıkta tarıma kadar hemen aklımıza takılan her şeyi sorduk.
Somali stratejik ve coğrafi açıdan çok önemli bir ülke. Bu özelliklerini biraz açabilir misiniz?

Bir kere Kuzeybatıda Cibuti güneybatıda Kenya, kuzeyde Aden Körfezi ve Yemen, doğuda Hint Okyanusu, batıda Etiyopya ile çevrilidir. Kıtadaki en uzun sahil şeridine sahiptir. İklim dolayısıyla çok verimli bir toprağa sahiptir. Dünyanın tarım yapmaya en elverişli topraklarından bazıları buradadır.

Doğal yeraltı kaynaklarınız var mı?

Uranyum, demir, kalay, bakır, boksit ve doğalgaz yataklarına sahiptir. Bunların çoğuna el değmedi henüz.

Petrol yataklarınız olduğu söyleniyor, ama bilimsel olarak ispatlı mı bu?

Arap Körfezi'ne yakın olduğumuz için petrol yataklarımız var ama bunlar henüz çıkarılmadı. Dünyanın önde gelen uzmanları Somali'nin yeraltında büyük miktarda petrol olduğunu söylüyorlar.

İLK AMACIMIZ İSTİKRARI SAĞLAMAK
Ülkede siyasi ortam nasıl? Medyaya bakarsak istikrarsızlık büyük gibi görünüyor?

Zaten ilk amacımız ülkede istikrarsızlığı bitirmek ve düzeni sağlamak. Huzurun olması için önce çatışmanın, kaosun son bulması gerekiyor. Dolayısıyla güvenlik şu an da üzerine en çok kafa yorduğumuz konulardan biri.

Kara Şahin Düştü gibi filmlere bakınca ülkede sürekli bir savaş hali var gibi görünüyor. 1990'lara kıyasla ülkeniz iç yapısı nasıl?

1990'lara kıyasla çok daha iyi. Sürekli olarak da iyiye gidiyor. Her şey düzeldi diyemem ama eski problemlerimizi aşıyoruz. Elbette Somali'nin istikrara kavuşmasını istemeyen gruplar da faaliyetlerini sürdürüyorlar. Biz de istikrarı sağlamak için var gücümüzle çalışıyoruz.

Yeniden yapılanma sürecindeyiz

Ölümlerin istatistik bir bilgi olmaktan öteye geçemediği Somali'de, yiyecek yemek bulamayan insanların silah sahibi olması ayrı bir mesele. Başbakan Abdu Farah Shirdon bu tür sıkıntıların önüne geçmek için var güçleriyle çalıştıklarını söyledi.

Türkiye'nin yerini kimse tutamaz
Türkiye'yle ilişkilerinizi nasıl yorumluyorsunuz?

Türkiye bizim en yakın ilişki içinde olduğumuz ülke. Yeri hiçbir ülke tarafından doldurulamaz. Bu sadece ticari ve ekonomi meselelerden kaynaklanmıyor. Türkiye her zaman bizim için örnek bir ülke. Her iki ülkenin Müslüman olması kardeşliğimizi daha da pekiştiriyor. Türkiye'nin yerinin niçin çok farklı olduğunu bir örnekle anlatmak isterim. 19 Ağustos 2011 Somali tarihinde bambaşka bir öneme haiz olacak.

19 Ağustos 2011'in önemi nedir?

Bu tarihte Başbakan Erdoğan ülkemizi ziyaret etti. Somali'nin o gün kaderi değişti. Erdoğan ziyaret edene kadar uzunca bir zaman hiçbir ülke bize gelmiyordu. Neredeyse izole edilmiş haldeydik. Yoğun çatışmalar yaşandığı O günden sonra bütün dünyanın bize bakışı değişti. Başka ülkeler ve liderleri ülkemize ilgi göstermeye başladılar. Somali'de yeni bir heyecan dalgası başlattı. Dünya medyası Somali'ye odaklandı. Biz de bu vesileyle 19 Ağustos 2011 tarihini 'Türkiye-Somali Günü' ilan edeceğiz. Böylece bu tarih ölümsüzleşecek.

Türkiye de Somali'ye yakın ilgi gösteriyor. Başka alanlarda da işbirliği olacak mı?

Tabii. İlk kez burada söylüyorum. Güvenlik ve karşı terörizm konularında Türkiye'yle işbirliği yapacağız. Resmi olarak henüz imzalar atılmadı ama şifahen anlaşıldı. Türkiye bize karşı terörizm konularında eğitim ve destek verecek. Böylece Somali'de yaşadığımız bazı sıkıntıları aşmada daha çabuk yol alacağız. Türkiye'nin deneyimlerine çok ihtiyacımız var.

