Bu haftanın en önemli gelişmelerinden bir tanesi ABD Merkez Bankası Fed’in faiz kararıydı. Merakla beklediğimiz karar Çarşamba akşamı açıklandı ve Fed beklentilerle paralel olarak faiz oranlarını 23 yılın en yüksek seviyesinde sabit tuttu. Elbette karar sonrasında Başkan Powell’ın açıklamaları gündem oldu. Powell’ın açıklamalarına göre; Fed üyeleri enflasyon gelişmelerinden çok memnun değiller. Hatta enflasyon gelişmelerinin istenilen seviyede olmaması nedeni ile faiz indirimlerine ilişkin beklentileri de daha önce tahmin edilenden daha geç bir tarihe ertelemek gerekiyor. Bu kapsamda piyasalar bu yıl için faiz indirimi beklentisini Aralık ayına ertelemiş durumda.
Evvelki yazılarımdan hatırlayacağınız üzere piyasalardaki genel beklentiye göre Fed’in bu yıl toplamda 6 faiz indirimi yapacağı fiyatlanıyordu. Sonrasındaki enflasyon gelişmelerine göre Fed üyelerinin oluşturduğu noktasal grafiklerde 3 faiz indirimi yapılacağı belirtilmişti. Ancak son duruma göre bu yıl eğer bir faiz indirimi olacaksa bu Aralık veya Kasım ayında tek bir faiz indirimi olarak değerlendiriliyor. Hatta benim gibi bazı ekonomistler ise Fed’in bu yılı pas geçebileceğini ifade ediyor.
Haftanın bir diğer önemli verisi de İstanbul Sanayi Odası’nın hesapladığı İmalat PMI verisi. Malumunuz olduğu üzere bir süreden bu yana ekonomi yönetimi bir sıkılaştırma programı uyguluyor ve önümüzdeki dönemde bu programın daha da güçlendirilmesini bekliyoruz. Bu bağlamda öncü bir gösterge olarak İmalat PMI verisini yakından takip etmek gerekiyor. Son verilere göre; Mart ayında eşik değer olan 50’nin altında olan İSO İmalat PMI verisi Nisan ayında 49,3’e gerileyerek son üç ayda ilk defa daralmaya işaret ediyor. Alt sektörlere baktığımızda gıda, giyim ve deri ile metalik ürünler sektörleri dışındaki tüm sektörlerde daralma görüyoruz. Ayrıca fiyat artışları ve yüksek faiz oranlarının talebi olumsuz etkilemesi nedeni ile yeni siparişlerin üst üste onuncu ayda yavaşladığını gözlemliyoruz.
Yavaşlamadan bahsetmişken kredi kartları tarafına da göz atmakta fayda var. BDDK verilerine göre; kredi kartı harcamalarındaki büyümede ivme kaybı belirginleşiyor. Mart ayında ilk kez %100’ün altında düşen yıllıklandırılmış kredi kartı harcamalarındaki artış oranı 19 Nisan haftasında %83,22’ye geriledi.
Ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele kapsamında yakından takip ettiği konulardan birisi olan kredi kartı harcamalarındaki yavaşlamanın dezenflasyon programı ile uyumlu olduğunu ifade etmek mümkün. Ancak ekonomi yönetiminin bu yavaşlamayı yeterli görmeyeceğini ve önümüzdeki dönemde iç talebi daha da yavaşlatmak için ilave adımlar atacağını öngörebiliriz.
