|

Neoconlar İslam ülkelerinde İslam''a karşı

Batı Dünyası, İslamcı siyasi hareketi kendisi için bir tehdit olarak görmektedir. Müslümanlar aleyhindeki bu tehdit algısı, uzun yıllar süren ''toplum mühendisliği'' çerçevesinde Batı toplumuna kazandırılmıştır. Bu algının oluşturulmasına, İslam alemi içindeki bağnaz yapılar sebebiyet vermekte, ''Şahin Neocon-Siyonist İttifak''a ise sadece bu bağnaz yapının İslam ve Kur''an dışı yanlış uygulamalarını Batı toplumuna servis etmek kalmaktadır.

Seral Köprülü
00:00 - 21/07/2013 Sunday
Güncelleme: 19:54 - 20/07/2013 Saturday
Yeni Şafak
Gündem
Gündem

ABD eski Dışişleri Bakan Alexander Haig''in ''Müslüman ülkeler için en büyük tehlike İsrail değil, İslam''dır'' şeklindeki demeci, Neoconların günümüzdeki stratejisini de ortaya koymaktadır. Batı Dünyası, bağnazlıkla İslam''ı birbirinden ayıramamakta, bu yüzden ''İslamofobi'' oluştururken tüm Müslümanları da hedef almaktadır.

Batı tarafından Ortadoğu''da yürürlüğe konulan, ''İslam demokrasiyle uyuşmaz, Ortadoğu ülkeleri de demokrasiye uyum sağlayamaz. Bu nedenle İslam ülkeleri içinde İslami hükümetlerin güçlenmesine asla izin verilemez'' şeklindeki hatalı strateji işte bu fikir çerçevesince Neocon mucitler tarafından geliştirilmiştir.

Örneğin Chomsky''e göre, demokratik olarak dahi İslami hükümetler başa gelse de, önemli olan Batı''nın tedirgin olmayacağı bir rejimin desteklenmesi, gerekirse seçilmişlere de müdahale edilmesi gerektiğidir. Chomsky''nin, ''Demokratik seçimler olursa, darbe yap. Darbe yapacak ortam yoksa ortamı müsait hale getir. Arkasından bir diktatör gelecektir. Diktatör, uluslararası kurallara uymaz da ekonomik özgürleşmeden bahsederse, hele petrol ve diğer doğal zenginlikleri paylaşmak istemezse halkı sokağa dök'' şeklindeki tezi, Batı''nın İslamofobi boyutunu göstermektedir.

SSCB''NİN ARDINDAN ŞAHİN NEOCONLARIN İSLAM KARŞITLIĞI

Daha SSCB dahi yıkılmamış iken, eski ABD başkanlarından Richard Nixon bir konuşmasında, ''Bazıları SSCB''nin Ortadoğu''da tehlike oluşturduğunu zannediyor, bazıları da asıl tehlikenin Filistinlilerden geldiğini söylüyor. Ben diyorum ki, asıl tehlike, Kuzey Afrika''dan Endonezya''ya kadar bütün İslam dünyasını birleştiren devleti kurmak ve halklarını eski dönemlere götürmek isteyen Müslümanlardır'' demişti.

Soğuk savaşın bitmesini müteakip, NATO''nun düşman konsepti de değişmiş ve Neocon stratejistler, yeni düşmanının İslam ve Müslümanlar olduğunu açıklamıştır. İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher, 1990 senesinde İskoçya''daki NATO zirvesinde yeni düşmanın ''İslam'' olarak belirlendiğini açıklamıştı. Yine NATO eski Genel Sekreteri ve ABD Başkan adaylarından Willy Claes, birçok kez ''Komünizmin çöküşünün ardından en büyük tehdidin İslam'' olduğunu ifade etmişti.

Eski ABD Başkanı Reagan, ''Ortadoğu''da son İsmailoğlunu (Arabı) çölün derinliklerine sürünceye kadar mücadelemiz devam edecektir'' demişti. Bush''un Başkan Yardımcısı Dan Quayle ise ''İslam, komünizm ve nazizmden sonra Batı''nın yeni düşmanıdır'' diyerek adeta Müslümanlar aleyhinde ortaya konulan karanlık planı dile getirmişti.

BATI İSLAM''IN ÖZÜNDE DEMOKRASİNİN OLDUĞUNU BİLMELİ

Batı Dünyası, İslam''ı bağnazlık zannedip, sevgiden, merhametten uzak, bilim, sanat, güzellik ve estetiğe karşı olan, savaşlar çıkaran, zulmeden, öldürme ve kan dökme peşinde bir inanç gibi algılamakta. Bu algı da Neoconların işine gelmekte ve yaşananlara bire bin katılarak İslamofobi dünyaya benimsetilmektedir.

Oysa gerçek dindarlar demokrat, ilerici, sosyal demokrasiye inanan, paylaşımı, adaleti ve sevgiyi isteyen, sanata, estetiğe, insan haklarına, doğaya önem veren kaliteli insanlardır. Zorlamaya, baskıya, şiddetin her türlüsüne, teröre ve haksızlığa ise Allah''ın bu yönde emirleri olması nedeniyle var güçleriyle karşıdır.

Kadınlar ve gençler, ancak alabildiğince özgür bir şekilde toplum içindeki yerlerini aldıklarında sağlıklı bir ülkeden bahsedilebilir. Eğer kadınlar huzurlu ve rahatlarsa, toplum da huzurlu ve rahat olur. Kadının baskılanması ve kısıtlanması, kadına değer vermeyen bağnazlarca İslam coğrafyasına bir fitne olarak sokulmuştur.

Şahin Neocon yazarlardan Daniel Pipes da, kadınların eziyet gördüğü İslamcı ülkeleri Batı için büyük bir tehlike olarak göstererek, İslam karşıtı propagandayı devam ettirmektedir. Afganistan ve Irak''ta görev yapmış ve birçok Müslüman''ın katledilmesi emrini vermiş ABD''li Korgeneral James Mattis de, ''Bazı insanları vurmak zevklidir'' yönündeki insan hakları suçu içeren sözünü söylerken, bu karanlık fikrini bağnazların kadınlara değer vermemesine dayandırmaktaydı.

Bir yandan bağnazlık Ortadoğu ve Asya''yı kavururken, diğer yandan da Neoconlar bu bağnaz yapı üzerinden 1,6 milyarlık İslam ümmetini bir avuç radikali bahane edip suçlu konuma düşürüp işgal ve savaşlarla ezmektedir.

Sonuç olarak, özgürlük ve demokrasi, insanlara sunulmuş bir lüks değil, haktır. En ileri demokrasi için gayret ettiğimizde, gerçek İslam''la karşılaşmış olacağız. Özgürlük, sevgi, barış, kardeşlik, iyilik, yardımlaşma, dostluk, iyi niyet, samimiyet, hoşluk, Allah''tan korkma, Allah''ı çok sevme, güzel olana muhabbet, bilim, sanat, estetik bunların hepsini elde ettiğimizde, gerçek İslam karşımızda olacak, gerçek demokrasi de dünyaya hakim olacaktır.

11 years ago
default-profile-img