Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, gündemdeki gelişmeler ve 5 Mayıs Pazar günü yapılacak genel kurul hakkında açıklamalarda bulundu.
BJK Nevzat Demir Tesisleri'nde düzenlenen basın toplantısına Fikret Orman, ikinci başkan Ahmet Nur Çebi ile kulübün tüzük tadilinde görev alan Prof. Dr. Dursun Arıkboğa ve Oğuz Anter katıldı.
Basın toplantısında konuşan Orman, hafta sonu oynanan Orduspor maçında yaşanan olayların tüzük tadil çalışmalarının önüne geçtiğini belirterek, Yönetim Kurulu Üyesi ve Futbol Komitesi Başkanı Tamer Kıran'ın istifasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Orman, şöyle devam etti:
"Beşiktaş Kulübü başkanlığına aday olduğum 2004 senesinde ve kulüp başkanı olduğum 13 ay öncesindeki kongrede de ilk günden beri yanımda olan Tamer Kıran'dır. Tamer, eğitimi, duruşu ve Beşiktaş'a verdikleriyle çok önemlidir. Kamuoyu para veren insanları öne çıkartır ama bence Tamer'in en az konuşulması gereken şeyi maddi katkılarıdır. Tamer, Beşiktaş için gecesini gündüzüne katıp, cemiyetler içinde aldığı görevleri bir yana bırakıp benle beraber çok önemli görevler yapmıştır. Tamer'in istifasını aldığım şeklindeki haberler gerçek dışıdır. Tamer'in kendi iradesiyle ve Beşiktaşlılık duruşuyla yaptığı bir şeydir. Tamer Kıran arkadaşımız kendi iradesiyle istifa etmiştir. Bu, ben ve arkadaşlarım açısından bundan önceki istifalar gibi normal bir istifa değildir."
Tamer Kıran'ın istifası konusunda iki açıdan üzüntülü olduğunu anlatan Orman, "Tamer ve ailesi üzüldüğü için üzüntülüyüm. Yaşanan olayların vahameti açısından çok üzüntülüyüm. Beşiktaş'a yeni ve düzgün insanlar kazandırmak ana amacımken böyle insanların kırılmasından üzgünüm. Olan olayın savunulacak bir yanı yoktur. Biz de savunma taraftarı değiliz. Bu tarz olaylar direkt olarak karşısında durduğum şeylerdir. Bu organize bir iş değildir. Sadece bir kazadır. Yapılan olayın tutulacak bir yanı yoktur. Beşiktaş Kulübü, camiası ve yönetim kurulu olarak bu tip olayların hepsini kınıyoruz. Bunun içinde olan herkesle mahkeme ve kanunlar önünde tüm mücadelemizi vereceğiz. Bu olayı örtmeden gittiği yere kadar gideceğiz. Olay vahimdir ve yargıya intikal etmiştir" diye konuştu.
Orduspor maçında yaşanan olayların bir daha yaşanmamasını arzuladığını aktaran Orman, "Allah'tan arzum, bir daha böyle olaylar stadımızda olmasın. Artık stadımızda oynayacağımız son bir maça kaldık. Ondan önceki maçta bu olaylar yaşandığı için çok üzüntülüyüm. Bu tüzük tadil kongresinden sonra yönetim kurulunu toplayacağım ve bu konuyu arkadaşlarımla tartışacağım" dedi.
Daha önce Beşiktaş Kulübü'nde yönetim olmadığı şeklinde yorumlarda bulunan yönetim kurulu üyesi Levent Erdoğan'ın istifasını isteyen Fikret Orman, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yönetim kurulunun içinde olup da kamuoyunun önüne çıkarak, kendini kandırılmış olarak gören kişi hemen istifa etmelidir. Eğer birazcık Beşiktaşlılık duruşu olduğunu düşünüyorlarsa hemen bugün derhal istifa etmelidir. Benim ve arkadaşlarımın kimseyi kandırdığı yoktur. Biz bir mücadele içindeyiz. Tüzük tadiliyle kendisini davet edilmemiş olarak bulan insanların gerçekte davet edildiği çalışmalara katılmaları gerekirdi. Beşiktaş'ın 200'ün üzerinde davası varken bunların hiçbirisine iştirak etmeyip, Beşiktaş kongresi yaklaştı diye bu hareketlere girmeyi tasvip etmiyorum. Bunun gereğinin hemen yapılmasını istiyorum. Bunu basın önünde değil ama yüz yüze yapmak isterdim ama olay basına taşındığı için camia başkanı olarak gereğinin yerine getirilmesini bekliyorum."
Başkan Orman, çalışmaları süren yeni tüzükte çok fazla dahlinin olmadığını anlatarak, "Beşiktaş Kulübü'nde tüzükle alakalı çalışmalarda treninin en son vagonuna bindim. Ben bu toplantılara katıldığımda 'beraber bu tüzüğe bakacağız, fikirlerimi söyleyeceğim. Beğenmediğiniz konuları tartışalım. Sözlerim kural veya kanun değildir' dedim. Bunu onaylayacak kişi ve yerler Beşiktaş Genel Kurulu'dur. Buradaki amacımız, bundan önceki süreçte yapılan ve tüzüğün müsaade ettiği hareketleri engellemek ve genel kurulun iradesini mutlak hakim kılmaktır. Açıkçası biz iktidarız. Bizim için en iyi tüzük, gündemde olandır. Bize her imkanı sağlıyor. Bütün yetkilerimizi kısıtlamamızın ve bundan sonra da bu şekilde olmasını sağlamamızın tek amacı, Beşiktaş'ın bundan sonraki süreçte Beşiktaşlıların hür iradesiyle seçilmiş yönetim kurullarıyla idare edilmesidir" diye konuştu.