Geçenlerde Mogadişu'da büyükelçiliğimize bir saldırı olmuştu.

Çok üzücü bir olay. Bizi derinden etkiledi. Acıları hafifletmek amacıyla arkadaşlarımızla şöyle bir karar aldık: O saldırıda şehit olan özel harekat polisi Sinan Yılmaz'ın adını Somali'de bir okula vereceğiz. Sinan Yılmaz'ın adı Somali'de ölümsüzleşecek.

Öte yandan Türk Hava Yolları Mogadişu'ya uçuşlar yapıyor.

Bu konuda da çok müşekkiriz. Haftada 5 gün uçuşlar var. Daha da artmasını istiyoruz. Eskiden Mogadişu Havaalanı El-Şebap gibi terör örgütlerinin kontrolündeydi. Şimdi güvenli bir yer. Türk Hava Yolları uçuş sayısını artırırsa karşılıklı olarak ekonomik gelişme ivme kazanır. Biliyorsunuz Mogadişu'daki Aden Abdulle Havalimanı'nı İngilizler işletiyordu. Artık Türkler işletecek.

Ne zaman Türklere geçti?

Geçtiğimiz 15 Eylül'de. Havalimanını Türkiye'nin önde gelen firmalarından biri artık işletecek. Bizim taleplerimize İngiltere pek cevap veremedi. Biz de daha uygun olduğunu düşündüğümüz Türk firmasına ihaleyi verdik. Havalimanının modernize edilmesi ve yenilenmesi artık mümkün olacaktır.

Albayrak Grubu Mogadişu'da bir hastane inşa etti.

Çok memnunuz. Ülkemiz zaten Türk yatırımcılara açık. Bu hastanenin açılışını muhtemelen yakın zamanda yapacağız. Albayrak Grubu büyük bir açığı kapatmamıza yardımcı oldu. Ülkemizde sağlık sisteminin düzgün işlemesi açısından da büyük faydası olacak. Doktor, hemşire, sağlık personeli konusunda da Türkiye'den yardım alacağız.

İngiltere ve ABD'yle dostane ilişkilerimiz var
Eş-Şebap örgütü için ne diyeceksiniz?

Eş-Şebap uluslararası bir terör örgütü olan El-Kaide'nin bir kolu. Tek amacı var: terör havasını daim kılmak. Bütün terör örgütleri gibi ölüm ve korkudan başka verecekleri hiçbir şey yok. Şunu vurgulamalıyım ki, onlar da eskisi gibi etkin değiller. Belirli yerlerde etkinler. Bundan 15-20 sene önce Somali'nin birçok yerinde varlıkları hissediliyordu. Şimdi ise birkaç yer dışında etkinlikleri yok. Ama terör bu, ne zaman ne yapacağı belli olmaz.

Eş-Şebap'ın arkasında El-Kaide var ama bu terör gruplarını hangi ülkeler destekliyor?

Şu ülke ya da bu ülke diyemem ama destek aldıkları kesin. Eş-Şebap'ın uluslararası terörist gruplarla da bağı var. Somali'nin gelişmesini terör yoluyla engellemeye çalışıyorlar. Bütün yaptıkları bu. Biz de yeni güvenlik konseptleri geliştirerek onlarla mücadele ediyoruz.

Ülkenizde İngiltere'nin varlığı hemen göze çarpıyor.

İngiltere bizim önem verdiğimiz ülkelerden bir tanesi. Çok yakın ilişkilerimiz var. İngiliz firmaları Somali'de iş yapıyorlar. Büyükelçilikleri var.

Peki ABD'yle ilişkileriniz?

Onlarla da ilişkilerimiz çok iyi. Artarak da gelişecektir. Terörizme karşı mücadelede birlikte çalışıyoruz. Ayrıca AMİSOM'da birlikteyiz. AMİSOM Birleşmiş Milletlerin onayıyla Afrika Birliği ülkelerinin organize ettiği bölgesel barış gücü. ABD'nin bize burada çok yardımı oldu.

Onların büyükelçilikleri var mı?

Henüz yok ama açacaklar.

Arap devletlerle ne durumdasınız?

Gayet iyiyiz. Bizim amacımız her ülkeyle ilişkilerimizi geliştirmek. Bu konuda herkesten destek görüyoruz.


10 yıl önce