YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

 

 

Seçim vaadleri midemize dokunuyor artık

 
Seçim meydanlarında millete verdikleri sözleri bir bir yalayıp yutanlar, göreceksiniz, 5+5'i dahi milletin ölçüsüne vurmaktan çekinecek

 

Sivil Anayasa talepleri, hükümet ortaklarının alelacele Meclis'ten geçirmeye kalkıştıkları 5+5 kataküllüsiyle kısa sürede sümenaltı edilerek gündemden uzaklaştırılmışa benziyor. Bu arada halkın daha elzem olarak gördüğü değişiklik teklifleri de böylece yeniden rafa kaldırılıyor. İlk kurulduğunda hemen hemen herkesin geniş bir tabanı olacağını umduğu koalisyon hükümeti ve kendisinde anayasayı kökten değiştirebilecek bir potansiyel bulunduğunu bir türlü kavrayamayan millet meclisi, ayaklarına kadar gelmiş olan bu kısmeti bir kez daha tepiyor.

Seçim meydanlarında millete verdikleri sözleri bir bir yalayıp yutanlar, göreceksiniz, 5+5'i dahi milletin ölçüsüne vurmaktan çekinecek ve muhtemel bir referandum ihtimali karşısında genel kurula verdikleri değişiklik teklifini geri çekeceklerdir. Seçilmiş olmakla kazandıkları meşruiyeti atanmışların gölgesinde kalmakla yitirenler, önümüzdeki seçimlerde yine karşımıza sıkılmadan çıkarak yeniden kazanmak isteyeceklerdir. Çaresizlik içinde kıvranan halkımız da, eli varmasa bile aritmetiği farklı, ama yaklaşımı aynı yeni bir parlamentoya oy verecektir.

Çıkışı olmayan bu sarmalın devamı, Türkiye'deki siyaset rejiminde etkin bir eleme sistemin olmayışından kaynaklanıyor şüphesiz. Seçim meydanlarında yılbaşı eşantiyonu gibi dağıtılan vaatlerin hiçbir bağlayıcılığının olmadığı ve sözünün eri olmayanın yeniden seçilme korkusunu yaşamadığı bir ortamda, ne vekillerin temsil gücünden, ne de verilen söze sahip çıkacak bir sorumluluktan bahsedilebilir.

Kimileri bu sarmalın kırılabilmesi için milletvekillerine sağlanan yasama dokunulmazlığını hedef alıyor. Oysa bu oldukça tehlikeli bir yaklaşım. Arkası sağlam birçok kişinin adı konmamış bir dokunulmazlık zırhına sokulduğu Türkiye gibi ülkelerde, milletvekili dokunulmazlığına dokunmak, sanıldığının aksine, dokunulması gerekenlerin üzerine gidebilmenin tek yolunun da kapatılması demek olacaktır. Yasama dokunulmazlığı, milletin çıkarlarını hiçe sayanlara karşı savaşabilecek yegane kuvvetin muhtemel şantajlara karşı tek güvencesidir. Nitekim, dokunulmazlığa en ziyade karşı çıkanların, kendi pisliklerini örtmek için şantajı silah olarak kullanmaktan çekinmeyen kartel medyası olması oldukça manidardır. Bugünlere kadar yasalarda adı geçmeyen bir dokunulmazlık zırhıyla kuşatılanlar, açıktır ki, gelecekte kendilerine karşı geliştirilecek muhtemel bir saldırının zayıf noktalarını şimdiden bağlamak istemektedirler.

Buna karşılık, 18 Nisan seçimlerinde Türkiye'de ilginç bir sivil girişim başlatılmıştı hatırlayacaksınız. Muhtelif sivil inisiyatifler, milletvekillerini izleme komiteleri kurmuşlar, adları şaibeli olaylara karışmış adaylara karşı kampanyalar başlatmış ve adayları özellikle çeteler ve yolsuzluklarla mücadele konusunda hassas olmaya davet etmişlerdi. Ancak bu tür girişimler, az sayıda insanın şahsi çabalarından öteye geçememiş ve özellikle de herhangi bir yaptırım uygulayamamış olduğu için uzun soluklu olamamış ve kısa süre içinde akamete uğramıştı.

Eğer bu tip bir denetim mekanizmasını kurabilseydik, ne seçim dönemlerinde partilerin süs mahiyetinde yayınladıkları parti programları, ne de meydanlarda saçılan vaatler, bugünkü gibi sadakatsizliğin delili olurdu. Sözleri karşısında seçmenlerine dört senede bir değil, her an için hesap vermek durumunda kalacak olan vekiller, işte ancak böyle bir otokontrol mekanizmasıyla milletin gerçek temsilcisi olabilirlerdi.

Bugün Türkiye'de müşterisine verdiği sözleri tutmayan ticaret ve hizmet erbabı bile paçayı yargılanmadan kurtarabiliyor ve Tüketiciyi Koruma Kanunu, Rekabet Kurulu gibi yapılanmalar çoğu zaman anlamsız kalabiliyorken, seçmeni koruma gibi sloganlar yoksa fazla mı hayalci geliyor bize?
Eğer öyleyse, ne diye şikayet eder dururuz gülünecek halimize?


26 Mart 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Melikşah UTKU

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...