Fikret Orman, siyah-beyazlı kulüpteki iç hesaplaşmaların yeni yapılacak tüzük üzerinden görülmeye çalışıldığını savunarak, "Beşiktaş'ta borçlar ödenmeye ve her şey iyiye gitmeye başlayınca, Beşiktaş'ın iç hesaplaşmalarının tüzük üzerinden yapılmasını samimiyetsiz ve yakışıksız buluyorum" dedi.
"Seçimle ilgili bir hesabı olan varsa yakında gelecek genel kurulda, er meydanında, tüzüğün müsaade ettiği şekilde herkes aday olabilir" diyen Orman, "Beşiktaş'ın anayasası üzerinden ve bu kadar tarihi kararların alınacağı bir süreçte bunun mevzu edilmesini çok yakışıksız buluyorum" ifadesini kullandı.
Şubat ayında oylanan bütçelerin geçersiz olduğunu aktaran Orman, şunları söyledi:
"Bundan öncesi gibi Beşiktaş'ta masrafların yapılıp, daha sonra da hesap verilmesindense, masraf yapılmadan önce yönetim kurulları genel kurulların önüne bir bütçe sunmalı. Bu bütçe, konsolide bir bütçe olmak durumundadır. Eğer şubat ayında kongreye gidilirse, o ayda verilecek bütçenin bir geçerliliği yoktur. Bir futbol takımının Şampiyonlar Ligi'ne katıldığındaki bütçesiyle katılmadığındaki bütçesi bir değildir."
Beşiktaş'ın bu sezon şampiyonluk şansını kaybettiğini hatırlatan Başkan Orman, "Biz Şampiyonlar Ligi'ne katılacağız diyerek bir bütçe yaptığımızda bunun bir geçerliliği olmaz. Esas olan kongrenin sezon bittikten sonra yapılmasıdır. Sonra genel kurulun karşısına çıkıp, 'bizim gelecek seneki gelirimiz bu. Bu gelire göre kulübümüzü yöneteceğiz' dersiniz. Borçlanma varsa da genel kuruldan izin alacaksınız. Borçlanarak genel kurulun önüne gitmeyeceksiniz. Asıl amaç budur. Burada da yüzde 10 esneklik konmuştur" ifadelerini kullandı.
Siyah-beyazlı kulüpte başkanlık yapacakların sadece kendi dönemleri süresince borçlanabileceği bir tüzük yaptıklarını aktaran Fikret Orman, "Beşiktaş'ta bundan sonra yetki alan kendi döneminde yetkisini kullanacak. Kendi döneminiz hariç bir masraf yapamayacaksınız. 3 senelik geldiyse kendi döneminin gelirlerini kullanma yetkisine sahip olacak" dedi.
Orman, kendisinin 3 madde dışında tüzüğe bir etkisinin bulunmadığını, kulübün UEFA lisansı alabilmesi için vergi borçlarına kişisel kefaletini verdiğini anlatarak, "Tüzüğe 3 konu haricinde müdahil olmadım. Başkanlığın 2 dönemle sınırlanmasını istedim. Herkes geldiği gibi gitmesini de bilmeli. Bir süre sonra Beşiktaş başkanlığı cazip olup, başkanlıkta kalabilmek için taviz vermeye başlanacağını düşündüğümüz için bu maddeyi koyduk. Tüzüğü madde madde incelendiğinde yüzde 95'i Beşiktaş'ın yönetim kurulu üyelerinin yetkisini azaltırken, denetleme kurulunun yetkilerini artırıyor. Mutlak hakimiyeti de genel kurula veriyor. Bunun yanı sıra '2016 senesine kadar geçiş dönemi olsun' dedik. 31 Mart'ta Beşiktaş Kulübü UEFA lisansı alabilmesi için başkan olarak gittim ve noterde kulübün bütün vergilerine şahsi kefaletimi verdim. Vermemiş olsaydım lisans alamazdı. Bütün borcu üzerine alan birisi, kendisini kurtarmak için 2016 yazar mı?" diye konuştu.
Hayata geçirilecek yeni tüzüğün bazı kişilerce iktidar mücadelesinde kullanıldığını savunan Fikret Orman, "Yönetim kurulunun yetkilerini kısıtlayıp, genel kurulun mutlak hakimiyetine döndüğümüz bir yapıda, bunun iktidar mücadelesi haline getirilmesini esefle kınıyorum. Böyle hesapları olanlar bundan 1 sene önce neredeydi? Yürekleri bugün Beşiktaş için atan ve her gün konuşanlar neredeydi? Konuşmak mı istiyorlar? Gelin genel kurul var. Yüreği olan kapılar arkasında, restoranlarda değil, genel kurulun karşısına çıksın, genel kurulu ikna etsin ve elinden geleni yapabiliyorsa yapsın" şeklinde konuştu.
Yeni tüzüğe göre yönetim kurulu üye sayısını 10 asil 5 yedek olmak üzere toplamda 15'e indirdiklerini ifade eden Orman, sporda şiddet yasası kapsamında kulübe zarar verenlerin kulüpten ihraç edileceğini kaydetti.
Başkan Orman'ın ardından söz alan Prof. Dr. Dursun Arıkboğa ve Oğuz Anter de yeni yapılan tüzüğün amacı ve yapılış süreci hakkında bilgi verdi.
Tüzüğün bütçe ve mali disiplinin sağlanması için yapıldığını vurgulayan Anter, "Kulübümüzün önemli kurumsal alt yapısını yeniden oluşturacağına inanıyorum. Bütün organlarımızın daha büyük bir sorumluluk anlayışıyla görevlerini yerine getireceğini umuyorum" dedi.
