|

AK Parti Alevilere bir adım daha atmalı

Bugün Aleviler kendilerini her açıdan büyük bir kıskaç içinde görüyor. Genç nesil karşılaştığı her türlü olumsuzluğu Alevi köklerine indirgiyor. Bu durum kısmen yanılsama olsa bile dikkate alınmalıdır. Alevilere karşı doğru-yalan ayrımcılık ve şiddet haberleri ve hükümetin sorunları çözüm açısından da adımlar atmaması bu algıyı her geçen gün kuvvetlendiriyor. Bu da onları derin devletin ve sol marjinal örgütlerin açık hedefi haline getiriyor.

Şenol Kaluç
00:00 - 26/01/2013 Cumartesi
Güncelleme: 21:19 - 25/01/2013 Cuma
Yeni Şafak
Gündem
Gündem

Sol kültürü yakından bilmeyenler, Sol kültürde varolan feda kültürünün de farkında değildirler. Gerçek bir solcu gerektiğinde kendisini insanlığın geleceği için feda etmekten çekinmemelidir.

Bu yüzden sol yıllardır Denizlerin, Mahirlerin, Ulaşların yasını tutup, yüceleştirerek onların arkasına saklanır. Ve soldan beslenen hemen tüm örgütlerde ölüm sürekli kutsanır. Eylem esastır ve çoğu kez hayatta kalmak kınanacak bir harekettir ve yaşadığınız her günün hesabı sizden fazlasıyla sorulur.

FEDA KÜLTÜRÜ VE ALEVİLİK

Feda kültürü solla birlikte bu ülkede en fazla Aleviler arasında yaygınlaşmıştır. Kerbela kültürünün etkisiyle her Alevi biraz Hz. Hüseyin''dir kendince. İster inançlı olsun ister olmasın Alevilerin genetik kodlarına işlemiş bir durumdur bu. Ve bu kod geçmişte sol marjinal gruplarca Aleviler arasında iyice işlenerek ideolojik bir çerçeveye oturtulmuştur. Bugün Aleviler arasında bu işlenmiş kodlar hala çok diri bir şekilde bulunmaktadır. Alevi sorununun göz ardı edilen en önemli noktalarından birisi de işte bu durumdur.

Bugün Aleviler kendilerini her açıdan büyük bir kıskaç içinde görüyor ve genç nesil karşılaştığı her türlü olumsuzluğu Alevi köklerine indirgemekte ve sürekli bir şekilde Çaldıran psikozu yaşamaktadır. Bu durum kısmen yanılsama olsa bile dikkate alınmalıdır. Alevilere karşı doğru-yalan ayrımcılık ve şiddet haberleri ve hükümetin sorunları çözüm açısındanda adımlar atmaması bu algıyı her geçen gün kuvvetlendiriyor. Buda onları derin devletin ve sol marjinal örgütlerin açık hedefi haline getiriyor.

Kabul etmek gerekir ki Türkiye''de Alevilerin eğitim düzeyi nispeten yüksektir ve bu durum onların devlet kapısını ekmek kapısı olarak görmelerine yol açmaktadır. Ancak son yıllarda özellikle mülkiye, siyasal ve hukuk gibi fakültelerden mezun Alevi gençler kendilerini devlet kapısında dışlanmış hissetmektedir. Zaten alt ve orta sınıfların çocukları olan Alevi gençliği sınıf atlamanın bir aracı olarak gördükleri eğitimin kendilerini bir çıkmaza soktuğunu düşünüyor. Alevi Burjuvasinin güçsüzlüğü de bu gençler için büyük bir handikap.

Sol ve Laik sermaye dahi Alevilere mesafeli durmaktadır. Alevi gençleri bu kesimlerde Aleviliklerini deklare ederek iş bulamamaktadır. Bu durum geçmişte de bugün de böyledir. Yargıda bir zamanlar Alevi kliği olduğunu iddia edenler bu gerçeği ya bilmemektedir ya da bilmezden gelmektedir. Aleviler hiçbir zaman o makamlara Alevi oldukları için gelmediler. Tam tersi Aleviliklerini reddettikleri ve kendilerini solcu-laik-Kemalist olarak tanımladıkları sürece gelebilmişlerdir. Ve maalesef bugünde bu gerçek değişmemiştir. Alevilerin büyük destek verdikleri CHP içinde bile durum farklı değildir. Aleviler AKP''yi her fırsatta Alevi düşmanlığı ile suçlarken CHP içinde Aleviliklerine yönelik hiçbir taleple yer bulamamaktadır. Alevilik CHP için konjonktürel bir araç olarak görülmekte ve bu silah seçimden seçime kullanılmaktadır. Bu silahı AK Parti''de farklı şekilde kullanıyor.

ALEVİLERİ DIŞLAMAYALIM

Alevi örgütlerinin AK Parti önüne kırmızı çizgi olarak koyduğu konularda CHP''nin tepkisizliğine -örneğin Diyanet İşleri Başkanlığı''nın güçlendirilmesi yönünde ki teklifine- tepkisiz kalmaları oldukça manidardır. Aleviler ayrımcılıktan şikayet ederken CHP içinde bazı isimlerin pervasızca Kılıçdaroğlu üzerinden Alevilere vurmaları ise bir başka ilginç durumdur.

Sonuç itibariyle Aleviler zenginleşen Türkiye fotoğrafı içinde kendilerine bir yer bulamamaktadır, bu da onlarda büyük bir umutsuzluğa yol açmaktadır. Bu fotoğrafın kısa vadede derin güçler ve sol marjinal örgütlerce kullanılması ihtimal dahilindedir. Muhafazakâr iktidar çevrelerinin bu gerçekle en kısa sürede yüzleşmeleri gerekiyor. 28 Şubat sürecinde yaşananlar hatırlanarak umutsuzluğun ne olduğunu hatırlamaları gerekiyor. Eğer empati kurulmaz ve Alevilere yönelik atılması gereken adımlar -bize nasıl olsa oy vermezler diyerek- atılmazsa bunun büyüyen Türkiye''nin ayağına kurşun sıkmak anlamına geleceğini bilmeleri gerekir. Marjinalleşen bir Alevilik yarın en az Kürt sorunu kadar baş ağrıtacak bir soruna dönüşebilir. Ancak o zaman marjinalleşen grupların Alevilerin talepleri için değil derin güçlerin talepleri için kullanılacağı unutulmamalıdır. Buna izin verilmesi durumunda hem Aleviler hem de Türkiye kaybedecektir.

11 yıl önce