TARİŞ Üzüm Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Murat Uludemir, "beyaz altın pamuğun öldüğünü, sarı altın üzümün ölmemesi için çaba gösterdiklerini" bildirdi. Uludemir, yaptığı açıklamada, üzüm üreticisinin en büyük sorununun girdi maliyetlerinin yüksekliği olduğunu belirterek, 2002 yılında 9. 80 dolar olan kompoze gübrenin bugün 19 dolar seviyesinde seyrettiğini kaydetti. Uludemir, 2002'de mazotun varil fiyatının 73-76 dolar olduğunu, bugün bu rakamın 155-160 dolara çıktığını dile getirerek, ilaç girdi fiyatlarında yüzde 100'ün üzerinde artış söz konusu olduğunu öne sürdü. Uludemir, şu bilgiyi verdi: "Türk parasının dolar karşısında değer kazanmasıyla birlikte 2002'de 15 YTL olan budak yevmiyesi, bugün 30 YTL olmuştur. Bu şartlar altında üretim yapılması çok zor hale gelmiştir. Siyasi iradenin üretici temsilcileri, ticaret borsaları ve ihracatçılar birliğiyle müşterek hareket etmelidir. Pamukta yaşanan akıbetin üzümde de tecelli etmemesi için bir an önce çözüm aranmalıdır. Üzümü, çocuklarımızın, tarih kitaplarından okuyarak tanımasını istemiyoruz. "
Bu yıl yaşanan kuraklığın üzüm üreticisini fazla etkilemediğini kaydeden Uludemir, kuraklığın 1-2 yıl devam etmesi halinde üzümcülüğün tehlikeye girebileceğini savundu. Uludemir, üzüm üreticisinin bu yıl yeraltı sularıyla susuzluğa çare bulduğunu bildirdi. Son günlerde yaşanan don olayları nedeniyle Manisa merkezde üzüm rekoltesinin düştüğünü ifade eden Uludemir, soğuk ve don olayının Manisa merkezden Akgedik köyüne kadar son derece etkili olduğunu anlattı. Uludemir, merkezde 30 bin ton olan rekoltenin 10-15 bin tona düşmesinin beklendiğini kaydetti.
Murat Uludemir, TARİŞ'in Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile protokol imzalandığını, önümüzdeki mahsul döneminde 14 bin tonluk depolama çalışması için her şeyin hazırlandığını söyledi. İzmir Kemalpaşa'daki TARİŞ'e ait depoların bir bölümünü üzüm depolanması için kullanacaklarını bildiren Uludemir, sözlerini şöyle sürdürdü:"Ancak, bu kadar depolama yeterli değildir. Arz fazlası için mutlaka kalıcı çözüm üretilmelidir. Lisanslı depoculuk yarayı pansuman eder, ancak pazarı iyileştirmez. Dünya ve AB'deki örneklerden hareketle arz fazlası ürün içinde mutlaka önlemler alınmalıdır. Tüm ürünlerde arz fazlası için tedbirler kurumlar oluşturularak alınmalıdır. Aksi halde üretici mağduriyeti sürüp gidecektir. " Uludemir, üzümün hasat döneminde, bir aylık sürede ürünün yüzde 60-70'inin pazara arz edilmesi ile fiyat düşürme politikalarının önlenmesini istedi.
