Erzurum''da meme kanserine dikkat çekmek isteyen öğretim üyeleri ve öğrenciler yürüyüş yaptı. Grup adına açıklama yapan Yrd. Doç. Elanur Yılmaz Karabulutlu çevre kirliği ve dengesiz beslenmenin meme kanserinin oluşmasında etkili olduğunu söyledi. Annesi veya kız kardeşinin meme kanseri olan bir kadının bu hastalığa yakalanma oranının 2 ile 5 kat daha fazla olduğunu kaydetti.
Meme kanseri tarama testi olan ve erken tanısı yapılabilen bir hastalık olduğuna dikkat çeken Karabulutlu, ''Meme kanseriyle mücadele en önemli nokta erken tanıdır. Erken tanıyla bu hastalık çok erken evrelerde yakalanabilmekte ve tedavi edilebilmektedir'' şeklinde konuştu.
Eğitimin erken tanı için gerekli olduğuna değinen Karabulutlu, ''Kadınların kendi kendini muayene etmesi, klinik ve tarama mamografisi yapması gereklidir. Erken teşhis yapılan hastaların yaşam kaliteleri artırılabilir ve yaşam süreleri uzatılabilir.'' açıklamasında bulundu. Meme kanserinin görülme nedenlerini de açıklayan Karabulutlu, ''Evlilik ve doğum yaşının gecikmesi, doğurganlığın azalması, stres, yaşam koşullarının güçleşmesi, kontrolsüz ve uzun süre hormon kullanılması, çevre kirliliği, dengesiz beslenme ve obezite meme kanserinin daha çok görülmesine neden olmaktadır.'' diye belirtti.
Sağlık Bakanlığı''nın uyguladığı Ulusal Tarama Programı hakkında da bilgi veren Karabulutlu her kadının 20 yaşından itibaren, her ay kendi kendini muayene etmesi gerektiğini söyledi. Yılda bir doktora muayenesi yapması gereken kadınlar, 50 yaşından itibaren 2 yılda bir mamografi çektirmesi gerektiğini vurguladı. Karabulutlu, erkeklerin de meme kanserine yakalanma riski taşıdığını aktardı. Tüm dünyada yaklaşık bir milyon 500 bin kadının meme kanseri olduğu bilgisini veren Karabulutlu, meme kanserinden ölüm oranının gelişmiş ülkelerde yüzde 30, Türkiye''nin de içinde olduğu gelişmekte olan ülkeler ve az gelişmiş ülkelerde ise bu oran yüzde 43 kadar çıkabildiğini ifade etti. Karabulutlu, bundan dolayı toplumun bilinçlenmesinin çok önemli bir konu olduğunu söyledi.
